DEVLET VERDİĞİ SÖZÜ TUTMALI!
Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, ekonomi yönetimine sert tepki gösterdi. Atalay, “Devletin verdiği sözden ‘caydım’ deme şansı yok” dedi.
Kamuda yaklaşık 600 bin işçinin 2025 ve 2026 yıllarındaki ücret artışının belirleneceği sözleşme görüşmeleri hükümetin teklifini geri çekmesiyle çıkmaza girdi. Kamu sözleşmesi görüşmelerinde Çalışma Bakanı Vedat Işıkhan’ın ikinci altı ay için yüzde 16,67’lik zam teklifinden son anda vazgeçilmesine tepki gösteren Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Ankara’da Türk-İş Genel Merkezi önünde basın açıklaması yaptı. Açıklamaya cuma ve cumartesi günü greve çıkacak olan maden işçileri de destek verdi.
Kamu işçilerinin toplu sözleşme görüşmeleri Türk-İş ve Hak-İş’in ortak zam talebini 27 Şubat’ta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na sunmasının ardından başladı. Aylardır uzayan süreçte Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası’nın (TÜHİS), üçüncü teklifi ilk altı ay için yüzde 24, ikinci altı ay için yüzde 11, üçüncü altı ay için yüzde 10 ve dördüncü altı ay için yüzde 6 zam olarak açıkladı. Ancak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’ın açıkladığı son teklifte, işçilere ilk altı ay için yüzde 24 zam, devamındaki dönemlerde ise gerçekleşen enflasyon oranında artış önerildi. Sendikalarca ılımlı yaklaşılan teklif daha sonra Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın zamma itiraz ettiği ileri sürülerek resmi bir açıklama yapılmaksızın ikinci 6 ay için oran yüzde 11’e düşürüldü.
Atalay, açıklamada Işıkhan’ın, son görüşmede taraflara imzasıyla sunduğu teklifi gösterdi. Atalay, şunları söyledi: “Dedim ki, ‘Kâğıt, evrak göstermek doğru değil.’ Çarem kalmadı. Bu devletin resmî yazısı, Çalışma Bakanlığı’nın yazısı, Bakanın altında imzası var. Konuştuklarımızın hepsi burada yazıyor. Bunu devlet yerine getirsin, böyle devlet olmaz. Devletin verdiği sözden ‘caydım’ deme şansı yok. Sayın Bakan, ‘yüzde 24 için sorun yok’ dedi ama ikinci için yüzde 16,57 teklif edildi. TÜHİS toplantıyı terk etti, Bakan da yarım saat sonra ortada yoktu. Diyorlar ki, ‘35-40 bin lira alıyorsunuz.’ Yazıklar olsun. Kira 25 bin lira, su 80 lira, lahmacun 350 lira. Utanmadan bunun neresini konuşuyorsunuz?”
Atalay, grevin zamanının belli olduğunu, uygulama günü geldiğinde uygulandığını kaydederek “Günü geldiği zaman çıkıyoruz. Şu anda yetkisini düşüren sendikalar var bizim dışımızda. Günü gelmiş yetkisini düşürüyor, adam ağzını açmıyor. İşçisi var orada, 250 bin, 300 bin tane, ağzını açmıyor” dedi.
“ŞİMŞEK’TEN PATRONLAR RAZI”
Atalay, ülkede emeklinin ve emekçinin ekonomik durumunun ortada olduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Bu Maliye Bakanı’ndan kim razı? Patronlar razı. Emekli, işçi, asgari ücretli razı değil. Ben de razı değilim. Ben sokaktan geldim. Onurumla ayın 18’inde Bakan ne dediyse, ben aynı noktadayım. Gram kıpırdamam, haberiniz olsun. Şu anda kamuoyuna çıkıp, ‘Bunlar 50 bin lira alıyor, 60 bin bin lira alıyor’ diyorlar. Ya Allah’tan korkun. Denizin içinde kaynak yapıyoruz, yerin altında ölüyoruz, sabah lağımınızı, pisliğinizi temizliyoruz, kapınızı açıyoruz. Çoluğunuza, çocuğunuza hizmet ediyoruz. Bizi başkalarıyla niye mukayese ediyorsunuz? Biz bu ülkenin emekçileriyiz. Hiçbirinizin siyaseti bizi ilgilendirmiyor.”
HÜKÜMETİN KAMU İŞÇİSİ İÇİN TEKLİFLERİ:
• 13 Haziran: 2025 yılı ilk altı ay %16, ikinci altı ay %8, üçüncü altı ay %7, dördüncü altı ay %5.
• 27 Haziran: 2025 yılı ilk altı ay %17, ikinci altı ay %10, üçüncü altıncı ay %7, dördüncü altı ay %5
• 29 Temmuz: 2025 yılı ilk altı ay %24, ikinci altı ay %11, üçüncü altı ay %10, dördüncü altı ay %6.




















































































