TEKGIDA-İŞ Sendikası Genel Başkanı Sn. Mustafa TÜRKEL’in 26.08.2009 tarihinde Habertürk Televizyon Kanalı’nda yayımlanan “Parantez” adlı programda, ÇAYKUR yetki davası esnasında yaşananlarla ilgili olarak dönemin Bakanlık ve ÇAYKUR yöneticileri hakkında yaptığı yorum ve eleştiriler üzerine

       TEKGIDA-İŞ Sendikası Genel Başkanı Sn. Mustafa TÜRKEL’in 26.08.2009 tarihinde Habertürk Televizyon Kanalı’nda yayımlanan “Parantez” adlı programda, ÇAYKUR yetki davası esnasında yaşananlarla ilgili olarak dönemin Bakanlık ve ÇAYKUR yöneticileri hakkında yaptığı yorum ve eleştiriler üzerine, Rize Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından “Basın yoluyla kurul halinde çalışan kamu görevlilerine hakaret” suçlamasıyla dava açılmış ve yapılan yargılama sonunda Rize 3. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından;

“Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin ifade hürriyetini düzenleyen 10/2. Maddesinde, bu hakkın sınırlanmasında gözetilebilecek meşru nedenler arasında yargı erkinin üstünlüğünün (otoritesinin) ya da tarafsızlığının sağlanmasının da sayıldığı, hükmün uygulanması ve kapsamı mahkeme içtihatlarıyla belirlendiği, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) içtihatlarında Sözleşme bağlamında ulusal üstün insan hakları hukukunu yorumlarken, kamu görevlilerinin görevlerini yerine getirirken fonksiyonlarını etkilemeyi ve saygınlıklarına zarar vermeyi amaçlayan aşağılayıcı saldırılara karşı korunmalarının zorunlu olduğu (AİHM-Busuioç-Moldova Kararı, 2004, prg.64), bununla birlikte görevlerini yerine getirirken icra ettikleri eylem ve sözlerine yönelik eleştirilere karşı daha fazla hoşgörü göstermeleri gerektiğinin (bkz: AİHM Steuı-Hollanda Kararı, 2003,prg. 39) belirtildiği, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ayrıca fiil isnadına dayanmayan ve ispat gerektirmeyen değer yargılarından ibaret sözlerin sarsıcı olsa bile eleştiri hakkı ve ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilebileceğini kabul ettiği, tüm bunlar ışığında sanığın eyleminin eleştiri ve şikayet hakkı kapsamında görülmesi gerektiği nedenleriyle atılı hakaret suçu öğelerinin oluşmadığı anlaşılmakla sanığın CMK’nun 223/2-a maddesine göre beraatine karar vermek gerekmiş …” ifadesiyle beraatine karar verilmiştir.

Adaletin mutlaka yerini bulacağına ilişkin inancımızı tazeleyen bu kararın metnine aşağıda yer verilmiştir.