Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
24 Eylül 2020
GİZLİ(!) ÖZELLEŞTİRMELER

40 yıllık özelleştirmeden aklımızda hangisi kaldı? Blok satışlar, varlık satışları… Ya diğerleri?
Unutuldu çoğu. Oysa her biri en az on ayrı kurumda uygulanmıştı.

GİZLİ(!) ÖZELLEŞTİRMELER

40 yıllık özelleştirmeden aklımızda hangisi kaldı?

Blok satışlar, varlık satışları…
 
Ya diğerleri?
 
Unutuldu çoğu. Oysa her biri en az on ayrı kurumda uygulanmıştı.
 
Oysa kanunda da tarif ediliyordu, “şu, şu yollarla satacağız, şunlar özelleştirmedir” diye. 27 Kasım 1994 tarihli 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanun’da hangi uygulamaların özelleştirme olduğunu tek tek sıralanııyordu oysa.
 
Bir de 4046 Sayılı Yasaya yazılmadığı, ya da açıkça “bu özelleştirmedir” denmediği için özelleştirme olmadığını sandıklarımız var.
 
Öyle ki, bu perdeleme ile kamuoyunun da kolayca aldandığı bu gizli özelleştirmeler, en az yasada tarif edilenler kadar devlete, milli ekonomiye zarar verdi. Hala da veriyor.

BELEDİYELERDE ŞİRKETÇİLİK
 
12 Eylül Amerikan darbesi öncesinde belediyelerde ne taşeron şirketi vardı, ne de belediye şirketi. Sadece özel yasayla kurulmuş EGO ve İETT vardı. Onlar da şirket değil, kamu kurumu idi.
 
Devleti “adalet ve güvenlik dışındaki bütün alanlardan” sürmek isteyen Özal, aynı dönemde belediyelere de “şirket” virüsü soktu.
 
1984’de İstanbul, Ankara, İzmir gibi büyük şehirlerde “Belediye İktisadî Teşebbüsü” (BİT) kurulmasının önünü açtı. Özelleştirmeci-ihaleci partiler hızla yaydılar belediyelerde. 1992’ye gelindiğinde, nüfusu 20 binden fazla olan 107 belediyede, 181 şirket kurulmuştu bile. 2004’te 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu ile Belediye şirketi kurmada şart koşulan “Bakanlar Kurulu izni” kaldırıldı, belediye yöneticileri şirket yöneticisi de oldular artık. Çürüme daha da yayıldı.
 
2005’de çıkarılan 5393 sayılı Belediye Yasası ile Belediyenin asli işlerinin neredeyse tamamına dair şirket kurabilme ve alt işverene ihale etme yolu açtılar.
 
696 sayılı kararname ise, personel çalıştırmaya dayalı ihale açmış olan bütün belediyelerde şirket kurmayı emrediyordu. Böylece şirketler bütün ülkeye yayıldı.
 
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’a göre belediye şirketleri “evliyayı yoldan çıkaracak” çürüme merkezleriydi.
 
İHALECİLİK (ALT İŞVERENLİK)
 
12 Eylül, sadece özelleştirmeye, belediyelerde şirketçiliğe değil, kamuda ve belediyelerde ihaleci çürümeye de yol verdi. Özal’ın başını çektiği devleti “adalet ve güvenlik dışındaki bütün ekonomik alanlardan” tasfiye etme furyası, henüz satılmamış kurumların içini çürütmeyle atbaşı yürütüldü. Kamunun ve belediyelerin bütün işleri taşeronlara verildi, kurumların içi boşaltıldı.
 
24 Aralık 2017’de 696 Sayılı Kanun Hükmünde kararname ile “sadece personel çalıştırmaya dayalı ihalelerde” çalıştırılan taşeron işçilerinin kadroya(!) geçirilmesine karar verildiğinde, Cumhurbaşkanlığından Genelkurmay Başkanlığına, TBMM’den Başbakanlığa, devletin bütün kurumlarından özel sektörün neredeyse tamamına kadar her yere, ur gibi yayılmıştı alt işverenlik.
 
Zamanın Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu 3 Nisan 2018 tarihinde, “696 sayılı kararname kapsamına giren alt işveren sayısının 15 bin 352 olduğunu” açıkladı. “Sadece personel çalıştırmaya dayalı ihalelerdi”, “hizmet alımı” kapsamındaki ihaleler ve KİT’ler yoktu bu sayının içinde.
 
SGK’YA KARŞI BES
 
1990’da Milli Reasürans T.A.Ş.’nin tekelini ve sigorta aracılarının (broker, prodüktör ve eksper Türk olma zorunluluğunu kaldırmakla başlayan süreç, sigorta sektöründeki devlet payının yüzde 5’e düşmesine, pazarın yüzde 85’inin de yabancıların eline geçmesine yol açmıştı.
 
Bu sürecin ikinci sonucu ise, SGK’nın varlığına rağmen yabancıların baskısı ile yol verilen Bireysel Emeklilik Sisteminin devlet desteği ile palazlandırılması, zaten sigortalı olanların zorla bu siteme dahil edilmesi oldu. Bu sürecin ciddi sorunlara yol açacağını görmek, kahinlik olmayacaktır.
 
DEVLET HASTANELERİNE KARŞI ÖZEL VE ŞEHİR HASTANELERİ
 
Kamusal sağlık sistemine karşı özel hastanelerin 12 Eylül Amerikan darbesinden sonra teşvik edildiğini, devletin kaynaklarıyla beslendiklerini gördük, yaşadık.
 
Son yıllarda türeyen Şehir Hastanelerine ve devlet hastanelerinin kapısına kilit vurularak vatandaşın mecbur edilmesi, sağlık sektöründeki ikinci özelleştirme olarak karşımıza çıktı. Bu sorun da yeni yaralara yol açacak.
DİĞER HABERLER
GÖSTERMELİK BİR TOPLANTI
GÖSTERMELİK BİR TOPLANTI

Yıllar sonra toplanan Çalışma Meclisi’nin taslak gündemi belli oldu.

İHRACATTAN DÖNEN GIDALARI BİZE Mİ YEDİRİYORLAR?
İHRACATTAN DÖNEN GIDALARI BİZE Mİ YEDİRİYORLAR?

İhracattan dönen gıdaları bize mi yediriyorlar?

BUGÜN 23 NİSAN
BUGÜN 23 NİSAN

“Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir” diyen M. Kemal Atatürk’ün yolunda, biz 23 Nisanlarla büyüyenler; koşullar ne kadar çetin, imkanlar ne kadar yetersiz olursa olsun, cumhuriyeti bütün değerleri ile koruma kararlılığından asla vazgeçmeyeceğiz. Bu kararlılığımız her 23 Nisan’da daha da güçlenecektir. Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramımız kutlu olsun.

İŞÇİ SAĞLIĞI İKLİM TEHDİDİ ALTINDA
İŞÇİ SAĞLIĞI İKLİM TEHDİDİ ALTINDA

ILO’ya göre aşırı sıcaklığa bağlı yaralanmadan kaynaklı 1 yılda 18 bin 970 işçi yaşamını yitirdi.