İŞTEN ÇIKARMA SALGINI: KOD-29
Ankara İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi Hukuk Komisyonu Kod-29’la işten çıkarmaya ilişkin bir basın açıklaması yaptı.

Sözde fesih yasağının olduğu bir dönemde “Kod29″un işten atmaların sistematik saldırı aracına dönüştüğü belirtilen açıklamada yasağın 17 Mayıs’a kadar uzatıldığı hatırlatıldı. Açıklamada, “İşverenler bu yasağı dolanmak için birçok hileye başvurarak, işçiyi kâğıt üstünde istifaya zorlamanın yanında en yaygın işten çıkış kodunun SGK’ya Kod-29 olarak, bir başka deyişle işçinin ‘ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırılık’ sebebiyle işten çıkarıldığının bildirilme yolunu kullanmaktadır” denildi.
Yasağın istisnalarından yararlanan işverenlerin bu süreçte kamuoyuna “Kod-29” olarak yansıyan, “haklı nedenle fesih hakkı”nı kullanarak binlerce işçiyi işten çıkardığı ifade edilen açıklamada DİSK-AR’ın araştırmasına göre 2020 yılında günde 500, toplamda 177 bin işçinin Kod-29 bildirimiyle işten çıkarıldığı belirtildi.
Açıklamada, şunlar kaydedildi: “Kod-29 ile işten çıkarmada patronun beyanı yeterli ve hiçbir ispat yükümlülüğü bulunmuyor. Patronun bildirimin takip ve denetimini yapması gereken SGK ve 1ŞKUR ise bunu yerine getirmiyor. İşçinin, bu şekilde işten çıkarılmasının en önemli sonuçları kıdem tazminatı ihbar tazminatına hak kazanamamasıdır. Bu yolla işten çıkarılan işçi, işsizlik sigortasından da yararlanamazken ahlak ve iyi niyet kurallarına aykırı davrandıkları suçlamasıyla yaftalanıp, damgalanmakta ve bu işçinin yeni bir iş ararken de bir engel olarak karşısına çıkmaktadır.”
YENİ KODLAR
İşçi örgütlerinin çalışmalarıyla kamuoyunda eleştiri ve baskıların artması sonucu SGK Genel Müdürlüğü’nün, 1 Nisan’da yayımlanan genelgesiyle işten ayrılış nedenleri tablosunda değişiklik yaparak Kod 29’u kaldırdığını duyurduğu hatırlatılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Kod-29’un kaldırılması patronların işçiyi tazminatsız işten çıkarma hakkının sınırlandırıldığı/yasaklandığı anlamına gelmiyor. Çünkü Kod-29 yerine İş Yasası’nın 25/11 maddesinde yer alan “ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan” 9 halin her biri için ayrı ayrı kodlar belirlendi ve tek kod yerine 42 ila 50. kodlar arası Kod 29’ün yerini aldı. Yani yapılan değişiklik, fesih yasağının ihlali anlamına yine gelmeyecek, tazminatsız çıkarmayı engellemeyecektir. Tek değişiklik, patronun Kod-29 yerine, yeni belirlenen bir kodu seçerek işçiyi işten çıkarması olacak ve işçiler patronlar lehine bu istisna ile işlerinden edilmeye devam edilecektir.”
Açıklamada şu talepler dile getirildi:
-Salgın sürecinde hangi işkolunda kaç işçinin Kod-29’la işten çıkarıldığı açıklansın.
-İşten çıkarılan işçiye kıdem ve ihbar tazminatının her koşulda işten çıkarma anında peşin olarak ödenmesi zorunlu olmalıdır. Ödeme, fesih işleminin ön koşulu olmalıdır.
-İşverenin işçinin ahlak ve iyi niyet kurallarına uygun davranmadığını iddia etmesi halinde dava açıp bunu ispat etmesini zorunlu kılan bir düzenleme getirilmelidir.
İşverenin iddiasını ispat edemediği durumda ihbar tazminatının üç katı tutarında tazminat ödeme yükümlülüğü getirilmelidir.
İşten çıkarılan her işçi işsizlik sigortası ve sağlık haklarından yararlandırılmalıdır.
İşe iade davaları için aranılan 6 aylık çalışma koşulu ve işyerinde en az 30 işçinin çalışması koşulu kaldırılarak iş güvencesinin kapsamı genişletilmeli, boşta geçen süre haklan ile işe başlatmama halinde ödenecek tazminata esas süreler caydırıcı olacak şekilde artırılmalıdır.
İşverenlerin “haklı nedenle fesih hakkı” taciz, hırsızlık gibi durumlarla sınırlandırılmalı ve objektif koşullara bağlanmalıdır.