Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
25 Kasım 2018
İSTİKRAR VE REFAHTA DEVLETİN YERİ

Soğan depolarının basılması stokçuluğu önler mi? İki sorunun cevabına bağlıdır; Bir… Depo stokçuluk amacı ile mi yapılmış, yoksa toptancıların satış merkezi olarak mı tutuluyor? İki… Stok yapılacak ortam var mı? Varsa neden var?

İSTİKRAR VE REFAHTA DEVLETİN YERİ

Soğan depolarının basılması stokçuluğu önler mi? İki sorunun cevabına bağlıdır;  Bir… Depo stokçuluk amacı ile mi yapılmış, yoksa toptancıların satış merkezi olarak mı tutuluyor? İki… Stok yapılacak ortam var mı? Varsa neden var?

Sayın Cumhurbaşkanı, devletin Anonim Şirket gibi yönetilmesini isterim demişti. Buradan bu günkü iktidar tarafından devletin işlevleri ile piyasanın ve özel sektörün işlevleri aynı görüldüğü anlaşılıyor. Yanlış da buradan başlıyor.
 
Devlet – Piyasa optimal dengesi olmaz ise, devlet piyasanın ve rekabetin önünü açmaz ise, piyasayı düzenleyen oligopol yapıları, kartelleşmeyi önleyen yasal ve yapısal altyapıyı yapmazsa, elbette stokçulukta olur.
 
Devletin işlevlerini dışlayıp, stokçuluğu inzibati önlemlerle, baskınlarla çözmek mümkün değildir. Bu durumda bozucu etkileri daha çok olur ve piyasa yeraltına iner.
 
Türkiye geçmişte bu tür sorunlar yaşamıştır.
 
İkinci Dünya savaşının koşulları nedeniyle, 1940 yılında Milli Korunma Kanunu çıkarıldı. Bu kanun Hükûmete fiyatları saptamada, ürünlere el koymada, hatta zorunlu çalışma yükümlülüğü getirmede sınırsız yetkiler verdi.
 
Bu kanunla gelen bazı zabıta önlemleri toplumda yaralar açtı. Varlık Vergisi, Toprak Mahsulleri Vergisi gibi ekonomik anlamda huzursuzluk ve güvensizlik yaratan uygulamalar oldu.. Varlık vergisi ile Rumların ve Yahudilerin mağduriyetine neden olan uygulamalar ortaya çıktı.
 
Olumlu uygulamalar da oldu. Devlet doğrudan piyasaya girerek Petrol Ofisi ve Et Balık Kurumu’nu kurarak, stokçuluğu önledi.
 
1953 – 1954 yıllarında şeker kıtlığı oldu. O zamanki hükümet şeker sıkıntısını ortadan kaldırmak için piyasa üzerinde sıkı bir denetim kurdu. Baskınlar düzenlendi. 13 firma hakkında soruşturma açıldı.
 
Sonrasında hükümet şeker dışında 55 kalem malda kar sınırlaması getirdi. Şeker satışları durduruldu. Şeker fiyatları artırıldı ve satışı serbest bırakıldı.
 
İki yeni şeker fabrikasının devreye girmesine rağmen, sıkıntı devam edince; İstanbul ve İzmir’de şeker karneye bağlandı. Ankara’da ise, şeker sıkıntısının yanı sıra, kahve sıkıntısı da baş gösterdi.
 
Yine 20 Haziran 1955 tarihine kadar, her türlü kredili ithalât işlemleri yasaklandı. Gümrüklerdeki ithâl mallara da el konularak, 270 ton teneke levha, 53 ton nal mıhı gümrükten çekildi ve doğrudan dağıtılmak üzere valiliklere gönderildi.
 
Türkiye en büyük ekonomik krizi 1958- 1959 yılında yaşadı. Dış borçlarda Moratoryuma gitti. Dolar 280 kuruştan 900 kuruşa çıkarıldı. Bu krizde piyasa ekonomisinin ve devletin işlevlerinin yanlış anlaşılmış olmasının da etkisi vardır.
 
Aslında devlet ile piyasanın yapacağı işler farklıdır. Söz gelimi tekeller devlette olmalıdır. Telekom ve SEKA örneğinde olduğu gibi özel sektöre geçerse, hem fiyatlar artar, hem de kıtlıklar oluşur.
 
Et – Balık Kurumu piyasa için düzenleyici bir kurum idi. Üreticiden normal fiyatına alır, tüketiciye da pahalı satmazdı. Bu kurumda özelleştirme olmasaydı, hayvancılık ölmezdi, et fiyatları bu kadar artmazdı.
 
EĞİTİM hem kişiye, hem de topluma fayda sağlar. Özel sektör topluma olan faydasının maliyetine neden katlansın? Söz gelimi vakıf üniversiteleri en yüksek karı sağlamak ister. Adı vakıf ise de, çoğu özel sektörün kar kapısıdır. Bu şartlarda topluma yararı daha fazla olan bilimsel araştırmaya neden kaynak aktarsın? Neden öğretim üyesi yetiştirsin? Hazır olanı alır. Dahası imkan buldukça ders başına ücret ödeyerek daha az kadrolu öğretim elemanı tutar.
 
Bunun içindir ki yüksek öğretimi devletin yapması gerekir.
 
Bu günkü İktidar yakın tarihten ders almalıdır. Zabıta önlemleri gibi kolay ve fakat bozucu etkisi olan uygulamayı bırakmalı; devletin piyasada nerede ve hangi çizgide olması gerektiğini iyi analiz etmelidir.
DİĞER HABERLER
EN TEMEL GIDAYA ERİŞMEK BİLE LÜKS
EN TEMEL GIDAYA ERİŞMEK BİLE LÜKS

47 aydır artan gıda enflasyonu nedeniyle sağlıklı beslenmek lüks oldu.

PATRONLAR İÇİN YAŞAMAYACAĞIZ
PATRONLAR İÇİN YAŞAMAYACAĞIZ

1 Mayıs, 8 saatlik iş günü mücadelesinin bir sonucuydu. ABD’de daha kısa çalışma saatleri tekrar sendikaların gündeminde. Otomobil İşçileri Sendikası (UAW) 32 saatlik iş haftasını grev ve örgütlenme talepleri arasına aldı.

HALKIN ENFLASYONU YÜZDE 95.7
HALKIN ENFLASYONU YÜZDE 95.7

Türkiye’de 47 aydır yükselen gıda fiyatları ile halkın enflasyonu nisanda yüzde 95.7’ye ulaştı.

RASYONEL ZEMİN SLOGAN DÜZEYİNDE KALDI
RASYONEL ZEMİN SLOGAN DÜZEYİNDE KALDI

Mehmet Şimşek’in “Rasyonel zemine dönmek zorundayız” anlayışı iyi niyetli ve gerekli bir yaklaşımdır. Ne var ki Türkiye’de bugünkü koşullarda slogan düzeyinde kalmak zorundadır.