Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ANADOLU ETAP
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ANADOLU ETAP
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
05 Şubat 2010
DAYANIŞMAYI ANLAYAN ANLAMIŞ; YALANLARA, TUZAKLARA AYNA TUTTULAR

Dayanışmayı Anlayan Anlamış; Yalanlara, Tuzaklara Ayna Tuttular

DAYANIŞMAYI ANLAYAN ANLAMIŞ; YALANLARA, TUZAKLARA AYNA TUTTULAR

TEKEL işçilerinin insan gücünü aşan direnme güçleri karşısında vicdanları sızlayan, sorunun çözümüne yardımcı olmak, dayanışma, destek vermek isteyenler bile bugüne kadar olup bitenleri, sorunların odağını ne tam anladı ne de tam anlatabildi…

TEKEL işçilerinin dünyada örneği yaşanmamış etkinlikteki direnişlerinin 52. gününde 5 işçi konfederasyonunun gerçekleştirdiği üretimden gelen gücün kullanılması dayanışma eylemlerinde, kimselerin anlatamadığını işçilerin çok çıplak anlayıp anlatabildikleri, tepkilerini, söylemleri, sloganları, pankartları ile çok yalın ortaya konuldu…

Sabahın ilk haberlerinde İzmirden, durmuş haldeki kent içi ulaşım görüntüleri önünde konuşan, dayanışma eylemlerinin amacını anlatan bir bölge sendika yöneticisinin söylemi ile çarpıldım: Sendikacı, eylemin etkinliğini kırmaya yönelik AKP iktidarından gelen, gece yarısı polis kullanılarak evlere yapılan tebligatlarla sendika yönetimlerinin nasıl tehdit edildiklerinin altını çizdikten sonra, Erdoğan hükümetleri kamuda sendikal haklarını kullanan işçiler yerine, sözleşmeli, 4/C yaygın uygulamaları ile sendikal haklarla, örgütlü, işçilik, memurluk haklarının yasal düzenlemeleri içindeki çalışmayı ortadan kaldırılmayı öngörüyor. Örgütsüz, yasaların güvencesi olmaksızın, iş güvencesi alınmış, asgari ücret çerçevesindeki bir çalışma düzenini yatay, yaygınlaştırmaya, genel uygulamaya dönüştürmeye bakıyor. İşsizliğin vurduğu milyonları, iktidarın bir lütfu, sadakası olarak işe alıp çıkaracakları bir düzeni kuruyor, Başbakan Erdoğanın lütfuna bağlı kılınıyordiyordu.

Türkiyede ilk sendikal hakların kazanımının simgesi, Saraçhanedeki İstanbul mitingini izlemiş olarak, haberlerin özetlenmesinden anlayabildiğim, çalışanların direnişine katılım, sendika liderlerinin beklentilerinin üzerindeydi. Özel sektörden bile eyleme katılanlar olmuş, işyerlerine göre merkez toplanmaları ile miting alanlarına doğru yürüyüşler düzenlenmişti.

Başbakan Erdoğan ise direnişin etkin olmadığından duyduğu hoşnutluğun altını çizerken bir kez daha hem direnen TEKEL işçilerini hem de dayanışma yapanları tehdit etmişti. Medyamız, ister istemez habercilik ölçekleri içinde bir genel grev arayışına, üretim durması beklentisine girdiğinden kasıtlı olmasa da Erdoğanın verdiği havaya paralel habercilik yapmış oldu. Bu durumun 12 Eylülün sendikal haklara getirdiği yasaklı düzen, iktidarların acımasız sendikasızlaştırma, özelleştirme uygulamaları Özalizmin mirası sözleşmeli çalıştırma, Erdoğanizmin eseri 4/C yasalara karşı hile yolu ile yasadışı çalıştırmanın ortaya koyduğu tablonun bir aynası olduğu atlanmıştı.

Bizde özeli kamusu, sendikalı çalışanların birkaç yüz binle sayıldığı trajik gerçeği yok sayılarak. Gerçek işçi-memur sayısına bakarak dayanışma eylemlerine katılımın aslında beklenenden yüksek olduğunu siz de görebilirsiniz. TEKEL direnişinin tabandan gelen toplumsal patlama etkisini, sınıf refleksini hafife alanlar, Başbakan Erdoğan, çok pişman olabilir.

Dün Edirnekapıdan Saraçhaneye yürüyenlere, cemaatlerin merkezi Fatihte esnaftan, yol kenarlarından seyreden kadınlardan gelen desteği gördüm. İş, ekmek yoksa barış da yoka odaklanmış işçi başkaldırısının kırıldığına, 45 yılı bulan gazetecilik gözlemlerimde hiç tanıklık etmedim…

Kaynak: Cumhuriyet Gazetesi Şükran SONER

DİĞER HABERLER
YENİ KURULAN BALIKESİR ŞUBEMİZİN KONGRESİ TAMAMLANDI
YENİ KURULAN BALIKESİR ŞUBEMİZİN KONGRESİ TAMAMLANDI

Balıkesir Şubemizin 1. Olağan Kongresi tamamlandı.

SOĞUK, AÇLIK, POLİS ABLUKASI: NE OLURSA OLSUN MÜCADELE SÜRECEK
SOĞUK, AÇLIK, POLİS ABLUKASI: NE OLURSA OLSUN MÜCADELE SÜRECEK

Başkente yürümek isteyen Polonez işçileri 3 gündür polis ablukası altında direnişlerine devam ediyor. Geceyi soğuk havada, sokakta geçiren işçiler ‘‘Bize ‘Haklısın’ diyenler ortada yok, hakkımızı biz alacağız’’ diyor.

POLONEZ İŞÇİLERİ KEFENLERİ GİYDİ VE SUSTU: ŞİMDİ KONUŞMA SIRASI DEVLETİ YÖNETENLERDE
POLONEZ İŞÇİLERİ KEFENLERİ GİYDİ VE SUSTU: ŞİMDİ KONUŞMA SIRASI DEVLETİ YÖNETENLERDE

Anayasal haklarını kullandıkları için işten atıldılar. Beş aydır boyun eğmeden mücadele ettiler. Ne Bakanlık ne Ürdünlü işveren haklarını verdi. ‘Cumhurbaşkanı’na gideceğiz!’ dediklerinde Çatalca’ya hapsedildiler.

İNSANLIK ONURUYLA BAĞDAŞACAK ASGARİ ÜCRET BELİRLENMELİDİR
İNSANLIK ONURUYLA BAĞDAŞACAK ASGARİ ÜCRET BELİRLENMELİDİR

Disk, Hak-İş ve Türk-İş’in ortak açıklamasında “İşçiler enflasyonun sebebi değil mağdurudur. Enflasyon artışını ücret gelirlerinde gören yaklaşım kabul edilemez” denildi.