KARAYOLLARI TAŞERON İŞÇİLERİNİN DİKKATİNE!
Karayolları Gn.Md. işyerlerinde 7 binden fazla taşeron işçisi çalışıyor.
Yürürlükte bulunan kanunlara ve Yargıtay’ın kararına göre, bu işçiler çalışmaya başladıkları tarihten itibaren asıl işverenin, yani Karayolları Gn.Md.’nün işçileridir.

Karayolları Gn.Md. işyerlerinde 7 binden fazla taşeron işçisi çalışıyor.
Yürürlükte bulunan kanunlara ve Yargıtay’ın kararına göre, bu işçiler çalışmaya başladıkları tarihten itibaren asıl işverenin, yani Karayolları Gn.Md.’nün işçileridir. Böyle olunca, hem kadroya geçme hakları vardır, hem de geçmişe dönük olarak 5 yıllık süre için ücret farkı, yıpranma primi (çıplak ücretin % 20’si), sosyal yardım, ikramiye (yılda 112 yevmiye) ve diğer bazı haklara sahipler.
Bu miktar, bir süre önce Ankara’da iş mahkemesinin verdiği karara göre, 72,8 bin lira, eski parayla, 72 milyar 800 milyon lira.
Yol-İş Sendikası bu konuda gerekenleri yapmıyor; Hükümetle anlaşıp, işçileri göstermelik bir biçimde kadroya geçirip, bunun karşılığında her bir işçinin 70-80 bin lira alacağından vazgeçmesi için çaba gösteriyor.
KAZANILMIŞ HAKTAN VAZGEÇMEYİN!
Yol-İş bunu daha önce de yaptı. 2013 yılı Kasım ayında Yol-İş Genel Merkez yöneticilerinin imzalarıyla Yol-İş şubelerine gönderilen yazıda, taşeron işçilerinin her birinin Başbakanlığa bir yazı göndermesi istendi. Kanuna ve Yargıtay’ın kararına göre, işçiler başlangıçtan itibaren Karayolları Gn.Md.’nün işçisi iken ve önemli miktarlarda toplu para alacakken, Yol-İş yöneticileri, taşeron işçilerinden, kadroya geçmeleri karşılığında alacaklarından vazgeçmeyi taahhüt etmelerini istedi. Bazı işçiler bu boş kadro sözüne kanarak, Başbakanlık’a böyle bir faks çekti, 70-80 bin lira tutarındaki haklarından vazgeçtiklerini bildirdi.
Ancak torba kanunda istenen kadro gelmedi; ama pazarlıklar sürdü.
Şimdi Yol-İş şubelerinin genel kurulları başladı.
Şube yöneticilerinin profesyonelliğinin düşmemesi için taşeron işçilerine de oy kullandırılacak. Ayrıca taşeron işçilerine kadro verilmesi vaadleri yeniden dile getirilmeye başlandı.
Son çıkan torba kanunun ilk hazırlık çalışmalarında Karayolları taşeron işçilerinin 4/C kadrosuna geçirilmelerine ilişkin bir madde vardı. Türk-İş’in müdahalesiyle bu madde ertelendi. Şimdi söylenen, bu maddenin Ekim ayı içindeki yeni bir torba yasaya konacağı.
Bazı Yol-İş şube yöneticileri işyerlerine giderek taşeron işçileriyle görüşüyor ve onlardan alacaklarından vazgeçmelerini istiyorlar. Bunun karşılığında vaad ettikleri, kadroya geçirilmeleri.
Kadro, zaten bu işçilerin kanuni hakkı.
‘İŞÇİLİK’TEN ‘GEÇİCİ PERSONEL’LİĞE
Ama hükümet nasıl bir kadro öneriyor?
4/C.
Tekel yaprak tütün işletmelerinin işçilerinin özelleştirme sonrasında Ankara’da 15 Aralık 2009’dan 2 Mart 2010 tarihine kadar 78 gün direnmelerine neden olan 4/C.
Tekelciler 78 gün Ankara’nın soğuğuna boşuna mı direndi?
4/C’lilik taşeron işçiliğinden iyi değildir ki.
4/C’liler işçi sendikalarına üye olamıyor.
4/C’lilerin kadrosunun hiçbir güvencesi yok. İşçi olarak çalışanlar, 4857 sayılı İş Kanununa göre küçümsenmeyecek bir iş güvencesine sahip. 4/C’lilerin bu hakkı yok.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nu açıp, 4. maddeye bakın.
4/C’lilerin adı “işçi” bile değil; adları “geçici personel.”
Kanunun Karayolları’ndaki taşeron işçilerine verdiği hakkı Yargıtay bile onaylamış; ama birileri senden 70-80 bin liralık alacağından vazgeçmeni istiyor; bunun karşılığında sana verdiği söz de, senin güvencesiz “geçici personel” olman.
Buna kanacak kadar bilinçsizseniz, söyleyecek laf yok.
Bunu önerecek kadar ……. (boşluğa uygun bir ifade bulabilirsiniz), olanlara da söylenecek laf yok.