DÖV, ISLAT, YARGILA
Polisin 1 Nisan 2010´da çok sert müdahale ettiği Tekel işçilerinin eylemine katılan çoğu sendikacı 111 kişiye 8 yıl hapis istemiyle dava açıldı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 1 Nisan 2010’da TEKEL işçilerinin 4/C statüsüne geçirilmelerini protesto için düzenlenen eyleme katılan ve CHP İstanbul milletvekili adayı Süleyman Çelebi ve TKP Genel Başkanı Erkan Baş ile çok sayıda sendikacının da aralarında bulunduğu 111 kişi hakkında, ‘2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası’na muhalefet’ iddiasıyla dava açtı.
İddianamede TekGıda-İş Sendikası’nın, TEKEL işçilerinin 4/C statüsüne geçirilmelerini protesto etmek amacıyla Ankara’da 1 Nisan 2010’da eylem organize ettiği anlatıldı. Sendika yöneticilerinin, tüm illerden otobüsle Ankara’ya gösterici taşıdığı, ‘yasadışı’ gösteriye valiliğin izin vermediği, emniyet yetkililerinin bunu belirtmesine rağmen sendika yetkililerinin gösteri yapmak konusunda ısrarcı olduğu öne sürüldü.
‘Akşama kadar eylem’
Türk-İş Genel Merkezi ve çevresi ile diğer noktalarda toplanan gruplara sesli ikaz yapıldığı, grubu yönlendirenlere birebir ikazda bulunulduğu ifade edilen iddianamede, buna karşın göstericilerin eylemi saat 21.30’a kadar devam ettirdikleri, gruplar halinde şehrin merkezindeki cadde ve sokakları trafiğe kapattıkları belirtildi.
Kızılay ve Kolej semtlerindeki birçok sokak ve caddenin göstericilerce işgal edilerek, ulaşımın engellendiği anlatılan iddianamede, bir göstericinin bir polise yangın söndürme tüpüyle saldırdığı, fiziki saldırı sebebiyle polisin işlem yaptığı, sanıklardan Sami Evren ve Barış Çelik’in bu sebeple polise mukavemet ederek, bu kişiyi polisin elinden alıp kaçırdıkları öne sürüldü.
Bir şüphelinin evrakının, yaşının küçük olması nedeniyle ayrılarak, Çocuk Suçları Soruşturma Bürosu’na gönderildiği bildirilen iddianamede, 111 kişinin, ‘2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası’na muhalefet ettikleri’ iddiasıyla 3 yıl 6’şar aydan 8’er yıla kadar hapis cezasına çarptırılmaları istendi.
Dava ve sanıkları
Dava, yasanın ‘yasak yerler’ başlıklı 22., ‘kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşleri’ başlıklı 23., ‘kışkırtma yasağı’ başlıklı 27, maddeler ile ‘yasaklara aykırı hareket’ başlıklı 28. maddenin 1 ve 4. fıkralarından açıldı.
Toplam 111 sanık arasında CHP İstanbul milletvekili adayı Süleyman Çelebi, TKP Genel Başkanı Erkan Baş, DİSK Genel Başkanı Tayfun Görgün, TekGıda-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel, EĞİTİM-Sen Genel Başkanı Zübeyde Kılıç, eski KESK genel başkanları İsmail Hakkı Tombul ve Sami Evren gibi çok sayıda sendikacı ile YSK’nın bağımsız milletvekili adaylığının iptaline karar verdiği Çiçek Otlu da bulunuyor.
Sanıklar, Ankara 19. Asliye Ceza Mahkemesi’nde hâkim karşısına çıkacak. ‘Devletin terörüydü TEKEL eylemine katılanlara açılan davaya dün tepki yağdı.
TEKEL eylemine katılanlara açılan davaya dün tepki yağdı. Tepkilerden bazıları şöyle: CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu: "AKP iktidarında olur bunlar. 8 değil 18 yıl da hapisleri istenebilir. Hâlâ ‘parasız eğitim istiyoruz’ diyen iki öğrenci 14 aydır hapiste."
TekGıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel: "Yaşadığımız devlet terörüydü TEKEL eylemi sırasında 130 ülkeden destek geldi. Bu davayı uluslararası camiaya taşıyacağız."
Eski DİSK Genel Başkam ve CHP İstanbul milletvekili adayı Süleyman Çelebi: "İşçilerle dayanışmak, o mücadeleye katkı vermekten dolayı yargılanacaksam yargılanayım. Başka nedenlerle yargılanmayalım. Bu benim için bir jğf onur kaynağıdır."
TBMM: Polis yetkisini aştı Dava açılan TEKEL eylemlerine polis çok sert müdahalede bulunmuştu. Aylar boyunca Ankara’da kurdukları çadırlarda eylem yapan işçilere 17 Aralık 2009’da Ankara Sıhhiye Meydanı’nda polis gaz bombaları ve biber gazıyla müdahale etti. CHP Milletvekili Çetin Soysal da gazdan etkilendi. Bu olayla ilgili TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’nca hazırlanan raporda polisin, direniş olmadan, doğrudan müdahale ettiği ve yetkisini aştığı belirtilerek " Ankara Valisi Kemal Önal ve Ankara Emniyet Müdürü Orhan Özdemir başta olmak üzere olaylarda ihmal ve kusuru bulunanlar hakkında gerekli hukuki işlem başlatılmalı" denilmişti.