Hava-İş Sendikası 15 Mayıs 2013 günü Türk Hava Yolları işyerlerinde greve çıktı. 15 bin kişinin çalıştığı işyerlerindeki toplu iş sözleşmesi 31.12.2012 tarihinde sona ermişti. Ben hükümetin grevi erteleyeceğini zannediyordum. Herhalde THY yönetiminin ve bazı kuruluşların yaptıkları ön çalışmalar sonrasında erteleme yerine kırma eğilimi ağır bastı.

Hava-İş Sendikası 15 Mayıs 2013 günü Türk Hava Yolları işyerlerinde greve çıktı. 15 bin kişinin çalıştığı işyerlerindeki toplu iş sözleşmesi 31.12.2012 tarihinde sona ermişti. Ben hükümetin grevi erteleyeceğini zannediyordum. Herhalde THY yönetiminin ve bazı kuruluşların yaptıkları ön çalışmalar sonrasında erteleme yerine kırma eğilimi ağır bastı.

Bir grev nasıl kırılır? Önce işçiyi bölersiniz. TALPA (Türkiye Havayolu Pilotları Derneği) grev sürecinde gereken desteği vermedi. Özellikle de toplu sözleşme sürecinde 305 işçinin geri dönmesi konusundaki ısrara karşı çıkışı bir gerekçe olarak kullandı.

Grevi kırmak için Hava-lş’e verilecek desteği de engellersiniz. 15 Mayıs sabahı yapılan basın açıklamasına katılanların isimlerine bakıyorum. DİSK, genel başkanı ve genel sekreteriyle ve bağlı sendikalann bazılarının genel başkanlanyla orada. Sendikal Güç Birliği Platformu’na bağlı sendikalann bazılarının genel başkanları toplantıda. işçiden yana tavır koyan siyasal partilerin temsilcileri katılmış.

Türk-lş’ten İstanbul Bölge Temsilcisi Faruk Büyükkucak bulunmuş. Faruk Büyükkucak önemli bir kişidir; ancak atamalıdır. Türk-İş Yönetim Kurulu’ndan kimse yok. Halbuki Türk-İş halen hükümetle toplu pazarlık sürecini sürdürüyor.

Özel sektör işyerlerinde de özellikle Türk Metal’in MESS’le görüşmesinde çıkmaza girildi. Mustafa Kumlu hem Türk-İş’in genel başkanı, hem de Tes-İş’in. Pevrul Kavlak hem Türk-İş’in genel sekreteri, hem Türk Metal’in genel başkanı. Ergün Atalay hem Türk-İş’in genel mali sekreteri, hem Demiryol-İş’in genel başkanı. Nazmi Irgat hem Türk-İş’in genel teşkilatlanma sekreteri, hem Teksifin genel başkanı. Ramazan Ağar hem Türk-İş’in genel eğitim sekreteri, hem Yol-İş’in genel başkanı.

Hava-İş Sendikası, Türk-İş’e üye. Hava-İş Sendikası’nın grevinin başarısı, Türk-İş’in hükümetle yaptığı görüşmelerde de, Türk Metal’in MESS’le uyuşmazlığında da yolu açacak, işleri kolaylaştıracaktır. Hava-İş’in yenilgisi, Türk-İş’in kamu kesimi toplu sözleşme görüşmelerine de, Türk Metal’in uyuşmazlığına da olumsuz etki yapacaktır.

Mustafa Kumlunun yerinde Bayram Meral veya Salih Kılıç, Pevrul Kavlak’in yerinde de rahmetli Şemsi Denizer olsaydı, Türk-İş yönetim kurulunu toplar Hava-İş’in grevinin başlatılmasında Atilay Ayçin’in yanında olurlardı. Bayram Meral’in, Salih Kılıç’ın ve Şemsi Denizer’in birçok eksiğini ve hatasını biliyorum; ancak bu kişiler sendikacıydı; Hava-İş yönetimiyle anlaşmazlık içinde olsalar bile, böyle bir grevin önemini kavrarlar ve grev yerinde olurlardı.

O zaman sormak gerekiyor. Mustafa Kumlu, Pevrul Kavlak, Ergün Atalay, Nazmi Irgat ve Ramazan Ağar niçin böylesine önemli bir grevde yoklar? Neden çekiniyorlar? Niçin kendi çıkarlarının korunması açısından da son derece önemli olan bir konuda sessizliklerini koruyorlar?

Ergün Atalay’a özel olarak soruyorum. Türk-İş yönetim kurulu içinde sözüne güvendiğim tek kişi, Ergün Atalay’dır. Geçen gün telefonla aradı; 1 Mayıs günü İstanbul’da Beşiktaş’ta olduğunu söyledi.

Sayın Başkan! Türk-İş’in genel mali sekreterisiniz. Ayrıca, Hava-İş Sendikası ile aynı işkolunda (taşımacılık işkolu) faaliyet gösteriyorsunuz. Niçin orada değildiniz? 305 işçinin işten atılması zulüm değil midir? Zulüm karşısında sesini çıkarmayanlara ne denir? Gücünüz yetmeyebilir, ama insanın yalnızca gücünün yettiği yerlerde ses çıkarması mı doğrudur; yoksa Hz.ibrahim’in yakılması için yakılan büyük ateşte "taraf" olmak için ağzındaki su damlasıyla yola düşen topal karınca olmak mı? Vicdanınıza bırakıyorum