CUMHURİYET TARİHİNİN EN AĞIR SALDIRI HAMLESİ
Sosyal-İş Sendikası Uzmanı Onur Bakır, Ulusal istihdam Strateiisi´ni ´Güvencesizlik ve Sömürü Stratejisi diye getirdiğini, özel istihdam bürolarıyla ´kullan, işin bitince at´ modeline yasal kılıf uydurulduğunu ve kıdem tazminatının fon altında kaldırılmak istendiğim söyledi.
Sosyal-İş Sendikası Uzmanı Onur Bakır, Ulusal istihdam Strateiisi’ni ‘Güvencesizlik ve Sömürü Stratejisi diye getirdiğini, özel istihdam bürolarıyla ‘kullan, işin bitince at’ modeline yasal kılıf uydurulduğunu ve kıdem tazminatının fon altında kaldırılmak istendiğim söyledi.
Sosyal-İş Sendikası Uzmanı Onur Bakır, Ulusal istihdam Strateji Belgesi için, "işçi sınıfına ve emekçilere yönelik Cumhuriyet tarihinin en ağır saldırı hamlesidir" dedi.
AKP’nin çalışma hayatına büyük değişiklikler getirecek Ulusal istihdam Stratejisi Taslağı’na ilişkin görüş bildirmeleri için verdiği süre 23 Şubat Perşembe günü doluyor. Sendikalann "grev nedeni sayarız" dediği kıdem tazminatından, özel istihdam bürolarına, esnek çalış manın yaygınlaştırılmasında^ bölgesel asgari ücrete kadar birçok düzenlemeyi içeren taslağı Sosyal-Iş Sendikası Uzmanı Onur Bakır ile konuştuk. Bakır, Ulusal istihdam Stratejisi belgesi için, güvencesizlik ve sömürü stratejisinin ta kendisidir" derken, belgede Türkiye’de işsizlik ve istihdam sorununun kaynağının yanlış tespit edildiğini ifade etti. Belgede, Türkiye’de birçok esnek istihdam modelinin uygulamaya konulduğu ancak beklenilenin aksine bunların istihdam artışına yol açmadığının açıkça itiraf edildiğini bildiren Bakır, "Bu gerçeği kabul edij yorlar belki ama buldukları çözüm tek kelime ile traji-komik" diye konuştu. Bakır görüşlerini şöyle açıkladı:
‘İş yasası esnek hale getiriliyor’
"Güvencesizlik ve Sömürü Stratejisi", dört temel politika ekseninden oluşuyor. Bu politika eksenlerinden biri olan "işgücü Piyasasının Esnekleştirilmesi" esasında stratejinin gövdesini oluşturuyor. AKP Hükümeti’nin ve sermaye çevrelerinin yıllardır dilI lendirdikleri emekçilere yönelik saldırılar bir paket halinde önümüze konuluyor. Peki, ne var bu pakette? Öncelikle esnek çalışma biçimlerinin uygulanabilirliğini artırmayı, yani iş Yasası’nı patronların talepleri doğrultusunda daha da fek esnek hale getirmeyi amaçlıyorlar."
‘Kıdem tazminatı kaldırılıyor’
"Güvencesizlik ve Sömürü Stratejisinin bir diğer unsuru ise kıdem tazminatının fona devredilmesi, patronlara maliyetin düşürülmesi ve kıdem tazminatının iş güvencesi boyutunun yok edilmesi. Kadın istihdamı sorununu da esneklikle çözmeyi amaçlıyorlar. Bir diğer deyişle kadın emeğinin daha kolay sömürülmesi de stratejinin bir parçası. Bölgesel asgari ücret uygulaması ile zaten açlık ücreti olan asgari ücreti daha da düşürmek de stratejinin bir diğer tamamlayıcı unsuru. Stratejide yer almasa da, taşeronlaştırmaya ilişkin yasal sınırlandırmaların kaldırılması ve devlet memurluğu güvencesinin yok edilmesi, hükümetin ajandasındaki diğer gündemler. Adına Ulusal istihdam Stratejisi dedikleri, Güvencesizlik ve Sömürü Stratejisi, işçi sınıfına ve emekçilere yönelik Cumhuriyet tarihinin en ağır saldırı hamlesidir. Bu ağır saldınyı durdurabilmek için tek çıkış yolumuz ise Cumhuriyet tarihinin en büyük direnişini örmektir."
‘İşçiler, sağlık ve emeklilik için prim ödeyecek’
"Bu noktada, "güvenceli esneklik" dedikleri aldatmacayı önümüze koyuyorlar, diyorlar ki, "Esnek çalışma biçimleri ile emeklilik ve işsizlik ödeneği gibi sosyal güvenlik hakları bütünleştirilecek". Bu bütünleştirmenin faturası kime çıkacak peki? Elbette emekçilere! Genel Sağlık Sigortası uygulamasında bu faturayı emekçilere nasıl ödettiklerini gördük. Bugün nasıl kısmi süreli çalışanlar sağlık hizmetlerinden yararlanmak için ek prim ödemek zorunda kalıyorlarsa, yarın da yaygınlaştırılacak olan bu esnek çalışma biçimlerinde çalışan işçiler, sağlık, emeklilik ve işsizlik ödeneği gibi haklar için alacakları üç otuz paranın çoğunu prim olarak geri ödemek zorunda kalacaklar!"
‘Kullan işin bitince at’ modeli geliyor
"Güvencesizlik ve Sömürü Stratejisi’nin bir başka ayağı ise, "özel istihdam bürolarına geçici iş ilişkisi kurma yetkisi verilmesi". Kamuoyunda bilinen adıyla söylemek gerekirse, "kiralık işçi uygufaması" Çok söze gerek var mı, amaçlan Türkiye’yi "amele pazarına çevirmek, "kullan, işin bitince at" modeline yasal kılıf uydurmak, işçi simsarlığının önünü açmak. Bu da yetmiyor, iş paylaşımı, esnek zaman modeli, uzaktan çalışma gibi esnek çalışma biçimleri için yasal düzenleme yapılmasını, kısmi süreli çalışmayı yaygınlaştırmayı da hedefliyorlar."
‘İş güvencesi ortadan kalkıyor’
"Ayrıca zaten oldukça dar ve i sınırlı olan yasal iş güvencesini ortadan kaldırmak için, iş güi vencesinin ve kıdem tazminatı hakkının olmadığı, işçilerin dönemlik/yıllık sözleşmelerle çalıştırıldığı, bugün için istisna olan "belirli süreli iş sözleşmesi "ne ilişkin yasal sınırlandırmaları ortadan kaldırmayı hedefliyorlar. Bu hedefe göre belirli süreli iş sözleşmeleri esaslı bir neden olmasa da üst üste yapılabilecek ve ayrıca 25 yaş altı gruplar için belirli süreli iş sözleşmesi yapabilmek daha kolay hale getirilecek. Böylece belirli süreli iş sözleşmesi istisna olmaktan çıkabilecek. Patronlar her yıl, "Bak sözleşmeni yenilemem, uzatmam ha" diyerek, işçilere sopa sallayarak, işçileri kötü çalışma koşulları ve düşük ücretlere daha kolay razı edebilecek. Öte yandan gençlerin emeği daha kolay sömürülebilecek."