Hükümet, “Taşeron sorununu yılsonuna kadar çözeceğiz” dese de konuyla ilgili taslak henüz kamuoyu ile paylaşılmadı. Ancak taslağa ilişkin bazı bilgiler Çalışma Bakanı Jülide Sarıeroğlu tarafından açıklanmıştı. Buna göre yeni düzenleme kamuda çalışan bütün taşeron işçilerini kapsamayacak.
Duruma işçiler sosyal medya üzerinden tepkilerini gösterirken ayrımcılık ve belirsizlikler sabırları taşırdı.
‘KAZANIM GETİRMEYECEK’
Kadro için uzun süredir mücadele eden ve aylar önce Ankara’da konuya ilişkin hükümet yetkilileriyle görüşme yapan heyette de yer alan taşeron işçisi Kadriye Sağıroğlu, Aydınlık’a konuştu. Taslağı görmek adına daha önce yapmayı planladıkları eylemi ertelediklerini hatırlatan Sağıroğlu, “Ona göre ya kutlama için ya da taslakta eksiklikler varsa talebimizi ilan etmek için meydana çıkarız, demiştik. Ama gelinen nokta bize gösterdi ki yeni düzenleme kazanım getirmeyecek” ifadelerini kullandı.
‘OLDUBİTTİYE GETİRİLİYOR’
Sağıroğlu, taşeron işçilerinin oyalandığına dikkat çekerek, şunları söyledi: “‘2-3 gün bekleyin. Şartsız koşulsuz kadro’ dendi, ‘Süresiz’ dendi ancak devamında sınav olacağı söylendi. Bazı haber kanallarında üç yıllık sözleşme olacağı da ifade edildi. Her şey söylendi ancak net bir şey açıklanmadı. 12 madde halen bilinmiyor. Ne sendikalar ne de kitle örgütleri konuya vakıf. Bu yetmezmiş gibi şimdi de ‘En kısa zamanda Meclis’e sunacağız’ dedikleri yasa tasarısının Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile çıkarılacağı kararı verildiğini öğreniyoruz. Neden? KHK’ya kimsenin itiraz hakkı olmasın diye mi? Düzenleme neden bir oldubittiye getiriliyor?”
‘AYNI KURUMDA AYRIM YAPILIYOR’
“Biz taşeron işçileri olarak kadro için senelerdir bekledik. İki üç ay daha bekleriz sorun değil. Ama sonuç yüzümüzü güldürsün, oldubittiye getirilmesin” diyen Sağıroğlu şöyle konuştu: “Çevremizdekiler ‘Kadro aldınız, hayırlı olsun’ diyor. Ama şu bilinmelidir ki tam olarak ne aldık belli değil. Hadi tamam bazılarımız kadro aldık diyelim, peki ayrım neden var? Kamu İktisadi Teşekkürleri (KİT) ve belediyeler neden ayrı tutuldu? Düşünsenize aynı hastanede ayrım yapılıyor; herkese kadro var deniyor ama bilgi işlemcilere verilmiyor. Görüntüleme merkezindeki çalışanlara kadro verilmiyor. Belediyede çalışan hiç kimseye kadro yok. Türkiye Halk Sağlığı Kurumu’nda, Toplum Sağlığı Merkezi’nde ya da şoförlü araç kiralamada çalışanlara kadro yok. Hani herkese kadro verilecekti? Hani 900 bin kişiydik! İşçilerin muhatap alındığı ayrımsız koşulsuz kadro düzenlemesi istiyoruz.”
KİMLER YARARLANACAK?
Taslak henüz kamuoyu ile paylaşılmasa da hükümet yetkililerinin açıkladıklarına göre taşeron düzenlemesi, merkezi yönetimde genel bütçe kapsamındaki kamu idareleri, özel bütçe kapsamındaki idareleri, düzenleyici ve denetleyici kurumlar ile sosyal güvenlik kurumlarında çalışan taşeron işçilerini kapsayacak. Buna göre aralarında Türkiye Büyük Millet Meclisi, Karayolları Genel Müdürlüğü, Türkiye İstatistik Kurumu, Jandarma Genel Komutanlığı ve Bakanlıkların bulunduğu toplam 179 kurumda çalışan 450 bin taşeron işçisi, Devlet Memurları Kanunu’nun 4. maddesinin (d) fıkrasında öngörülen “sürekli işçi statüsü”yle yani kadrolu olarak istihdam edilecek ancak 4857 sayılı İş Kanunu’na tabi olacaklar. Belediye ve il özel idarelerinde çalışan 400 bin taşeron işçisi ise il özel idarelerin ve belediyelerin iktisadi teşekkülerinde (BİT) işçi olarak istihdam edilecek, kadrolu olmayacak. Ayrıca 5018 sayılı Kamu MALİ Yönetimi ve Kontrol Kanunu kapsamı dışında kalan ve aralarında ÇAYKUR, TCDD, TTK, TPAO’nun bulunduğu 69 kurumda çalışan yaklaşık 50 bin taşeron işçisi de kadrolu olamayacak.