Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
LA LORRAİNE
ANADOLU ETAP
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
LA LORRAİNE
ANADOLU ETAP
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
21 Ocak 2015
KAPİTALİZMİN KARANLIK GÜNLERİ

McKinsey Küresel Enstitüsü (MGI) önemli bir rapor yayımladı: Uzun Dönemde Küresel Büyüme Korunabilir mi?(*) Rapor küresel ekonominin son elli yılını, gelecek elli yıl ile karşılaştırmakta ve aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 20 ekonomi için istihdam, büyüme ve üretkenlik kazanımları konusunda öngörülerde bulunmakta.

KAPİTALİZMİN KARANLIK GÜNLERİ
McKinsey Küresel Enstitüsü (MGI) önemli bir rapor yayımladı: Uzun Dönemde Küresel Büyüme Korunabilir mi?(*) Rapor küresel ekonominin son elli yılını, gelecek elli yıl ile karşılaştırmakta ve aralarında Türkiye’nin de bulunduğu 20 ekonomi için istihdam, büyüme ve üretkenlik kazanımları konusunda öngörülerde bulunmakta. 
Rapor, küresel ekonominin son elli yılda ortalama yüzde 3.6 büyüyerek bir rekor kırdığını vurguluyor. Söz konusu büyümenin yarısı, yüzde 1.8’i istihdam artışlarından, diğer yarısı da üretkenlik artışlarından kaynaklanmış. İstihdam artışının ardında aktif çalışma çağındaki nüfusun artışı var. 15-64 yaş arası nüfus 1964’te dünya nüfusunun yüzde 58’ini oluşturur iken, bu rakam 2014’te yüzde 68’e yükselmiş durumda. İşgücü arzındaki bu genişleme, küresel gayri safi üretimdeki artışın yüzde 48’ini açıklıyor. Üretkenlik kazanımlarının ardında ise tarımdan kentlere göç eden ve giderek daha yüksek teknolojili sektörlerde istihdam olanağı bulan kitlelerin yarattığı yüksek katma değer var. Kent ekonomisinin yarattığı dışsallıklar, üretkenlik artışlarını neredeyse olağanlaştırmış, içselleştirmiş.
***
Buraya kadar her şey çok güzel. Kapitalizm 21. yüzyıla güvenle ve elektronik ve iletişim çağının sağladığı yüksek büyüme hızlarıyla girmiş durumda. Ancak MGI raporuna göre 2014 sonrasındaki elli yılın bir öncekinden çok farklı geçeceği anlaşılıyor. Öncelikle, istihdam artış temposunun giderek yavaşlayacağı ve önümüzdeki elli yıl boyunca yıllık sadece yüzde 0.3 artış göstereceği öngörülmekte (geçen elli yılda yüzde 1.8). İstihdam artışlarının bugünün gelişmiş ekonomilerinde çoktan geride kalmış olduğu ve istihdamın tepe noktasının Almanya’da 2000’de; Japonya’da 2003’te; İtalya’da ise 2010’da ulaşılmış olduğu ve artık geride kaldığı görülüyor. İstihdamda zirvenin Çin ve Kore’de 2024’te; Brezilya’da 2041’de; Türkiye’de 2048’de; Arjantin’de ise 2057’de yaşanacağı hesaplanmakta. Dolayısıyla, bugünden “üç çocuk ve benzeri politikalarla” pompalanan demografik fırsat penceresinin, ne kadar çabalansa da nihayetinde son bulmasının kaçınılmaz olduğu anlaşılmakta. 
***
Ancak küresel ekonominin önümüzdeki elli yılına dair karamsar öngörüler sadece istihdamdaki yavaşlamayla sınırlı değil. İstihdamdaki fırsat penceresinin kapanmasını takiben, mevcut üretkenlik artışları korunsa dahi, küresel ekonominin büyüme hızında sert düşüşler yaşanacağı anlaşılıyor. Önümüzdeki elli yılda büyüme hızının yıllık ortalamasının yüzde 3.6’dan2.1’e gerileyeceği öngörülmekte. Ülkeler bazında hesaplandığında, büyüme hızı Kore’de yüzde 7’den 4.3’e; ABD’de yüzde 2.9’dan 1.9’a; Almanya’da 2.2’den 1.1’e; Brezilya’da 4’ten 1.6’ya gerileyecek. Tahminler Türkiye için büyüme hızının ise yüzde 4.6’dan 3.6’ya gerileyeceği yönünde. 
Mevcut şartlarda son elli yılın yüzde 3.6’lık büyüme hızının korunabilmesi için ise üretkenliğe dayalı bir büyüme stratejisinin izlenmesi ve üretkenlik kazanımlarının bugünkü düzeylerine göre yüzde 80 daha hızlı olması gerekecek. Tüm gelişmiş dünya bu ivmelenmeye hazırlanıyor; eğitimde, kültürde, sanatta ve bilimde 600 yıl öncesinin medrese ve külliye özlemleriyle bu ivmeyi yakalamak ise hiç olası değil.
 
(*) McKinsey Global Institute, 2015, “Can Long Term Global Growth Be Saved?” 

www.mckinsey.com/insights/growth 

DİĞER HABERLER
NİSAN ENFLASYONU YÜZDE 4’ÜN ALTINDA KALIR MI?
NİSAN ENFLASYONU YÜZDE 4’ÜN ALTINDA KALIR MI?

Nisan enflasyonuna ilişkin tahminim soruluyordu, ben de biraz zaman geçmesi ve durumun biraz daha netleşmesi gerektiğini söylüyordum. Ayın üçte ikisini geride bıraktık ve ne olabileceği üç aşağı beş yukarı ortaya çıkar gibi oldu.

TÜRK-İŞ’İN 16 HAZİRAN 1975 İZMİR GENEL GREVİ
TÜRK-İŞ’İN 16 HAZİRAN 1975 İZMİR GENEL GREVİ

Türkiye’de işçi-işveren ilişkileri 1967-1968 yıllarında gerginleşti. Birçok işyerinde grev ve yasadışı grev yapıldı. İşçilerin çeşitli protesto biçimleri yaygınlaştı.

SENDİKAL KARA TABLO!
SENDİKAL KARA TABLO!

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, uluslararası sendikal alanda Türkiye’ye yönelik kara propaganda yürütüldüğünü iddia etti. Oysa kara propaganda yok, gerçeğin kendisi kapkara! Türkiye sendikal haklarda 142 ülke içinde 134’üncü sırada!

FAİZİN FATURASI ÇOK AĞIR OLACAK
FAİZİN FATURASI ÇOK AĞIR OLACAK

Merkez Bankası’nın yüzde 46’ya çektiği faiz, daha pahalı krediler, yüksek maliyetler ve sıkıntıya düşen işletmeler anlamına geliyor.