GREV DÜŞMANLIĞINDA SON AŞAMA
İşçilere yönelik baskıların arttığı bugünlerde bir haber de İzmir´den geldi. Sosyal-İş´in İFZAŞ´taki grevi ´ülkenin itibarı´ gerekçe gösterilerek yasaklandı.

Sosyal-İş Sendikası ile İzmir Büyükşehir Belediyesine bağlı İZFAŞ şirketi arasında süren TIS görüşmelerinin anlaşmazlıkla sonuçlanması üzerine 22 Ağustosta greve çıkan İZFAŞ işçilerinin grevi, İzmir 1. İş Mahkemesi tarafından 12 Eylül 2011 tarihine kadar durduruldu.
Kararın gerekçesi ise, "Ülkenin uluslararası alandaki itibarının zedelenme ihtimalinin doğması tehlikesi" olarak açıklandı.
İZFAŞın yani Büyükşehir Belediyesinin başvurusu üzerine mahkeme tarafından alınan kararın daha önce bir benzerinin olmadığı belirtiliyor. Bir grevin durdurulabilmesi, Toplu İş Sözleşmesi Grev ve Lokavt Kanunu’nun "Grev hakkının kötüye kullanılmasını düzenleyen 47. Maddesindeki durumlardan birinin oluşması ile mümkünken, yasanın bu maddesine göre kanuni bir grevin durdurulması, grev hakkının iyi niyet kurallarına aykırı tarzda toplum zararına ve milli şekilde tahrip edecek şekilde kullanılması" durumunda mümkün görünüyor. "Uluslararası itibarın zedelenmesi ihtimalinin doğması" şeklindeki gerekçe ise yasa maddelerinde yer almıyor.
‘BİZE 12 EYLÜLÜ YAŞATIYORLAR’
Sosyal-İş Sendikası yöneticileri ve İZFAŞ işçileri, siyah elbiseler giyerek işyeri önünde düzenledikleri basm açıklamasında, mahkemenin kararının 12 Eylüldeki grev yasaklamalarını hatırlattığını dile getirdiler. İşçiler aynca ellerinde 12 Eylül askeri darbesi sırasında bir fabrika önünde çekilen ve MGK bildirisinin yer aldığı bir fotoğraf taşıdılar.
İşçiler adına açıklama yapan Sosyal-İş Sendikası TİS Daire Başkanı Engin Sezgin, mahkeme karanmn gerekçesini trajikomik olarak nitelendirdi. İşin diğer bir acı boyutunun ise, kendini sosyal demokrat olarak tanımlayan ve sık sık 12 Eylül mirası sendikal yasalan eleştiren, işçilerin hakları konusunda duyarlı olduğunu ifade eden CHPTi bir belediyenin grevin durdurulması için mahkemeye başvurmuş olması olduğunu belirtti.
"Dünyanın hangi demokratik ülkesinde bir mahkeme kalkıp bir ihtimalin doğması tehlikesine dayanarak karar vermektedir?" diye soran Sezgin, söz konusu kararın hangi yasa maddesine ve yasal düzenlemeye göre alındığının da belirtilmemiş olduğuna dikkat çekti.
"Türkiye’nin itibarını İZFAŞ işçilerinin evrensel bir hak olan grev hakkını kullanması değil, işverenin talebi üzerine hukuksal dayanaktan yoksun bir şekilde engellenmesi zedeleyecektir" diyen Sezgin, bu durumun Türkiye’deki demokrasiyi ve hukuk düzenini göstermesi açısından ibret verici olduğunu belirtti. İZFAŞ işçilerinin ve sendikanın fuarı sabote etmek ya da ülkenin uluslararası itibarını zedeleme gibi bir niyetlerinin olmadığını ifade eden Sezgin, "İZFAŞ çalışanları yıllardır bin bir özveri ile dünyanın en büyük ikinci fuarını hazırlama becerisini göstermiş, grevdeyken dahi, ‘Bir an önce anlaşılsın da bu yıl da fuarı başarıyla hazırlayalım’ düşüncesi içinde olmuştur" dedi. Grevin sorumlusunun yapılan görüşmeler sonucu anlaşmaya varılmış maddelerden geri çekilen İBB yönetimi olduğunu vurgulayan Sezgin, "İZFAŞ çalışanları birlik ve beraberliklerini bozmayacak, mücadeleden geri durmayacak ve haklarından vazgeçmeyecektir" dedi.