AFSAD, “Ankara 2010-Direniş Başkenti” başlığıyla TEKEL işçilerine destek için fotoğraf sergisi düzenledi.

AFSAD, “Ankara 2010-Direniş Başkenti” başlığıyla TEKEL işçilerine destek için fotoğraf sergisi düzenledi.

AFSAD, “Ankara 2010-Direniş Başkenti” başlığıyla TEKEL işçilerine destek için fotoğraf sergisi düzenledi. Mehmet Özer Toplumcu Gerçekçi Fotoğraf Atölyesi ve Doğanay Sevindik Belgesel Atölyesi üyelerinin yanı sıra AFSAD üyesi fotoğrafçıların TEKEL direnişinden çektiği karelerden oluşan sergi, İnşaat Mühendisleri Odası Salonu’nda izleyicilerin beğenisine sunuldu.

Serginin önceki gün akşam yapılan açılış etkinliğine, direnişteki TEKEL işçileri, Tek Gıda-İş yöneticileri ve sanatseverler katıldı. Serginin kokteyl bölümünde TEKEL direnişine uygun olarak simit ve ayran ikram edilmesi dikkat çekti.

‘GELECEK KUŞAKLARA ANLATMAK’
Sergiyi açan AFSAD Başkanı Gökhan Bulut, fotoğraf sanatçılarının TEKEL işçilerinin onurlu mücadelesine duyarsız kalamayacağını belirterek, bu mücadeleyi belgelerken TEKEL işçileriyle de dost olduklarını anlattı. Serginin, 45 fotoğrafçının 95 karesinden oluştuğunu belirten Bulut, “Niyetimiz, sizin bu onurlu mücadelenizi, işçi hareketinin belgesini yakalayıp gelecek kuşaklara aktarmaktı” dedi. TEKEL işçilerine fotoğraf sanatçılarını misafir ettikleri için teşekkür eden Bulut, vatandaş olarak da teşekkürünü bildirerek, “Çok kıymetli bir mücadele içindeler, bu anlamda gönülden destekliyoruz” dedi.

‘BUNU NASIL BAŞARDINIZ?’
Fotoğraf Sanatçısı Mehmet Özer de TEKEL işçilerinin Türkün sabrı, Kürdün inadı ve Lazın coşkusuyla Ankara’da bir sınıf kardeşliği oluşturduğunu söyledi. TEKEL işçilerine, “Tüm ötekilerin, yoksulların, işçilerin, işsizlerin, kadınların umudu ve sevinci oldunuz” diye seslenen Özer, “Sahi, nasıl başardınız bunu” diye sordu. “Kendiniz değişirken bizi de değiştirdiniz. Biz fotoğrafçılar, günlerdir yüreğimiz ağzımızda günümüzü size göre ayarlıyoruz. Bugünü yarına taşıyoruz. Yarına bugünden bakabilmek için” diyen Özer, TEKEL işçilerini selamladı.

‘BİLİNMEZE GELDİK AMA…’
Tek Gıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel de, TEKEL direnişinin kamu vicdanını harekete geçirdiğini ifade etti. 63 gün boyunca sıcaklığı, dostluğu, dayanışmayı ilk günden beri hep beraber yaşadıklarını belirten Türkel, “O kadar güzel yaşadık ki” dedi. Türkel şunları söyledi:

“Umut kırıklığı içerisinde, ülkenin dört bir tarafından gelen TEKEL işçisinin Ankara’da bilinmezliklerle karşı karşıya bir yolculuğu başlamıştı. ‘Ankara’ya gideceğiz ne olacak, nasıl bir olayla karşılaşacağız, sonrası ne olacak’ sorularıyla yola çıktık. Sonra Ankara’ya, AKP’nin önüne geldik. O karın, tipinin olduğu akşam olayı pek kavrayamadık. Kapalı spor salonu macerası, ardından Abdi İpekçi seyahati ve peşinden, orada düşmanın denize dökülüşü gibi bizim havuza dökülüşümüz. İşte orada kamu vicdanı, halkın vicdanı harekete geçti. Bazı olaylar vardır, yasalar karşısında haksız bile olsanız kamu vicdanı dediğimiz o vicdan harekete geçtiği andan itibaren, yasaların ne yazdığının bir anlamı kalmaz artık. TEKEL işçisinin mücadelesi, yasaların üstünde, kamu vicdanını harekete geçiren son yılların ender mücadelelerinden birisidir.” Türkel, bu mücadeleyi fotoğraf kareleri ile ölümsüzleştiren fotoğraf sanatçılarına, TEKEL işçileri adına teşekkür etti.

DİRENİŞİ YARATANLAR
Direnişin başından bu yana TEKEL işçilerini anonslarıyla bir arada tutan Tek Gıda-İş Başkan Danışmanı Gürsel Köse de, sergiye emeği geçenlere TEKEL işçileri adına teşekkür etti.

“Pala” lakabıyla tanınan TEKEL işçisi Metin Anıl da, hem AFSAD’lılara hem de sendika Başkanı Mustafa Türkel’e teşekkür ederek, 2000’de babasını kaybettiğini ama yeni bir baba kazandığını belirterek, Türkel’e sarıldı.

Sergide, açlık grevindeyken hastaneye kaldırılış fotoğrafı bulunan bir işçi de duygularını anlatmanın güçlüğünü dile getirerek, “Gelecek nesillere, bizlere, çocuklarımıza bir şeyler verebildiyse ne mutlu bana. Orada ölebilirdim, hiç sorun değildi benim için. Çünkü milyonlarca insanımız ekmek davası için buraya geldi. Belki onlara da bir ışık verebildiysek ne mutlu” dedi.

Batman’dan İzzet Arpa adlı işçi de direnişte yazdığı bir şiiri okudu. Ardından işçiler, Fotoğraf Sanatçısı Mehmet Özer’le birlikte şiirler okudular.
(Ankara/EVRENSEL)