EMEĞE SALDIRI PROGRAMI: 2014
AKP Hükümetinin 2014 Yılı Programı, 2 Kasım 2013 tarihli Resmi Gazete ´nin mükerrer sayısında yayımlandı. Programın İstihdam ve Çalışma Hayatı başlıklı bölümünde, işçi ve memurların, yani genel hatlarıyla emek kesiminin önümüzdeki yıl hangi saldırılarla karşı karşıya kalacağı ortaya konuyor.

AKP Hükümetinin 2014 Yılı Programı, 2 Kasım 2013 tarihli Resmi Gazete ‘nin mükerrer sayısında yayımlandı. Programın "İstihdam ve Çalışma Hayatı" başlıklı bölümünde, işçi ve memurların, yani genel hatlarıyla emek kesiminin önümüzdeki yıl hangi saldırılarla karşı karşıya kalacağı ortaya konuyor.
Programda, "Esneklik ile güvence arasındaki dengenin sağlanması", "Verimliliği esas alan ücret sisteminin oluşturulması" gibi ifadelere yer verilerek emeği koruyucu düzenlemeler yerine esnek, güvencesiz çalışma biçimlerinin egemen olması amaçlanıyor. Ücretlerin verimliliğe, yani öncelikle temel insan ihtiyaçlarını karşılamaya dönük bir ücret politikası yerine çok daha fazla bir emek gücü harcamaya yönelik, çalıştığın ve ürettin mal kadar bir ücret almayı öngören bir anlayışın hayata geçirilmesi hedefleniyor.
2014 Programı’nda Kıdem Tazminatı Fonu’nun oluşturulacağına dikkat çekilerek, "Sosyal taraflarla diyalog içerisinde tüm işçiler açısından erişilebilirliğin sağlanacağı, bireysel hesaba dayanan bir kıdem tazminatı sistemi oluşturulacaktır" deniliyor.
Fonun oluşturulmasında "kazanılmış haklarını korunacağı" belirtilmekle birlikte esas itibariyle "istihdam üzerindeki mali yükleri azaltacak, rekabet gücünü artıracak sürdürülebilir bir kıdem tazminatı" sisteminden söz ediliyor, yani işverenlerin taleplerine önem veriliyor.
Özetle AKP, kıdem tazminatı fonu inadından vazgeçmiyor. "Alt işverenlik" denilen taşeron uygulamasının da, "işveren ve işçi kesimlerinin yaşadığı sorunların çözümü" gerekçesiyle yasal bir düzenlemeye kavuşturulması öngörülüyor. Sendikaların "modern kölelik" olarak tanımladığı Özel İstihdam Büroları’na (ÖİB) geçici işçi (kiralık işçi) çalıştırma yetkisi veren uygulamayla ilgili yasal düzenleme yapılacağı da belirtiliyor. Kadınlar için de, evde, uzaktan ve yarı zamanlı gibi esnek çalışma biçimlerinin yaygınlaştırılacağı, ÖİB’ler aracılığıyla kiralık kadın işçi temininin mümkün hale geleceği ifade ediliyor. Kamu personeli, yani memurlar için esnek çalışma modellerinin geliştirilmesi, ücretin performans sistemine göre belirlenmesi öngörülüyor. Bir anlamda memurların iş güvencesinin ortadan kaldırılması amaçlanıyor.
Yine programda, "Ekonomik ve Sosyal Konsey’in (ESK) yeniden yapılandırılacağı" belirtilerek, "ESK’nın yapısı, geniş toplum kesimlerini içerecek ve kamunun ağırlığı azaltılacak şekilde gözden geçirilecektir" deniyor. Tercümesi; 2010 Anayasa değişiklikleriyle bir anayasal kuruluş niteliği kazanan ESK’da, "yeşil sermaye" ağırlıklı KOBİ’ler dahil geniş bir işveren kesiminin daha fazla temsili, hükümet ve işveren kanadının emek kesimi karşısındaki 2-1 üstünlüğünün perçinlenmesi ve bu kurumun anayasal statüsü de dikkate alınarak yaptırım gücünün artırılması öngörülüyor.
"Sigorta hizmetleri ve harcamalarının sürdürülebilmesi için ilaç ve tedavi masraflarının akılcı hale getirilmesfnden söz edilerek, ilaç ve muayene katkı bedellerinin daha da artırılmasına, sağlığın iyice paralı hale getirilmesine zemin hazırlanıyor. Böylece 2014 yılında emeğe yönelik saldırıları, sendikalara bir kez daha hatırlatmak istedik…