Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
28 Ocak 2021
ENFLASYONLA MÜCADELE DEVLETTEN BAŞLASAYDI…

Enflasyonla yeni bir mücadeleye giriştik ya, hani pek olacak şey değil de “Mesela” diyerek sorsak; bu mücadelede hadi ilk adımı atmasa bile hiç olmazsa devlet de yer alsaydı, neler olurdu…

ENFLASYONLA MÜCADELE DEVLETTEN BAŞLASAYDI…

Hem piyasa ekonomisi uyguluyoruz, hem de devlet “fahiş zam yapanlara” parmak sallıyor, hatta onları cezalandırma yoluna gidiyor.

Peki fahiş fiyat sonucunu doğuran politikalara yol açan devlet ise ne yapacağız? Tek örnek, akaryakıttaki vergi yükü hafifletilse acaba enflasyon ne kadar geriler?

Bakıyoruz son günlerdeki ataklara; ilgili bakanlıklar “fahiş zam yapanların” peşine düşüyor, onlara ceza üstüne ceza yağdırıyor, adeta kimseye göz açtırmıyor! Ama düşünmeden edemiyor insan, “Acaba devlet de fahiş zamlar yapıyor” ya da “Fiyatların çok yüksek oluşmasına zemin hazırlayacak politikalar izliyor olabilir mi” diye.

İş alemi topluca açıklama yaptı; bu mücadeleye destek vermek gerekiyordu, kendileri de üstlerine düşeni yapacaklardı.

Peki devlet de üstüne düşeni yapacak mıydı? En azından ben böyle bir açıklama, bırakın açıklamayı ima bile görmedim.

“Devlet ne yapsın, fiyatları o mu belirliyor” diyen çıkarsa bunu söyleyene karşı bana susmak düşer, kendimi yormam!

Bu arada aklıma takılan bir konuyu da yazmazsam olmaz:

“Enflasyon Türk halkı için dün ya da bugün mü sorun oldu? Üç beş ay önce böyle bir sorunumuz yok muydu? Ve eğer şimdiki gibi mücadele programları başlatarak sorunun üstesinden gelebilecek, en azından hafifletebileceksek, daha önce yapmamakla bir ihmalde bulunmuş olmadık mı?”

Suç bunun neresinde!

Şu süreçte özel sektörden tam olarak ne istendiğini, firmaların yaptığı hangi tercihlerin suç sayılıp cezai işleme konu olduğunu doğrusu pek anladığımı söyleyemem. Bir yandan hem piyasa ekonomisi deyip, bir yandan da “Sen pahalı satıyorsun” diye bazı kuruluşlara parmak sallamanın, hatta daha ötesine geçip ceza uygulamanın mantığını kavrayamadım.

Belli ki bu konu beni aşıyor! Yapılanlar yanlış olsa, iş aleminin dört büyük kuruluşu bir anlamda bu kararlara destek vermek yerine elbette karşı çıkan bir açıklama yapardı. Onlar destek verdiğine göre, demek ki yapılan doğru.

Ama biraz önce sorduğum soruyu ısrarla tekrarlayacağım:

“Bu yapılanlar doğru ve halkın yararına sonuçlar doğuracaksa niye geç kalındı?”

“SAYIN DEVLET, BUYURUN SIRA SİZDE!”

Devletin elinde sopa, özel sektör hizaya sokulacak; fiyatlar artmayacak, hatta düşecek. Peki…

Devlet niye katılmıyor bu seferberliğe?

Örneğin akaryakıtın 1 lira olan fiyatına devlet 2 lira vergi koymuyor mu? 1 liraya 2 lira vergi yerine 1 lira vergi uygulansa, alın size akaryakıt fiyatlarında üçte bir ucuzlama…

Madem halkın refahının artması amaçlanıyor; örneğin Almanya’da üretilen bir otomobil nasıl oluyor da burada, üretildiği ülkeden daha pahalıya satılıyor? Biliyoruz ki vergi yüzünden. Yine örneğin 100 bin liraya satılan bir otomobilin asıl fiyatı 20-25 binse, kalanı devlete vergi olarak gidiyor.

Türkiye’de yıllar önce toplam vergi gelirinin üçte iki kadarı kazanç üstünden alınan dolaysız vergilerden, üçte biri de harcamalardan alınan dolaylı vergilerden oluşurdu. Şimdi oranlar tam ters yüz oldu. Vergi gelirinin yüzde 70 kadarı harcama üstünden alınıyor. Bir birim tüketim karşılığında asgari ücretli de aynı vergiyi ödüyor, ayda 30 bin, 40 bin kazanan da, parasının miktarını bilemeyecek kadar zengin olan da…

“Sayın devlet, buyurun düşürün şu vergileri” dense, cevap hazır:

“Bütçe zaten sıkıntıda sırası mı?”

Bir yerden başlamak gerekmiyor mu, bu geçim sıkıntısının temelinde gelirden bağımsız olarak herkesten aynı miktarda vergi alınıyor olmasının da büyük etkisi yok mu?

Yapılacaklar vergiyle de sınırlı değil tabii ki. Şu kamu özel işbirliği projeleri; şu garantiler, uçak inmeyen havaalanları, çok az aracın geçtiği köprüler, şu şehir hastaneleri… Dipsiz kuyu gibiler. Bütçe zaten sıkıntıdaydı hani, bu ödemelere gelince sıkıntı unutuluyor galiba.

BİTMEYEN TERANE; TARLADA ŞU KADAR, MANAVDA ŞU KADAR!

Bu sorun bir türlü bitmedi, biteceği de yok. Gariban çiftçi üretiyor, üç kuruşa satıyor; gariban şehirli de İstanbul’da, Ankara’da pazardan, manavdan katlanmış fiyata bu ürünleri almak durumunda kalıyor.

Tarım ürününde Türkiye’yi besleyen iki önemli bölge Antalya ve Adana; özellikle de Antalya.

Antalya’dan her gün büyük kentlere doğru kim bilir kaç bin kamyon yola çıkıyordur. Bu trafiği en aza indirmek, maliyetleri aşağı çekmek için hiç olmazsa İstanbul ve Ankara’ya demiryolu ulaşımı sağlanamaz mıydı, bunca yıl böyle bir proje tamamlanıp hayata geçirilemez miydi?

2022’nin ocak ayından bir haber aktararak yazıyı tamamlayalım:

“Ekonomi yönetimi, meyve sebze fiyatlarındaki hızlı artışa karşı yeni bir mücadele programı başlattı…”

KAYNAK Allattin Aktaş / Dünya
DİĞER HABERLER
EN TEMEL GIDAYA ERİŞMEK BİLE LÜKS
EN TEMEL GIDAYA ERİŞMEK BİLE LÜKS

47 aydır artan gıda enflasyonu nedeniyle sağlıklı beslenmek lüks oldu.

PATRONLAR İÇİN YAŞAMAYACAĞIZ
PATRONLAR İÇİN YAŞAMAYACAĞIZ

1 Mayıs, 8 saatlik iş günü mücadelesinin bir sonucuydu. ABD’de daha kısa çalışma saatleri tekrar sendikaların gündeminde. Otomobil İşçileri Sendikası (UAW) 32 saatlik iş haftasını grev ve örgütlenme talepleri arasına aldı.

HALKIN ENFLASYONU YÜZDE 95.7
HALKIN ENFLASYONU YÜZDE 95.7

Türkiye’de 47 aydır yükselen gıda fiyatları ile halkın enflasyonu nisanda yüzde 95.7’ye ulaştı.

RASYONEL ZEMİN SLOGAN DÜZEYİNDE KALDI
RASYONEL ZEMİN SLOGAN DÜZEYİNDE KALDI

Mehmet Şimşek’in “Rasyonel zemine dönmek zorundayız” anlayışı iyi niyetli ve gerekli bir yaklaşımdır. Ne var ki Türkiye’de bugünkü koşullarda slogan düzeyinde kalmak zorundadır.