Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
06 Mart 2012
HASTA OLMAMIZI İSTEYEN SAĞLIK SEKTÖRÜ

Benden epey genç bir arkadaşım var. Kızı 8 yaşında. Bir süre önce orta kulak iltihabı olmuş. Ünlü bir kulak burun boğaz uzmanı önerilmiş.

HASTA OLMAMIZI İSTEYEN SAĞLIK SEKTÖRÜ

       Benden epey genç bir arkadaşım var. Kızı 8 yaşında. Bir süre önce orta kulak iltihabı olmuş. Ünlü bir kulak burun boğaz uzmanı önerilmiş. Hekim, kızı muayene ettikten sonra, kulaklann birinde iltihap olduğunu, diren takılması gerektiğini; ancak öbür kulağa da diren takılmasının zorunlu olduğunu anlatmış. Ameliyat karşılığında da 7 bin lira istemiş.

       Arkadaşım parayı bulmaya uğraşırken, geniş bir çevresi olan bir yakını devreye girmiş; iki hekime daha danışılmasını önermiş. Gittikleri birinci hekim, tek kulağa müdahalenin yeterli olduğunu söylemiş ve ameliyat için 4 bin lira istemiş. Gittikleri son hekim ise kesinlikle ameliyata gerek olmadığını belirtmiş ve antibiyotik vermiş.

       Arkadaşımın gözünü son hekim tutmuş. Antibiyotik tedavisi uygulamışlar. Kız iyileşmiş.

       Bu anlatılan bir istisna da olabilir; sağlık hizmetlerinin özel sektör eliyle sağlanmasında yaygın uygulama da.

       Bir insan elma satın alırken, elmanın iyisini az buçuk anlar. Fiyatı hakkında da bir bilgisi vardır.

       Gömlek veya ayakkabı aldığında da, lokantaya gidip yemek yediğinde de, ödediği para karşılığında aldığı ürünü veya hizmeti değerlendirebilir.

       Sağlık hizmeti bunlardan farklıdır.

       Aldığınız sağlık hizmetinin iyi mi, kötü mü olduğunu siz bilemezsiniz.

       "Beni iyi etti ya, bunun neresi kötü olabilir" diyenleriniz çıkacak. Peki, acaba size ilaç yükleyerek iyi ederken, yann bir gün böbrekleriniz veya mideniz için bir sorun yarattı mı? Ya da size yaptırdığı karmaşık tahliller gerçekten gerekli miydi? Bunlann sizin sağlığınız üzerinde uzun vadede yan etkileri olacak mı? Bunlann gideri nasıl karşılanacak?

       Siz hekim değilseniz, bunlan değerlendiremezsiniz.

       O zaman iş güvene kalıyor.

       İşin içine para giriyorsa, güven sarsılıyor.

       Hekimin karşısına çıktınız. Hekim size nasıl bakacak?

       Onun gözünde, sorununa çözüm bulunması gereken bir hasta mısınız? Yoksa yolunacak kaz mısınız, müşteri misiniz?

       Hekim ettiği yemine sadık değilse, sattığı hizmetin benzeri yoktur.

       Lokantacı size bozuk yemek yediremez; hemen anlar ve tepki gösterirsiniz.

       Hekim size yanlış veya gerektiğinden çok yüksek maliyetli veya yan etkileri olan bir tedavi uygularsa, bunu anlayamazsınız.

       Hastaysanız, iyi zannettiğiniz bir hekimin muayene ücretini gözünüz görmez. Sizi iyileştirecek bir ilacın fiyatına veya ameliyatın maliyetine bakmazsiniz.

       Eşiniz doğum yapacak. Kapıda bekliyorsunuz. Hekim geldi, "bebek ters geliyor, sezeryan yapmamız gerek, uygun görüyor musunuz?" diye sordu. Sonra ekledi, "sizin hemen şu kadar lira bulmanız gerekiyor."

       Ne yapacaksınız? Eşinizi alıp başka hastaneye gitmeniz söz konusu değil. Mecburen öneriyi onaylayacaksınız; eşinizin ve bebeğin sağlığı için gözünüz hiçbir şey görmeyecek.

       Peki, acaba sezeryan gerçekten gerekli mi? Yoksa o hekim, özel hastanede kendisi için önceden belirlenmiş sezeryan kotasını doldurmak için böyle bir öneri mi getiriyor?

       Bunlan bilemezsiniz.  

       Sağlık hizmetleri kamu kurumlan tarafından, hasta ile hekim arasına paranın girmediği bir biçimde sağlanıyorsa, devlet sizin hastalanmamanızı, hastalandığınızda da size en az yan etkili ve devlete en düşük maliyetli olacak biçimde en kısa sürede tedavi olmanızı sağlamaya çalışır. Sağlık hizmetleri özel sektöre emanet edilmişse, ilaç şirketi, hastane, sağlık malzemesi üreticisi ve ne yazık ki (sayılannın az olduğunu umut ettiğim) bazı hekimler de sizin hasta olmanızı ister.

       Sağlığınızı, sizin sağlıklı olmanızı isteyenlere mi emanet etmeyi düşünürsünüz, sizin hasta olmanızı isteyenlere mi?

DİĞER HABERLER
CUMHURİYET KADINLARI POLONEZ’DE BULUŞTU
CUMHURİYET KADINLARI POLONEZ’DE BULUŞTU

Polonez işçi direnişi seksen günü geride bıraktı.

TÜRK-İŞ’TEN ASGARİ ÜCRET VE EMEKLİ MAAŞ FARKLARI AÇIKLAMASI
TÜRK-İŞ’TEN ASGARİ ÜCRET VE EMEKLİ MAAŞ FARKLARI AÇIKLAMASI

Milyonlarca çalışan asgari ücret zammını merakla beklerken Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nda işçi kesimini temsil eden Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay asgari ücrete dair açıklamalarda bulundu.

TÜİK DUYURDU: ÜLKEDE SORUN YOK
TÜİK DUYURDU: ÜLKEDE SORUN YOK

Yoksulluk azaldı, işsizlik düştü, istihdam artıyor. TÜİK’in çektiği fotoğrafa göre ülke Norveç ile Almanya arasında bir yerde yer alıyor. Üstelik TÜİK bu tabloyu sanayi üretiminde yaşanan rekor düşüşe, durdurulamayan enflasyona rağmen kamuoyuyla paylaşıyor.

2.2 MİLYON KİŞİ DAHA İŞİNİ KAYBETTİ
2.2 MİLYON KİŞİ DAHA İŞİNİ KAYBETTİ

Üretimdeki yavaşlama ile iş bulma umudunu yitirenlerin sayısı artarken bir yılda 2.2 milyon kişi işsiz kaldı. Dar tanımlı verilerdeki düşüşe rağmen gerçek işsizlik hızlandı.