Dün Dünya Çölleşmeyle Mücadele Günü´ydü.

Dün Dünya Çölleşmeyle Mücadele Günü’ydü. Hem Dünya’da hem Türkiye’de su kaynaklarının hatalı kullanımı, dizginsiz sanayileşme nedeniyle iklim değişikliklerinin ortaya çıkması, ormanlık alanların her geçen yıl daha fazla tahrip edilmeye başlanması gibi nedenler çölleşmeyi artırıyor. Bunların dışında Türkiye’de tarım alanlarını yapılaşmaya açılması, en verimli tarım alanlarında toplu konutlar ya da sanayi siteleri yapılması, barajlar yapılması da doğal dengenin bozulmasına neden oluyor.

110 ÜLKE RİSK ALTINDA
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, bugün dünyada 1,2 milyar insan, 4 milyar hektardan fazla arazi ve büyük çoğunluğu gelişmekte olan ülkelerden oluşan 110 ülkenin çölleşme tehdidi altında bulunduğunu bildirdi. Bayraktar, dünyada her yıl çölleşmeye bağlı olarak 12 milyon hektar toprağın kaybedildiğine dikkati çekti. Su güvencesi ve su güvenliği sağlanamadığı takdirde gıda güvencesi ve gıda güvenliğinden söz etmenin mümkün olmadığının altını çizen Bayraktar, dünya nüfusu son yüzyılda 3 kat artarken, yaşam kalitesinin yükselmesi nedeniyle su kullanımının da 6 katına çıktığını, azalan su kaynaklarının artan nüfusun talebini karşılayamaz hale geldiğini bildirdi.

SU KAYNAKLARI DA AZALIYOR
Bayraktar, araştırmalara göre 2025 yılından itibaren 3 milyardan fazla insanın su kıtlığıyla karşı karşıya kalacağına dikkati çekerek, 2050 yılında su sıkıntısı çeken ülkelerin sayısının 54’e yükseleceğini belirtti. Dünyada 1,4 milyar insanın yeterli içme suyundan yoksun olduğuna işaret eden Bayraktar, 2,3 milyar kişinin sağlıklı suya hasret olduğunu kaydetti. Bayraktar, artan nüfusun su ihtiyacının yeterince karşılanabilmesi için, su havzalarının yerleşim ve sanayi tesisleriyle işgal edilmemesi gerektiğini belirterek, tarım arazilerinin hiçbir şekilde tarım dışı amaçla kullanılmaması, yerleşim yerlerinin, sanayi tesisleri ve karayollarının mümkün mertebe tarımda kullanılamayacak durumda olan arazilerde yapılması gerektiğini söyledi.