FONDAN VAZGEÇİLMEDİ
Türk-İş Genel Sekreteri yanıltıcı bir haber ile hükümetin kıdem tazminatı fonu kurulmasını gündeminden çıkardığını duyurdu. Oysa böyle bir şey yok. Başbakan tarafların anlaşmasını beklediğini söyledi. Taraflar bu konuda anlaşamayacağına göre hükümet bir gün mutlaka işverenlerin bu isteğini yerine getirecektir.

Türk-İş Genel SEKRETERİ yanıltıcı bir haber ile hükümetin kıdem tazminatı fonu kurulmasını gündeminden çıkardığını duyurdu. Oysa böyle bir şey yok. Başbakan tarafların anlaşmasını beklediğini söyledi. Taraflar bu konuda anlaşamayacağına göre hükümet bir gün mutlaka işverenlerin bu isteğini yerine getirecektir. Zamanı da Cumhurbaşkanlığı, yerel seçimleri ve muhtemelen öne alınacak olan genel seçimlerden sonra olacaktır. Çünkü AKP bu seçimlerde emek cephesini karşısına almayı istemeyecektir.
Bu hükümet iş başına geldiği günden günümüze kadar işçiler, memurlar, işçi ve memur emeklileri için hiçbir olumlu adım atmamıştır. AKP Hükümeti çok yanlış özelleştirme politikası sonucu 750’nin üzerinde kamu kuruluşunu yok pahasına yandaşlarına ve yabancı şirketlere satmıştır.
300 bin kamu işçisinin hiçbir koruyucu önlem alınmadan işsiz kalmasına neden olmuş, denetimsizlikten milyonlarca işçinin hiçbir yasal güvenceden yararlanmadan kayıt dışında çalıştırılmasına seyirci kalmıştır. İş güvencesi hakkını ancak 30 kişi çalıştıran işyerlerine ve 6 aylık kıdemi olan işçilere tanıyarak ülkedeki işyerlerinin yüzde 90’ını kapsam dışında bırakmış, esnek çalışmayla işçilerin haftada 66 saat çalıştırılmasına sesini çıkarmamış, kamuda taşeronlaşmayı yaygınlaştırarak 150 bin işçinin güvencesiz çalıştırılmasına sebep olmuştur.
Bir ilk yaşanabilir
İşsizlik Sigortası Fonu’nu 6 milyon işsiz için değil, başka amaçla kullanmak için yasa çıkarmış, asgari ücreti sefalet ücreti olarak belirlemiş, 23 milyon Sosyal Güvenlik Kurumu pasif ve bağımlı emeklisini açlığın kıyısına ve paralı sağlık uygulamasına teslim etmiş, işçilerin 1 Mayıs kutlamalarını bile acımasız polisiye önlemlerle bastırmaya çalışmıştır. Hükümet şimdi de, çalışanların yaşam güvencesi olan kıdem tazminatını ortadan kaldırmak istemektedir.
Hükümet, işverenlerin isteği doğrultusunda işyeri giderlerini düşürmek ve yeni istihdam olanağı yaratmak için Kıdem Tazminatı Fonu kurma tasarısını yasalaştırırsa, ki bir gün mutlaka yapacaktır, o zaman Türkiye’de bir ilk yaşanabilir ve tüm işkollarında iş bırakma eylemi gerçekleştirilebilir.
Genel iş bırakma eylemi yasaldır
Şunun bilinmesi gerekir ki dünyada işçi hakları konusunda kurallar koyan Uluslararası Çalışma Örgütünün (ILO) Sendika Özgürlüğü Komitesi, çalışanlann, ekonomik politikalann işçiler yararına değiştirilmesini sağlamak amacı ile yapacaklan 24 saatlik genel grevlerin ILO ilkelerine ve standartlarına uygun olduğu kararını vermiştir.
Öyleyse yapılmış ve yapılacak tüm genel iş bırakma eylemleri demokratik ülkelerde uygulanan ve yasallığı evrensel olarak kabul edilmiş eylemlerdir. Demokratik ülke işçilerinin kullandığı bu hakkı Türk işçilerinin de kullanması son derece doğaldır
İşçi sendikalannın genel eylemleri bir ülkede siyasetin taşlarını yerinden oynatacak kadar güçlüdür. Komşumuz Yunanistan, Fransa bunu yaşamıştır. Türk-İş’in kıdem tazminata fonunun kurulmasına karşı genel greve gitmesi yönünde bir genel kurul karan vardır. Bu karar bir gün mutlaka uygulanacaktır. Bu kararın, fonla ilgili yasa tasansının TBMM de görüşülmeden uygulanması ve mutlaka başarılı olması zorunludur.
Türk-İş bu konuda bir karar alamaz ya da aldığı’genel grev kararını TEKEL direnişinde olduğu gibi yüzüne gözüne bulaştırırsa ve yasa tasarısı TBMM’nden geçerse, bu oluşum Türk-İş’in sonu olabilir. Bu böyle bilinmeli ve ona göre davranılmalıdır.