İŞ KAZALARININ TANIMI DARALTILDI
İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi´nin düzenlediği panelde konuşan iş müfettişi Şeref Özcan, İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası´nda iş kazalarının tanımında daraltmaya gidildiğini, işyeri dışında, örneğin personel servislerinde meydana gelebilecek kazaların kapsam dışı bırakıldığını söyledi.
İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin düzenlediği panelde konuşan iş müfettişi Şeref Özcan, İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası’nda iş kazalarının tanımında daraltmaya gidildiğini, işyeri dışında, örneğin personel servislerinde meydana gelebilecek kazaların kapsam dışı bırakıldığını söyledi.
İSİG’in düzenlediği panelde konuşan iş müfettişi Özcan, İş Sağlığı Yasası’nda iş kazalarının tanımında daraltmaya gidildiğini, bu daraltmanın kötü sonuçlar doğurabileceğini söyledi
İstanbul İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi (İSİG), "Sağlıklı ve Güvenli Çalışmak İstiyoruz" başlıklı bir panel düzenledi. Sendika ve meslek örgütü temsilcilerinin de katıldığı panelde, İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası değerlendirildi.
Panelde konuşan İş Müfettişleri Derneği’nden Şeref Özcan, yasada iş kazası tanımında daraltılmaya gidildiğini, bu tanımın yalnızca işyerinde ya da işin yürütülüşü sırasında meydana gelen kazaları kapsadığını belirtti. Özcan, bu daraltmanın iş kazalarıyla ilgili açılan davalarda hak kayıplarına neden olabileceğine dikkat çekti.
Petrol-İş Sendikası’nda düzenlenen panel, iş cinayetlerinde yaşamını yitiren işçiler anısına yapılan saygı duruşuyla başladı. Açılış konuşmasını yapan Petrol İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın, Türkiye’nin iş cinayederinde rekora koştuğuna dikkat çekerek, bunun nedeninin kuralsızlığı ve güvencesizliği temel alan ekonomik ve siyasi politikalar olduğunu ifade etti.
‘SENDİKALAR ÖZELEŞTİRİSİNİ VERMELİ’
Her yıl yüzlerce işçi ve emekçinin kötü çalışma koşullarından dolayı meslek hastalığına yakalandığını, iş kazalarında yaralandığını ya da yaşamını yitirdiğini belirten Öztaşkın, bu nedenle İSİG’in çalışmalarını çok anlamlı ve önemli bulduğunu dile getirdi.
"Bu konudaki çalışmalara sendikalar yeteri derecede katkı ve destek sunmuyor" diyen Öztaşkın, "Sendikal hareket bu konuda özeleştirisini vermelidir, şapkasını önüne alıp düşünmeli ve bu İSİG’in düzenlediği panel önceki gün Petrol-İş Genel Merkezi’nde yapıldı. alana daha çok müdahil olmalıdır" diye konuştu.
‘BİZDE FİZİKSEL İYİ HAL BİLE YOK’
Panelde "Sendikalar ve İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası" başlıklı bir sunum yapan İş Müfettişleri Derneği’nden Şeref Özcan, Türkiye’de bu alanda yaşanan en önemli sorunlardan birinin veri eksikliği olduğunu dile getirdi.
Özcan, özellikle meslek hastalıkları konusunda Türkiye’de hiç veri toplanmadığına işaret etti. İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası’yla bu alanın özelleştirilerek piyasaya açıldığına dikkat çeken Özcan, "İş Sağlığı ve Güvenliği, çalışanın fiziksel, ruhsal ve sosyal yönden tam iyilik halinin korunması ve geliştirilmesi anlamına geliyor. Bizde fiziksel iyilik hali bile yok, elektrikten çarpılıyor insanlar" dedi.
‘İŞ KAZASI TANIMI DARALTILDI’
Yasada iş kazasının tanımının daraltıldığını, bunun iş kazalarıyla ilgili açılan davalarda hak kayıplarına neden olacağını vurgulayan Özcan, "Yasa, yalnızca işyerinde veya işin yürütülüşü sırasında meydana gelen kazaları baz alıyor. Serviste bir işçinin ya da işyerinin dışında emzirme iznini kullanan bir kadın işçinin, bu süre içinde başına bir şey gelirse, bu iş kazası sayılmıyor örneğin" diye konuştu.
Ev hizmetlerinin de yasa kapsamı dışında bırakıldığına dikkat çeken Özcan, kurulan Ulusal İş Sağlığı ve Güvenliği Konseyi’ne yetki verilmemesini de eleştirdi. "Bu konseyin kararları yalnızca tavsiye niteliğinde olacak" diyen Özcan, son olarak kamu kurumları için yasanın iki yıl sonra yürürlüğe gireceğini, bu süre içinde bu kurumların hiçbir zorunluluğa tabi olmadığını dile getirdi.
‘İKTİDAR YALAN SÖYLÜYOR DEMEK YETMEZ’
Panelde konuşan İstanbul Tabip Odası Genel SEKRETERİ Ali Çerkezoğlu ise, iktidarın yasalar çıkartarak, kurullar kurarak bu alanı önemsediğine ve düzenlediğine ilişkin bir algı yaratmak istediğini söyledi. "İktidar yalan söylüyor" demenin yeterli olmadığını kaydeden Çerkezoğlu, bu nedenle İSİG Meclisi’nin çalışmalarının çok değerli olduğunu ifade etti.