KAÇAK ÇAYI GETİREN KATIR VE EŞEKLER…
RTB, Çay Kaçakçılığının 36 Bin Katır ve Eşekle Yapıldığını Belirledi! Peki, Bu Eşeklerin Hamileri Hangi Eşekler…

RTB, Çay Kaçakçılığının 36 Bin Katır ve Eşekle Yapıldığını Belirledi! Peki, Bu Eşeklerin Hamileri Hangi Eşekler…
(Haber Merkezi)- Bir süre önce Rize ve ülkemiz kamuoyuna ‘Yeni Çay Yasa Taslağı’yla ilgili hazırlıkları getirerek, bu konuda ciddi ve sert tartışmalara neden olan Rize Ticaret Borsası, bu kez çok daha dikkat çekici ve ucu açık yorumlara neden olabilecek bir araştırmaya imza attı.
Rize Ticaret Borsası, yıllardır ülkemizin kangreni haline gelen, özellikle de çay üreticisi ile çay sektörünün büyük oranda sıkıntılar yaşamasına neden olan ‘sahte ve kaçak’ çaylarla ilgili bir dosya hazırladı. RTB tarafından hazırlanan dosyada, ülkemize kaçak çayların 36 bin eşekle getirildiğine vurgu yapılarak dikkat çekildi.
Bir süredir Ankara’da incelemelerde bulunan RTB Başkanı Mehmet Erdoğan’ın, ülkemize yasa dışı yollarla sokulan ‘kaçak çaylarla’ ilgili hazırlanan dosyayı, Devlet Bakanı Hayati Yazıcı’ya verdiği bildirildi.
36 Bin Eşek ve Katırla Kaçak Çay Getiriliyor!
Borsa Başkanı Mehmet Erdoğan’ın kaçak çayın Rize çayına darbe vuracak duruma geldiğini vurguladığı araştırma dosyasında ayrıca Bakan Yazıcı’dan bu konuda daha sıkı önlemler alınmasını istediği de kaydedildi.
RTB Başkanı Erdoğan, dosyasını Devlet Bakanı Yazıcı’ya verirken, “Sınırlardan veya başka yollardan yurda kaçak giren kalitesiz çaylar, Rize çayına çok zarar veriyor. Aldığımız bilgilere göre doğudaki sınırlardan 36 bin katır ve eşek kaçakçılıkta kullanılıyor. Bunun önlenmesini istiyoruz. Ayrıca bugün AB Hibe fonundan kabul gören projemizle Rize’de çayın araştırılması ve daha iyi pazarlanması konusunda güzel yatırımımız olacak ve güzle bir iş sahası açmış olacağız” ifadelerini kullandı.
Alternatif Ürünler Geliştirilmeli
Görüşmeler sırasında çeşitli değerlendirmelerde bulunan Bakan Yazıcı, bölgede çaya alternatif ürünlerin geliştirilmesi konusunda önerilerde bulunarak, “Rize önemli bir geliri olan çaya bağımı kalmamalı. Üretici başka alternatif ürünler üreterek gelir sağlamalıdır. Kivi, siyah kokulu üzüm, likapa gibi ürünler daha iyi pazarlanarak üretimi arttırılmalı ve kazanç sağlamalıdır” şeklinde konuştu.
Kaçak Çay Söylendiği Kadar Çok Değil!
Ülkemize yasa dışı yollarla giren kaçak ve sahte çaylar konusunda da değerlendirmelerde bulunan Devlet Bakanı Yazıcı, “Kaçak çayın söylendiği kadar fazla olduğu doğru değil. 2010 yılında gümrüklerden kaçak girerek yakalanan çay 240 ton. Gümrüklerde gelişleri beyana tabii tutuyoruz. Vatandaşın beyanı olmazsa işler çok yavaş yürüyor ve gümrük kapılarında büyük yığılmalar oluyor. AB standartlarında hızlı gümrük işlemi ve geçişi yapmak için beyan esasıyla araçlar sınır kapılarından geçiriliyor. Eğer ihbar var ise takip ve arama yapılıyor. Fiziki arama yapıldığında kapılarda çok araç yığılması oluyor. Fakat söylendiği gibi 10 bin ton kaçak çayın gümrük kapılarından geçmesi mümkün değildir. Her geçen yıl sınır kapılarında iyileştirmeler yapıyoruz” dedi.
Sınır bölgelerinde çok değişik yöntemler kullanılarak kaçakçılık yapıldığının farkında olduklarını anlatan Bakan Yazıcı, “Bir tarafta gümrük kapılarında, girişlerde gerçekleştirmek istenen önlemlerle kaçak çay faaliyetleri önlenmeye çalışıyor, diğer taraftan da gümrük kapıları dışında hudutlarda hayvanlar kullanılmak suretiyle çay kaçakçılığı var. Emniyet Genel Müdürlüğümüz bunları takip ediyor. Gümrük sahası dışına çıktıktan sonra Emniyet Genel Müdürlüğünün takibi sonunda kaçak çay yakalamaları oluyor” şeklinde açıklamalarını sürdürdü.