İşçi sınıfı, özel istihdam bürolarına işçi kiralama yetkisi verilmesi, taşeron işçilik, esnek çalışma, kıdem tazminatını yok edecek yasa girişimi ve sendikasızlaşma tehdidi yaşıyor. Epeyce mesafe aldılar. İşçi kiralama ve esnek çalışma yayılıyor.

İşçi sınıfı, özel istihdam bürolarına işçi kiralama yetkisi verilmesi, taşeron işçilik, esnek çalışma, kıdem tazminatını yok edecek yasa girişimi ve sendikasızlaşma tehdidi yaşıyor.
Epeyce mesafe aldılar. İşçi kiralama ve esnek çalışma yayılıyor.

Sendikalann yeni üye kazanmaya çalışması, işçinin işini kaybetmesiyle sonuçlanan dirençlerle karşılaşıyor. Bunlar olurken, özel istihdam bürolanna işçi kiralama yetkisi vermeyi, taşeron sistemini yaymayı ve kıdem tazminatını tasfiye etmeyi amaçlayan yasa girişimleri de kapıya dayandı. işsizlik ise, küçük dalgalanmalarla artmaya devam ediyor. TUİK’in rakamlarla oynayarak küçültmeye çalışmasına rağmen 6,5 milyona ulaştı. İş bulma umudunu yitirenler 2 milyon civannda. Ölümlü sonuçlar yaratan koşullarda, kıdem tazminat alamadan ve iş güvencesi olmadan çalışan asgari ücretliler ordusu taşeron işçilik de, yayılmaya devam ediyor.

Toplam işçinin dörtte birine ulaştı. Girmediği kurum kalmadı. Son yıllarda ise, kamu işçisinin eylemlere katılma sayısında düşmeler görülüyor. Bunun tek sebebi, emeklilik yaşına yaklaşmış olmalan değildir. Taşeron sistemi, bunu besleyen sebepler arasındadır. Taşeron işçilik, sadece ucuz ve güvencesiz işçilik sağladığı için değil, kadrolu ve sözleşmeli işçiliği terbiyede ettiği için de, AKP döneminin temel politikası olmuştur. Taşeron sistemi, işçi sınıfının kontrol altına alınmasında, işsizler ordusu kadar etkili olmaya başlamıştır.

Aynı işyerinde, aynı birimde beraber çalıştığı, aynı işi yaptığı işçinin, düşük ücrete ve kötü çalışma koşullanna razı edilen, o işi bulabilmek için AKP yandaşı gibi görünmek zorunda kalan taşeron işçisi olması, toplu sözleşme hakkı olan ve nispeten daha fazla ücret alan kamu işçisini etkilemekte, ülke için, yeni haklar için, mevcut haklannı korumak için harekete geçmesinde olumsuz rol oynamaktadır. Taşeron işçisinin haklan için harekete geçmesi ise, durgunlaşan kadrolu ve sözleşmeli işçide ateşleyici etki yapmakta, kendisi ve işçi sınıfının tamamı için mücadele arzusunu kamçılamaktadır. Taşeron sistemi, bu nedenle de sendikal hareketin ve kadrolu işçinin de meselesidir. Bu nedenle sınıfın bütün unsurlannın çıkarlannı birleştirmek, işçi sınıfı önderlerinin daha özenle üzerinde düşünmelerini gerektiriyor.

Taşeron sistemini, işçi sınıfını tehdit eden temel sorunlar arasına koymak, sınıfın diğer sorunlanyla birleştirmek ve taşeron işçisi-sendikalı işçi aynını yapmadan, amaçlan ortaklaştırmak gerek. 27 Ocak’ta taşeron sistemine karşı Zonguldak mitingi, bunun ne kadar gerekli ve doğru olduğunu kanıtlamıştır. Mitinge ilginin bu kadar fazla olmasının bir sebebi de, korkunun üzerine gidilmesidir. Kadrolu ve sözleşmeli işçi, eğer haklanna ve sendikal olanaklara sahip çıkmazlarsa başlarına gelecek olanın taşeron cehennemi olacağını görmüş, cehennemdeki kardeşlerine el uzatmış, onların sorununu kendi sorunu saymıştır. Bu bilinç sıçramasıdır. Sendikal hareket bu sıçramayı doğru okumalıdır.

***

Hükümetin işsizliği azaltma planı dediği strateji, taşeron sisteminin ve esnek çalışmanın yayılması, kiralık işçi pazarlarının açılması, kıdem tazminatı priminin özel şirketlere verilmesidir. Tek tek karşımıza çıkan plan bütündür ve aynı stratejinin parçalandır. Taşeron sistemi, planın temel taşlarından biri olarak da, işçi sınıfının geleceğini tehdit etmektedir. Bu nedenlerle sendikal hareket, taşeron sistemine karşı mücadeleyi, işçi sınıfının diğer temel sorunlarıyla birlikte ele almaya zorunludur.