Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
31 Ekim 2014
KAZA DA DEĞİL KADER DE

18 can daha gitti. Hep birlikte başladık yaşam odası olsaydı, denetim yapılsaydı, öğle yemeğinde dışarı çıkılsaydı, baretleri var mıydı, yok muydu? 18 işçinin ölümüne bunların hiçbiri sebep olmadı!

KAZA DA DEĞİL KADER DE

18 can daha gitti. Hep birlikte başladık yaşam odası olsaydı, denetim yapılsaydı, öğle yemeğinde dışarı çıkılsaydı, baretleri var mıydı, yok muydu? 18 işçinin ölümüne bunların hiçbiri sebep olmadı!
Günlerdir gazetelerde ve televizyonlarda özellikle öğle yemeği sırasında olayın olduğu işçilerin yemeği ocaktan dışan çıkarak yemeleri durumunda kurtulacaklannı yazılıp söyleniyor. O zaman tüm iş kazaları için, tüm ölümler için aynı şeyi söyleyebiliriz. Bu AKP iktidarı en çok da kaderciliği öğretti bize. Eğer son kazma vurulmasaydı belki de bu olay hiç olmayacaktı…

ÖĞLE YEMEĞİ DEĞİL SENDİKA NİYE YOK?
Tüm bunlar hiçbir anlam ifade etmeyen, akıl ve bilimsellikten özellikle de gerçeklerden uzak saçmalıklar. Neden öğle yemeğinin nerde yendiği sorgulanır da, sendikal örgütlülük sorgulanmaz?
Ya da bunları söyleyenler yeraltı ocaklarında öğlen yemeklerinin nasıl yendiğini araştırmışlar mıdır? Her ramazan işçilerin iftar görüntülerini veren basın, o görüntülerin yerin altında olduğunun farkında mı değildir? Kafaları karıştırmayın!
Hele bir de yaşam odası saçmalığı var ki, o daha da komik. Yaşam odalarını su geçirmez sanmak ayrı da, her ocakta ve her an ulaşılabilir midir bu yaşam odaları? Yeraltını yer üstü gibi geniş, düz ovalar mı sanıyorsunuz? Her yere bir yaşam odası kurulsun.
Bir de torba yasa var ki evlere işsizlik, ölüm getirdi. Güya madenlerdeki sorunları çözecekti. Önce yoksullaştırıp sonra sadakaya razı etme düşüncesi burada da ortaya çıktı. Önce yoksullaştırıp ölüme mahkum etti iktidar, sonra maaşları asgari ücretin iki katina çıkartarak susturacağını düşündü. Ama kendisini kurtarırken sermayeyi batırdı.
İşçi maliyetleri artınca işverenler ya kapıya kilidi vurup işçileri de işten attı, ya da işçileri ölümden kurtaracak ve işin sürekliliğini sağlayacak iş güvenliği önlemlerini almadı. Yasayı çıkartırken böyle olacağını AKP iktidarı bilmiyor muydu? İşçinin maaşını düzeltmek önemli ama onun hayatta kalmasını sağlamak için değil miydi bu yasal düzenlemenin amacı?

ÇÖZÜMÜ KONUŞALIM
Şimdi gelelim meselenin düğümlendiği ve bir türlü gösterilmek ve dillendirilmek istenmeyen gerçeğe: Özelleştirme özellikle AKP iktidarında tamamen bir talana döndü. Ne kadar yandaş, yalaka varsa kamuya ait olan herşeyin üstüne saldırdı. Nerede, ne varsa dağıtıldı. Maden ocakları satılamayınca rödovans adıyla sözüm ona kiraya verildi. Daha önce nalbur bile işletmeyenler en riskli iş kollarından olan madenciliğe girdiler. Bir de denetlenmeme rahatlığıyla ya da denetlense de hiçbirşey değişmeyecek garantisiyle ne işçinin hakkını, ne de iş güvenliğini tanıdılar. Daha çok kömür, daha çok kâr demekti çünkü; nasıl çıkarılması gerektiğinin ne önemi vardı.
Özelleştirmelerin ne olduğu anlatılamadı ancak yaşanarak öğrenildi. Çözümün sadece madencilikte değil ama özellikle bu iş kolunda kamu işletmeciliği olduğu inkâr edilemez bir gerçek. Çünkü kamu kâr birinci sıraya, işçinin can güvenliğini sonuncu sıraya koymaz. Ne işçi ücreti, ne de güvenlik önlemleri salt gider kalemi olarak görülür. O zaman çözüm kamulaştırmadan başka bir şey olamaz!

YETER DEMENİN ZAMANI DEĞİL Mİ?
Soma yabana atılamayacak kadar büyük bir cinayetti. Hâlâ ortada duruyor. Asıl sorumlu olanlar 18 işçinin ardından da aynı sözleri söylüyorlar. Sendikal örgütlenmenin önüne konulan engeller ne yasal olarak ne de siyasi olarak kaldırıldı.
İşçinin can güvenliği değil işin sağlığı bile yok sayıldı. Denetlemeyi yapacak iş güvenliği uzmanları yetersiz. Olsa ne olacak? Bağımsızlığını sağlayamadıktan, verdiği raporlann gereği yapılmadıktan sonra.
Çalışma Bakanı kendi ağzıyla itiraf ediyor; "Eksikleri tesbit ediyoruz cezayı kesiyoruz ama araya 50 kişiyi sokuyorlar" diye. O zaman o cezaları iptal edenler bizzat suçlu! Yeter artık demenin zamanı geldi artık! Canlarımızın yandığı yeter artık. Artık iktidarı değiştirip bizim iktidarımızı kurmanın zamanı.

DİĞER HABERLER
YIKIMIN FATURASI EMEKÇİ İLE EMEKLİYE
YIKIMIN FATURASI EMEKÇİ İLE EMEKLİYE

OCAK’TA açıklanan 17 bin 2 TL’lik asgari ücrette döviz kurları nedeniyle meydana gelen kayıp 1.612 TL’ye ulaştı. En düşük memur maaşı ise 3 bin 94 TL eridi. 10 bin TL’lik en düşük emekli maaşı ise 399 dolardan 310 dolara geriledi.

YAŞLININ KADERİ YOKSULLUK OLDU
YAŞLININ KADERİ YOKSULLUK OLDU

Derinleşen ekonomik kriz ve hayat pahalılığı yaşlıları yoksulluğa mahkûm etti. TÜİK verilerine göre yaşlılarda yoksulluk patlaması yaşandı. Ülkedeki yaşlılarda yoksulluk oranı 4 yılda yüzde 7,5 arttı.

İŞSİZLİK YENİDEN KRİTİK SORUNLARDAN BİRİ OLABİLİR
İŞSİZLİK YENİDEN KRİTİK SORUNLARDAN BİRİ OLABİLİR

İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, gelecek aylarda istihdamın seyrinin, büyümedeki yavaşlamanın keskinliği ve süresine bağlı olarak şekilleneceğine dikkat çekerek, “İşsizliğin Türkiye ekonomisinde yeniden kritik sorunlardan biri olması ihtimal dahilinde” uyarısında bulundu.

ÜCRETİ ÖDENMEYEN VEYA EKSİK ÖDENEN İŞÇİ NE YAPABİLİR?
ÜCRETİ ÖDENMEYEN VEYA EKSİK ÖDENEN İŞÇİ NE YAPABİLİR?

Ekonomik kriz derinleştikçe toplu iş sözleşmesi kapsamındaki işçilerin ücret ve yan ödemelerinin ödenmesinde giderek artan sıkıntılar yaşanacağı açıkça görülüyor.