İŞVERENE 2008 KIYAĞI İŞÇİYE ÖLÜM DAVETİYESİ OLDU
Esenyurt AVM inşaatında 11 işçinin yanarak ölmesi, işçi sağlığı ve iş güvenliği sorununu bir kez daha ve daha çarpıcı biçimde gündeme getirdi.
İşverene 2008 kıyağı işçiye ölüm davetiyesi oldu
Esenyurt AVM inşaatında 11 işçinin yanarak ölmesi, işçi sağlığı ve iş güvenliği sorununu bir kez daha ve daha çarpıcı biçimde gündeme getirdi. Daha önce işyeri hekimi ve iş güvenliği mühendisi istihdamı, işverenlerce zorunlu bir yükümlülük iken 2008’de çıkarılan bir yasa ile bu yükümlülük piyasa koşullarına devredildi.
15 Mayıs 2008’de TBMM’ce kabul edilen ve 26 Mayıs 2008 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan "İstihdam Paketi" ile ilgili 5763 sayılı kanunda işverenlerin lehine birçok değişiklik yapıldı. Yasanın "İş sağlığı ve güvenliği hizmetleri” ile ilgili 81. maddesinde, işyeri hekimi ve iş güvenliği mühendisi bulundurma yükümlülüğünün "işletme dışında kurulu ortak sağlık ve güvenlik birimlerinden hizmet alarak da yerine getirilebileceği" öngörüldü. Yani işverenlerin dışardan hizmet satın alması yoluyla devletin asli görevleri arasında olan bu denetim ve gözetim görevinin taşeron firmalara devredilmesine olanak sağlandı.
Nitekim Türk Mühendis ve Mimar Odalan Birliği (TMMOB) İstanbul İl Koordinasyon Kurulunun 11 işçinin yanmasıyla ilgili hazırladığı son raporda şöyle denildi: "Yapı denetim görevinin yasada müteahhit firma tarafından özel şirketlere bırakılmış olması bir handikaptır. Yapı denetiminin inşaat şirketlerinden bağımsız ve kamusal olarak yapılması için gerekli düzenlemeler yapılmalıdır.
İş güvenliği uzmanlarının ve işyeri hekimlerinin işverene ekonomik ve özlük hakları açısından bağlı olması da bu uzmanların görevlerini yeterli şekilde yerine getirmesi önünde engeldir. Mesleki bağımsızlığı sağlayacak düzenlemeler yapılmalıdır."
2008’de çıkarılan 5763 sayılı İstihdam Paketi Kanununda işçi sağlığı ve iş güvenliği piyasalaştınlırken yine daha önce var olan "İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Kurulu" bir "birime" dönüştürüldü. Eskiden işyeri hekimi, iş güvenliği mühendisi, sağlık memuru, hemşire, işçi ve işveren temsilcilerinden oluşan bu zorunlu kurul, "birim" adı altında daha etkisiz hale getirildi.
5763 sayılı yasada, bu değişikliklerin yanı sıra işverenlerin SSK primlerinde 5 puanlık düşüş sağlandı, eski hükümlü ve terör mağduru çalıştırma yükümlüğü son buldu, kreş açma, emzirme odası bulundurma, spor tesisi kurma gibi yükümlülükleri de kaldırıldı, 18-29 yaş arası genç ile kadın çalıştıran işverenlerin SSK priminin 5 yıl boyunca İşsizlik Fonu’ndan karşılanması öngörüldü. İşverenlere bu olanaklar sağlanırken işçi sağlığı ve iş güvenliği alanında piyasa koşullannın geçerliği ve denetimsizlik, Türkiye’nin iş kazalannda Avrupa birincisi ve dünya üçüncüsü olmasında önemli rol oynamaktadır.
Ülkemizde her iş saatinde 32 iş kazası olurken her 3 saatte de bir işçi iş kazası sonucu yaşamını yitirmektedir. O nedenle öncelikle işçi sağlığı ve iş güvenliği alanının piyasaya devredilmesinden vazgeçilerek sendikaların, meslek odalannın ve sosyal taraflann katılımı ile yeni düzenlemelere gidilmesi acilen gerekli gözükmektedir.