Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ANADOLU ETAP
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ANADOLU ETAP
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
19 Ekim 2011
KAPİTALİZM ZORDA

Kapitalizmin bir kere daha ve öncekilerden farklı bir krize girdiği, krizin yayıldığı günümüzün ortak kanısıdır. Bir kere daha olduğu doğru, yaygın olduğu da doğru, farklı olduğu kuşkuludur.

KAPİTALİZM ZORDA

       Kapitalizmin bir kere daha ve öncekilerden farklı bir krize girdiği, krizin yayıldığı günümüzün ortak kanısıdır. Bir kere daha olduğu doğru, yaygın olduğu da doğru, farklı olduğu kuşkuludur.

       Farklı değil, ama eğer farklılıktan kastımız, üstesinden gelinmesi zor bir kriz olduğu ise evet, farklı.

       Üstesinden gelinmesi zor, çünkü kapitalizm kendini sağaltma araçlarını yitirmiş görünüyor. Eski yöntemlere dönmesi imkânsız, iflas etmiş finans araçlarıyla eski bereketine ulaşması mümkün değil, daha önemlisi bugüne kadar sistemi kabullenmiş, ona hayran ya da ona tevekkülle boyun eğenlerdeki kuşkular arttı, büyüdü, somutlaştı, eyleme dönüştü.

       Farklılık buradadır.

       Sovyetler Birliği’nin yıkılmasından sonraki hayaller çabuk tükendi. Belki tuhaf gelebilir, ama sosyalizmin bir dünya sistemi, alt edilmesi güç bir iddia olarak ortada olduğu dönem, kapitalist sistem açısından daha güvenli bir dönemdi. Bir yandan büyük tehlikeye karşı yığınlar alavere dalavere mobilize edilebiliyor, sosyal demokrat partiler ve politikalar da soldan gelen, somut bir gerçeklik, sosyal psikolojik baskı olarak kendini gösteren güçlü dış etkeni nötralize etme niyetiyle bir tür hava kaçırma, gaz alma anlamı da taşıyan sosyal politikaları gündemde tutabiliyorlardı. Etkin oldukları ülkelerde kısmi başarılardan söz etmek bile mümkündür. Sosyal demokrasi 90’lı yıllarda Marksizmle bağını ikinci kez ve kesin olarak kopardı, yeni liberal akımlara teslim oldu.

       O zaman pek parlak buldukları ve teslim oldukları sanal dünyadaki mutluluk kısa sürdü. MALİ piyasalar iflas etti, demokratik hevesler bir kenara bırakıldı, liberalizmin özgürlükçülük sırrı döküldü. İdeoloji parçalandı ve iflas etti. Şirketlerin iflasını devletlerin iflası izliyorsa, yığınlar sokaktaysa, liberalizm sorguya çekiliyorsa, krizde olan yalnız ekonomi değildir, onun ideolojisi de krizdedir. Ve işte o zaman işler başkadır. Kapitalizm için büyük tehlike bu nedenle kapıyı çalıyor. Tehlike, sistemin ve onun ideolojisinin yığınlar tarafından ve yaygın bir şekilde sorgulanmaya başlamasındadır.

       Farklılık buradadır.

       Sovyetler Birliği’nin, sosyalist dünyanın saf dışı bırakılmasından sonra hayatın daha pembe olacağı, tarihin sonunun geldiği ve kapitalizmin ebedi zaferinin ilan edildiği günler hızla geçip gitti

       Yeni düşman arayışlarının, İslamı terörle özdeşleştirme, hedef olarak gösterme, yığınları böylelikle kandırma yöntemlerinin işe yaradığını söylemek de zor. Bu işlerin pahalı, zararının yararından daha fazla olduğu da ortaya çıktı. Artık uzak ülkelere silahlı silahsız müdahalelerin gerçek nedeninin demokrasi olduğuna inanan kaldı mı?

       Kapitalizmin bütün krizleri yapısaldı. Yine de her defasında çarkı yeniden döndürebiliyor, çalışan çalışamayan geniş yığınları farklı yöntemlerle ikna etmeyi, ideolojisini parlatmayı başarıyordu.

       Şimdi sistemin, metropollerde, New York’ta, Londra’da, Paris’te, Frankfurt’ta sokağın sesinin yükselmesi karşısındaki şaşkınlığı, bu işin giderek zorlaştığını anlamasındandır. Krizin yükünü bir kere daha yığınların üzerine yıkarak ve yeni ekonomik yöntemler keşfederek bir süre için atlatması belki mümkündür. İdeolojik iflasın üstesinden gelebilir mi, bu iş için eski yöntemler, Hollwood’lar, medya araçları yeter mi bilinmez.

       Ama sokağın isyanı korkutuyor onları.

DİĞER HABERLER
YENİ KURULAN BANDIRMA ŞUBEMİZİN KONGRESİ TAMAMLANDI
YENİ KURULAN BANDIRMA ŞUBEMİZİN KONGRESİ TAMAMLANDI

Bandırma Şubemizin 1. Olağan Kongresi tamamlandı.

ANKARA’YA ‘ANAYASAL HAK YÜRÜYÜŞÜ’ YAPMAK İSTEYEN POLONEZ İŞÇİLERİNE POLİS ENGELİ: ‘GÜCÜNÜZ İŞÇİYE YETİYOR DEĞİL Mİ?’
ANKARA’YA ‘ANAYASAL HAK YÜRÜYÜŞÜ’ YAPMAK İSTEYEN POLONEZ İŞÇİLERİNE POLİS ENGELİ: ‘GÜCÜNÜZ İŞÇİYE YETİYOR DEĞİL Mİ?’

Sendikalı oldukları gerekçesiyle işten çıkarılınca 140 gün önce direnişe başlayan Polonez işçilerinin, Çatalca’dan Ankara’ya “Anayasal Hak Yürüyüşü” çevik kuvvet tarafından engelleniyor.

YENİ SAYFA İÇİN YOLCULUK BAŞLIYOR
YENİ SAYFA İÇİN YOLCULUK BAŞLIYOR

Polonez işçisi aylardır devam ettiği direnişi Ankara’ya taşımaya karar verdi. Bugün saat 11’de Çatalca Adliyesi önünden Ankara’ya yürüyüş başlayacak.

POLONEZ EMEKÇİSİNİN ANKARA YÜRÜYÜŞÜ BAŞLIYOR
POLONEZ EMEKÇİSİNİN ANKARA YÜRÜYÜŞÜ BAŞLIYOR

Sendikaya üye olduğu için hukuksuzca işten çıkarılan 146 işçi, ‘Anayasal Hak Yürüyüşü’nde ilk adımı saat 11.00’de Çatalca’daki Polonez fabrikasından atacak.