Yeni Anayasa hazırlıkları başladı. Peki kim yazacak bu Anayasayı? Kimin için yazılacak?

       Yeni Anayasa hazırlıkları başladı. Peki kim yazacak bu Anayasayı? Kimin için yazılacak?

       Anayasalar öyle masa başında kağıt üzerine yakılarak oluşturulabilir mi? İstanbul’da başlayan, Lüleburgaz’da büyüyerek yoluna devam eden, İzmir’de gücüne güç katan Sendikal Güçbirliği aslında Anayasa’nin nasıl yazılacağını da öyle güzel anlatıyor ki. Parlamentodaki partiler istedikleri kadar Anayasa’yı yazdıklarını düşünsünler. Asıl güç, işçiler, üretenler yani halkın ta kendisi, kendi anayasalannı yazmaya başladılar bile. İzmir’de Sendikal Güçbirliği’nin bölge toplantısına katılan işçiler, birlik sloganlan atarak salona girdiler: "Kurtuluş yok tek basma."’ Tepekule Kongre Merkezi yıllardan sonra ilk defa işçi sınıfının yeniden ayağa kalkma kararlılığına sahne oldu. İşçi sınıfının öncüleri adeta manifesto yayınladılar konuşmalarıyla.

AKP iktidarının işi zor

       Belediye-İş Sendikası Genel Başkanı Nihat Yurdakul, siyaset yapmayı kendi tekelinde sanan Tayyip Erdoğan’a ve yandaşlanna kürsüden şöyle yanıt veriyordu: "Türkiye’yi yönetenlerden icazet alınarak Türkİş yönetilmez. Yönetilirse bu hale gelir. İşçi sınıfının yüzyıllardır yaptığı mücadeleler sonucunda elde ettiğimiz haklar hızla elimizden alınıyor, İşçiler siyasetin dışında tutulmak isteniyor. Siyaseti işçi sınıfının lehine çevirmek ancak işçilerin siyasetin içinde olmasıyla mümkün olur." İşte bu, bir kararlılığın göstergesi. Hayatı yaratanlar artık hayata müdahale etmeye de kararlı.

       Hava-İş Başkanı Atilay Ayçin’in şu sözleri gelecek hareketin amacını net olarak ortaya koyuyor:

       "AKP iktidarının önüne geçmek için elimizi değil bedenimizi taşın altına koymalıyız. Bizim için nihai hedef, iktidar olmaktır. Biz, Türkiye işçi sınıfı olarak bu ülkeyi yönetmeye adayız." AKP iktidannın da yandaşlannın da işleri öyle gösterildiği kadar kolay olmayacak. TEKEL eylemlerinde AKP’nin tek işi vardı; o en haklı gerekçeyle Ankara’ya gelen işçileri karalamak. Simdi karşısında çok daha büyümüş bir haklı kitle var. Ama işi zor olan sadece AKP iktidan değil, onun yandaşlarının da işi zor gözüküyor. Çünkü böylesi bir hareket sadece 10 sendikayla sınırlı kalmayacak. Sadece Türk-İş Genel Kurulu ile de sınırlı kalmayacaklarını açıkladılar. Türkiye’yi yönetmeye talip olan bir hareket anayasasına da ülkesine de sahip çıkacaktır.

       Nihat Yurdakul yürüyecekleri çizgiyi toplantının sonunda söylediği şu sloganla bitiriyor ve işçiler ayakta alkışlıyor:

       "Kahrolsun ABD emperyalizmi, yaşasın bağımsız Türkiye demeden olmaz arkadaşlar."