‘İŞYERİ’ TANIMI ANİDEN ÖNEM KAZANDI
Çalışma hayatı ile ilgili yasalar, “işçi”, “işveren”, “alt işveren” “işyeri”, gibi tanımlarla başlar. Göz ucuyla ve hızlıca bakıp geçtiğimiz bölümlerdir bunlar. Oysa bu tanımlamalar, ilgili yasanın nerede, nasıl ve kim için uygulanacağının ruhudur.

Sadece bir virgül bile milyonlarca insan için ayrı bir anlam olabilmekte, “ve”, “veya” gibi bağlaçlar milyonların hayatını değiştirebilmektedir. Bir kelimenin eksik ya da fazla olması, o yasanın kapsamını ve uygulama biçimini değiştirebilmekte, benzer işleri yaptığını sandığımız milyonlarca insanı birbirinden ayırabilmekte, mevzuatın dışında tutabilmekte ya da ilgisiz saldığımız geniş kitleleri mevzuata katabilmektedir.
Yine göz ucuyla ve hızlıca bakıp geçtiğimiz tanımlardan biri olan “işyeri”, öylesine önemli hale geldi ki, milyonlarca işçinin hayatının merkezine yerleşiverdi. Uzaktan çalışma ile dikkat çeken “işyeri” tanımından bahsediyorum.
18 Şubat 2021 tarihinde aydinlik.com.tr’de yayınlanan “Robotlar işimizi almayacak ama dijital göçebe olacağız” başlıklı haber, sorunun ciddiyetini göstermektedir.
2006’da kurulan, İstanbul, Ankara, San Francisko ve Şanghay’da ofisleri olan, 1.500 personeli ile Türkiye’nin en büyük yerli yazılım şirketi olan Softtech’in yayınladığı “2021 Teknoloji Raporu” hakkında, Genel Müdürü M. Murat Ertem ile görüşülmüş. Ertam şöyle diyor:
“2025 yılında iş dünyasında çalışan insan ve robot sayısının eşitlenmesi bekleniyor. Robotların iş dünyasında artan kullanımıyla birlikte 2025 yılına kadar 26 büyük ekonomide toplam 85 milyon iş ortadan kalkarken 97 milyon yeni iş ortaya çıkacağı öngörülürken, toplam istihdamın yüzde 50’sinin evden çalışır hale geleceği düşünülüyor.”
Çok önemli şeyler söylüyor Rapor:
– Önümüzdeki dört yılda 26 büyük ekonomide (ülke) robot sayısı ile işçi sayısı eşitlenecek.
– Bu ülkelerde 85 milyon iş ortadan kalkacak.
– 97 milyon yeni iş ortaya çıkacak.
– Ve toplam istihdamın yüzde 50’si evden çalışacak.
Raporun birinci önemli saptaması, dört yıl içinde, bugünün iş türlerine göre beceri geliştirmiş olan 85 milyon kişinin işsiz kalacak olmasıdır. 97 milyon yeni iş yaratılacak, ama bunlar eski tür işler olmayacak, dijitalleşmeye, robotlaşmaya, internete uyumlu işler olacak. Bu yeni iş türlerine göre kendisini geliştirmeyenler, yakın dönemde kendisini sokakta bulacak.
İkinci önemli saptama ise işverenlerin yönelişini göstermektedir. Sadece yeni yaratılacak 97 milyon yeni işin değil, toplam istihdamın yarısı, uzaktan çalışma modeline zorlanacak, evlerden çalıştırılacak.
Sadece dört yıl içinde gelişmiş kapitalist ülke işçilerinin yarısını uzaktan çalıştıracaklarsa, çalışma hayatıyla ilgili yasalarda göz ucuyla bile bakmadığımız “işyeri” tanımı, hayatımızın merkezine oturacak demektir.
İşverenlerin bu yönelişini sadece Softtech’in raporu saptamıyor.
300 şirkete danışmanlık yapan Gartner; “Şirketlerin yüzde 74’ü işçinin bir bölümünü kalıcı olarak uzaktan çalıştıracak” diyor.
Deloitte; “Çalıştığımız İstanbul’daki şirketler, işçinin yüzde 52’sini uzaktan çalıştırmaya devam edecek” diyor.
144’ü uluslararası, 183 firmanın danışmanı Mercer; “Firmaların yüzde 45.1’i uzaktan çalışmayı kalıcı hale getirecek” diyor.
Enterprise Technology Research; “2021’de teknoloji odaklı şirketler uzaktan çalışan sayısını ikiye katlayacak” diyor.
Uluslararası tekellerde hızlı bir hazırlık var.
Ulusal ölçekli irili ufaklı çok sayıda şirkette hazırlık var.
95 bin işçisi olan Koç Holding, işçisinin üçte birini, 35 bin kişiyi evden çalıştırmaya hazırlanıyor.
Akbank, Genel Müdürlük çalışanlarının yüzde 52’sini uzaktan, yüzde 36’sı hibrit düzende çalıştırmaya, ofisten çalışacak sayısını yüzde 12’ye kadar düşürmeye hazırlanıyor.
Son birkaç ayda işveren örgütleri de peş peşe aleni çağrılar yapıyorlar.
Otomotiv Sanayi Meclis Başkanı, Konfeksiyon ve Hazır Giyim Sanayi Meclisi Başkanı, İstanbul Kimyevi Maddeler ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (İKMİB ) Başkanı ve Mobilya Dernekleri Federasyonu Başkanı, esnek ve uzaktan çalışmanın kalıcı olacağını söylüyor, mevzuatın buna göre uyarlanması çağrısı yapıyorlar.
Bütün bunlar, öylesine bakıp geçtiğimiz “işyeri” tanımına hiç olmadığı kadar önem kazandırdı.
Kimler “işyerinde çalışan” olarak kabul edilecektir?
Evden çalışanlar hangi tanımda olacaktır?
Evden çalışanlar yasadaki bütün haklardan yararlanabilecekler mi?
Yoksa hayatları zehir olacak, köleden beter mi olacaklar?
Durum ortada, ne olacağı belli…
Yine de bugünün mevzuatında ve işyeri tanımında, uzaktan çalıştırılacak olanlara tutunacak bir dal var mıdır, daha yakından bakmak şart oldu.