Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
21 Mart 2011
KAPİTALİST TEDAVİ ŞİRKETLERİ YAYILIYOR / YAZI DİZİSİ 3

Sağlık yatırımlarının yüzde 75’ini özel sektör gerçekleştiriyor. SGK’nin yaptığı sağlık harcamalarından özel hastaneler şimdiden yüzde 30 dolayında pay alacak kadar ‘sektörel gelişme’ göstermiş durumdalar.

KAPİTALİST TEDAVİ ŞİRKETLERİ YAYILIYOR / YAZI DİZİSİ 3

 

mustafasnmz@cumhuriyet.com.tr  

Sağlık yatırımlarının yüzde 75ini özel sektör gerçekleştiriyor. SGKnin yaptığı sağlık harcamalarından özel hastaneler şimdiden yüzde 30 dolayında pay alacak kadar sektörel gelişme göstermiş durumdalar. 1987’de 116 olan özel yataklı tedavi kurumu sayısı, 2007’de 365e, 2011de 490a, yatak sayısı da 28 binin üstüne çıktı.

Neoliberal yaklaşım, hizmet tedarikinde özelin alanının gelecek yıllarda daha da genişletilmesini, bu anlamda özel hastaneciliğin teşvikini öngörüyor ve fiiliyatta da sağlık yatırımlarının yüzde 75ini özel sektör gerçekleştiriyor. SGKnin yaptığı sağlık harcamalarından özel hastaneler şimdiden yüzde 30 dolayında pay alacak kadar sektörel gelişme göstermiş durumdalar. Özel hastanecilik, zincir yapılar olarak ilerlerken tıp turizmi kavramını da kapsayarak sağlık-konaklama entegrasyonu ile hızla gelişiyor. Buna özel sigortacılık ile bütünleşmeyi de eklemek gerekiyor.

Böylece, öteden beri bir sanayi olarak gelişen ilaç endüstrisine, tıbbi cihazlar sanayisi, medikal sektöre, şimdi hızla gelişen özel hastanecilik ekleniyor ve kâr amacı ile sağlık üretimi biraz daha başatlık kazanıyor. Üst-orta, üst gelir gruplarına azami kâr amacı ile hizmet satan özel hastaneler, SGKnin sağlık harcamalarından daha fazla pay almaya, tedaviyi de en iyi fiyatlarla satmaya çalışıyorlar. Sağlık girişimcileri, kapitalistleri, bundan sonra da, güçlendikleri ölçüde, sağlık politikalarını belirleme ve arttırılacak sağlık harcamalarından daha fazla pay alma çabası içinde olacaklardır.

Neoliberal eğilim, koruyucu hekimliği kulak arkası ederek, sağlık pazarını derinleştirmenin, sağlık endüstrisini genişletmenin çabası içinde. Merkezi bütçede doğrudan sağlığa ayrılan kaynaklar azaltılırken SGKye yapılan bütçe transferleri üstünden kaynak kullanımı arttırılıyor. SGK de, hükmettiği kaynaklardan sağlık harcamalarına ayırdığını belli bir oranda tutarak, o sınırlar içinde başvuruları karşılamayı hedefliyor. Bunu yaparken de, kamu hastanelerinden hizmeti en hesaplı fiyatla almaya çalışıyor. SGK, hizmet tedarikinde özel hastaneciliğe yüzünü daha çok dönüyor ve özendiriyor. Böylece sağlıkta kapitalistleşmenin hızlanmasında kamu kaynakları her geçen yıl daha çok kullanılıyor. Bunun yanında, harcamalara vergisi ve sigorta primi ile katkıda bulunan halk, bir de cepten harcamalara zorlanıyor.

Türkiyede de, Dünya Bankası mahreçli Sağlıkta Dönüşümün önemli bir ayağını özel hastanelerin kurulması, sağlık yatırımlarının özel sektör eliyle gerçekleştirilmesi, hatta bu hizmet arzının dışa açılması oluşturmuştur. 1990larda başlamakla birlikte, daha çok 2003 sonrasında, AKP iktidarıyla özel sağlık yatırımlarının hızlandığı görülmektedir.

Türkiyede son yıllarda toplam yatırımlardaki payı yüzde 75e ulaşan özel sektörün, sağlığa yatırımları özel yatırımların toplamında yüzde 5e yaklaşmaktadır. Sonuçta, 2006-2010 döneminde yılda ortalama 7-8 milyar TLyi bulan sağlık yatırımlarının üçte ikisinin özel sektörce, üçte birinin devletçe yapıldığı söylenebilir.

(*) Özeti sunulan bu araştırmanın tamamı İzmir Tabip Odası tarafından bir kitap olarak yayına hazırlanmaktadır.

Özel hastane sayısı 500’e yaklaştı

Sağlıkta özel sektör yatırımlarının artmasının sonucunu, yataklı tedavi kurumlarında özel hastanelerin payında görmek mümkündür. Özel hastanecilik kısa sürede tedavi sunumunda önemli bir paya sahip olmuş ve gelecek yıllarda payını arttıracağına ilişkin işaretler vermeye başlamıştır.

Nitekim, Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 1987de 116 olan özel yataklı tedavi kurumu sayısı, 2007’de 365e, 2011de ise 490a yükselmiştir.

2011 başı itibarıyla toplam yataklı tedavi kurumu sayısı 1439’a ve yatak sayısı 201 bine yaklaşırken; özel yataklı tedavi kurumu sayısının 490a, yatak sayısının da 28 binin üstüne çıktığı görülmektedir.

Özel hastanelerin arasında 450-500 yataklı büyük tedavi kurumları kadar 40-50 yataklı küçük klinikler de bulunmaktadır. Kimileri zincir hastane büyüklüğüne ulaşan özel sağlık gruplarının bazılarının hisseleri İstanbul Menkul Kıymetler Borsasına (İMKB) kotedir ve hissedarları arasında yabancı sermaye de bulunmaktadır.

Sağlık Bakanlığı verilerine göre, özel hastanecilik irili ufaklı olarak ülke geneline yayılmakla birlikte ağırlıklı olarak büyük kentlerde yoğunlaşmıştır. 2011 başı itibarıyla 81 il içinde henüz özel hastane kurulmayan 15 il vardır. Bunlar, Adıyaman, Bilecik, Sinop, Tunceli, Bayburt, Kırıkkale, Bartın, Ardahan, Kilis, Amasya, Artvin, Gümüşhane, Hakkâri, Kars, Şırnaktır. Bu 15 il dışında kalan 66 ilde özel hastane bulunmakta; ancak toplam hastanelerin yüzde 76sı, yatak varlığının da yüzde 80i ilk 20 ilde toplanmaktadır.

Başkent İstanbul

Özel hastane yatırımları, bekleneceği gibi, ağırlıkla İstanbulda toplanmış durumda. 155 özel hastanenin bulunduğu İstanbulun özel hastane yatak varlığı da 10 binin üstünde ve toplam özel yatakların yüzde 37sini aşmaktadır. Özel hastane yatak varlığının yaklaşık yüzde 7sinin yer aldığı Ankarada 28 özel hastane bulunurken turizmin başkenti Antalyada özel hastane sayısı şimdiden 24ü bulmuş ve ilin toplam yatak varlığındaki payı yüzde 5e ulaşmıştır. Özel hastanecilikte Gaziantep, özellikle Konukoğlu Grubunun Türkiyenin en büyük hastane yatırımını yapması ile dördüncü sıraya yerleşmiştir. Birçok sıralamada 3. sırayı alan İzmir, özel hastanecilikte 5inci sıradadır. İzmirde 19 özel hastanenin 972 yatağı bulunmaktadır. İlginç olan, özel hastaneciliğin ilk 20 ili arasında Güneydoğu illerinin de bulunmasıdır. Bunlardan Batmanda 6 özel hastanenin 434 yatağı bulunurken Diyarbakırda 7 özel hastanenin 400 yatağı, Vandaki 5 özel hastanenin de 372 hasta yatağı mevcuttur.

Özel hastanecilikte şirket yoğunlaşması hızlanmakta ve tek hastanelerin yerini zincirler, sağlık grupları almaktadır. Önümüzdeki yıllarda bu sektörde de hızlı bir el değiştirme, satın alma süreci ile yoğunlaşmanın artacağını, daha az sayıda sağlık grubunun sektörde hâkimiyet kuracağını söylemek mümkündür.

Yatak sayısı 590’ı bulan ve en büyük özel hastane konumundaki Gaziantep Sani Konukoğlu yatırımı, tekstil alanı odaklı grubun yeni yatırım alanlarından biridir. Kuruluşu 1996ya uzanmakla beraber 2006 yılında ek yatırımlarla genişletilen yatırım, 2009da faaliyete geçirilmiştir. Hastane, komşu ülkelerden gelecek yabancılara da hizmet vermeyi amaçlamaktadır.

Vehbi Koç Vakfına ait Özel Amerikan Hastanesi, Türkiyenin ikinci büyük özel hastanesidir ve yatak sayısı 324’tür. Hastalık ve sağlık sigortasında en büyük özel sigorta şirketleri Yapı Kredi Sigorta ve Allianzenin de sahibi olan Koç Grubunun hastane yatırımları, sigorta yatırımlarıyla entegredir.

Medical Park, Universal Sağlık Grubu, Acıbadem, Memorial, Medicana gibi sağlık endüstrisi grupları, sektörün hızla büyüyen ve bazıları, hisselerinin bir kısmını yabancı şirketlere satan gruplar arasındadır.

İlaç tüketim ve ithalatı hızla artıyor

Sağlık harcamalarının yarısını oluşturan ilaç harcamaları, sağlık endüstrisinin tedavi ayağının yanında diğer önemli alanı oluşturmaktadır. İlaç Endüstrisi İşverenleri Sendikası (İEİS) çatısı altında örgütlenen Türkiye ilaç sanayisi, yerli üretimin yanında önemli bir ithalatçı sektördür. İEİS verilerine göre, kriz yılı 2009 yılında bile, Türkiye reçeteli ilaç pazarı tutar olarak yüzde 16.8 oranında büyüdü ve 14 milyar TLye (9.1 milyar dolar), kutu olarak yüzde 3.9 oranında büyümeyle 1.42 milyar kutuya ulaştı. Türkiyenin 2009 yılı kişi başı ilaç tüketimi 132 dolar olarak belirlenmiştir.

İEİS, kişi başına ilaç tüketimi ABDde 956 dolara kadar çıkarken, Yunanistanda 560 dolar, İtalyada 429 dolar, Polonyada 165 dolar olduğunu bildirmektedir. İlaç sektörü Türkiyenin en net ithalatçı sektörlerinin başında gelmektedir. İEİS verilerine göre, 2009 yılında ilaçta ithalat yüzde 6.4 oranında azalarak 4.08 milyar dolar, ihracat ise yüzde 1.9 oranında büyüyerek 429 milyon dolar olmuştur. 2008de yüzde 9.7 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı 2009’da yüzde 10.5tir. Pek çok tedavi grubundan ilaç ithalatının yanında, preparatlar, bazı aşılar, kan faktörleri, bazı kontrollü salınım özelliğine sahip olan ilaçlar, insülin ve kanser ilaçları ithalat yoluyla edinilmektedir. Dış ticaret sınıflandırmasında kimyasal ürünler sınıfında yer alan ilaç dışalımı ile tıbbi aygıt sınıfında yer alan ithalatın 2009da 5.3 milyar dolara, 2010da ise 5.9 milyar dolara eriştiği görülmektedir.

DİĞER HABERLER
EN TEMEL GIDAYA ERİŞMEK BİLE LÜKS
EN TEMEL GIDAYA ERİŞMEK BİLE LÜKS

47 aydır artan gıda enflasyonu nedeniyle sağlıklı beslenmek lüks oldu.

PATRONLAR İÇİN YAŞAMAYACAĞIZ
PATRONLAR İÇİN YAŞAMAYACAĞIZ

1 Mayıs, 8 saatlik iş günü mücadelesinin bir sonucuydu. ABD’de daha kısa çalışma saatleri tekrar sendikaların gündeminde. Otomobil İşçileri Sendikası (UAW) 32 saatlik iş haftasını grev ve örgütlenme talepleri arasına aldı.

HALKIN ENFLASYONU YÜZDE 95.7
HALKIN ENFLASYONU YÜZDE 95.7

Türkiye’de 47 aydır yükselen gıda fiyatları ile halkın enflasyonu nisanda yüzde 95.7’ye ulaştı.

RASYONEL ZEMİN SLOGAN DÜZEYİNDE KALDI
RASYONEL ZEMİN SLOGAN DÜZEYİNDE KALDI

Mehmet Şimşek’in “Rasyonel zemine dönmek zorundayız” anlayışı iyi niyetli ve gerekli bir yaklaşımdır. Ne var ki Türkiye’de bugünkü koşullarda slogan düzeyinde kalmak zorundadır.