Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
17 Nisan 2015
KATLİAM MİLAT OLAMADI YA DAVA?

İş cinayetlerinin sınıf katliamına dönüştüğü Soma davası, katliamdan yaklaşık 1 yıl sonra başladı.

KATLİAM MİLAT OLAMADI YA DAVA?

İş cinayetlerinin sınıf katliamına dönüştüğü Soma davası, katliamdan yaklaşık 1 yıl sonra başladı.

13 Nisan’da yapılan ve tutuklu sanıkların bakanlık yazısına istinaden bulundukları yerde ağırlandıkları ilk duruşmanın ardından, madenci aileleri ve avukatlarının yanı sıra kamuoyunun ısrarlı talep ve tepkilerine kayıtsız kalamayan mahkeme, duruşmaya getirilmelerine karar verdi. İkinci duruşmada tutuklu sanıklar da hazır bulundu.
 
Sınıfsal eşitsizlik ile “adalet” arayışı arasındaki ilişkiyi görebilmek için başlı başına bu durum bile yeterli. Göz göre göre 301 kişiye mezar olan bir işletme patronunu duruşma salonuna getirebilmek için bile toplumsal mücadele gerekiyor.
 
“Onlara hiçbir şey olmaz çünkü zenginler” diye isyan ediyor bir madenci eşi, bir ana ise hakime soruyor: “Sayın başkan bizim yerimizde olsaydınız ne karar verirdiniz?”
 
Ailelerin önemli bir bölümünün ve katliamdan sağ çıkabilen madencilerin hâlâ tedavi gördüğünü öğreniyoruz. Hatta bu yüzden iş bulamadıklarını anlatıyor madenciler. İlaç kullandıkları gerekçesiyle patronlar iş vermiyormuş. Bir kısmı ise katliamla ilgili açıklama yaptıkları için mimlenmişler. Onlara da iş yok! Yeniden çalışmaya başlayabilenler ise davadan uzak durmaları ve konuşmamaları konusunda sıkı sıkı uyarılmışlar.
 
TÜBİTAK raporları, kısmen iddianameye de yansıdığı kadarıyla, katliamın nasıl göz göre göre geldiğini açıkça gösteriyor. Maskelerin bir kısmının kullanılmış olduğu, bir kısmının raf ömrünün dolduğu, bazılarının ise filtre kısmının paslanmış olduğu yazılı raporda. Ayrıca üretim zorlaması yapılarak tehlikeli çalışma koşulları oluşturulduğu, elektrik projesinin onaysız olduğu, alarm ve haberleşme sistemindeki aksamanın tahliyeyi geciktirdiği de raporda yer alıyor.
 
İşçilerin anlattıkları ise cinayetin sadece göz göre göre bile değil, adeta taammüden işlendiğini gösteriyor. “Sakın konuşmayın” baskısı da belli ki bu yüzden.
 
Katliamdan önceki 1 ay boyunca sağlıklarının gözle görülür bir biçimde bozulduğunu anlatıyor işçiler. Ateşlenme, terleme ve kusma oluyormuş hepsinde. Ocağın sıcaklığı normalin çok üzerindeymiş. İletilen bu şikayetlere patronun verdiği tepki ise “işten atma” tehdidi olmuş. Bugün biliyoruz ki, maden içten içe yanıp gaz çıkarttığı için zehirleniyorlarmış.
 
İşçilerin her türlü baskıya rağmen paylaştıkları tanıklıkları, bilirkişi raporlarının tüm eksikliğine rağmen açığa çıkarttığı gerçekler ve bunların kısmen de olsa iddianameye yansımış olması en azından Soma katliamı bakımından mızrağın çuvala sığdırılamadığını gösteriyor.
 
Ama bu yetmez. Çünkü cinayetleri engelleyebilmek için sorumlular kadar bu sorumluların üretim ilişkileri ve egemen politikalardan aldığı gücü de deşifre etmek gerekiyor. Patronlar kadar onların siyasal temsilcisi konumundaki hükümetin de hesap vermesi gerekiyor. En önemlisi de, her gün dört işçinin öldürüldüğü düşünülürse, birkaç ayda bir Soma yaşamamak için denetimsizlik ve cezasızlık politikaları yanında kapitalist işleyişin özünü, öldürme potansiyelinin yasallığını ve istihdam politikalarıyla iş cinayetleri arasındaki bağlantıyı da yargılamak gerekiyor.
DİĞER HABERLER
EN TEMEL GIDAYA ERİŞMEK BİLE LÜKS
EN TEMEL GIDAYA ERİŞMEK BİLE LÜKS

47 aydır artan gıda enflasyonu nedeniyle sağlıklı beslenmek lüks oldu.

PATRONLAR İÇİN YAŞAMAYACAĞIZ
PATRONLAR İÇİN YAŞAMAYACAĞIZ

1 Mayıs, 8 saatlik iş günü mücadelesinin bir sonucuydu. ABD’de daha kısa çalışma saatleri tekrar sendikaların gündeminde. Otomobil İşçileri Sendikası (UAW) 32 saatlik iş haftasını grev ve örgütlenme talepleri arasına aldı.

HALKIN ENFLASYONU YÜZDE 95.7
HALKIN ENFLASYONU YÜZDE 95.7

Türkiye’de 47 aydır yükselen gıda fiyatları ile halkın enflasyonu nisanda yüzde 95.7’ye ulaştı.

RASYONEL ZEMİN SLOGAN DÜZEYİNDE KALDI
RASYONEL ZEMİN SLOGAN DÜZEYİNDE KALDI

Mehmet Şimşek’in “Rasyonel zemine dönmek zorundayız” anlayışı iyi niyetli ve gerekli bir yaklaşımdır. Ne var ki Türkiye’de bugünkü koşullarda slogan düzeyinde kalmak zorundadır.