BİRDEN ÇOK SENDİKA ÜYELİĞİ NE GETİRECEK ?
TRT´den gelip Anayasa paketi tanıtımı kapsamında ´Artık tüm işçiler birden çok sendikaya üye olabilecekler´ cümlesini okumamı ama yorum yapmamamı istediler. Doğru olmadığını söyleyince çekimden vazgeçtiler.
Doğrusu o cümledeki gibi değil. İşçilerin birden çok sendikaya üye olması kaos yaratabilir Anayasa değişse bile 2821 ‘deki hükümde bir değişiklik yapılmadı
Cuma günü TRT1’den geldiler ve spiker gibi yorum yapmadan yeni Anayasa Paketi’ndeki "Artık tüm işçiler birden çok sendikaya üye olabilecekler" dememi istediler. Ben de bu değişikliğin, işçilerin aleyhine olacağını, kaos yaratacağını söyleyince, çekimden vazgeçip gittiler Üyelik engelleniyor Part-time çalışanların birden çok sendika üyeliği engellenmiş oluyor. 12 Eylül 2010 günü referanduma sunulacak olan "Anayasa Değişiklik Paketi" içinde yer alan metinle "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nm 51’inci maddesinin 4. fıkrası yürürlükten kaldırılmıştır." Anayasa’nm kaldırılan 51. maddesinin 4. fıkrasında yer alan bu hüküm şöyledir: "Aynı zamanda ve aynı işkolunda birden fazla sendikaya üye olunamaz." Referandumda kabul çıkarsa, artık çalışanlar birden çok sendikaya üye olabilecek ama bu durum işçilerin lehine mi yoksa işverenlerin ve devletin lehine mi bunu ifade eden yok.
YENİ UYGULAMAYLA İŞÇİLER TOPLU İŞ SÖZLEŞMESİZ KALIR
Bir sendikanın örgütlendiği işyerinde TÎS (Toplu tş Sözleşmesi) yetkisi alabilmesi için işkolunda en az yüzde 10 oranında üyeye sahip olmasının yanı sıra aynı zamanda o işyerinde yüzde 50’yi aşan sayıda işçiyi de üye yapması gerekmektedir. Mesela 100 işçisi olan bir işyerinde örgütlenmeye başlayan bir sendika, 51 işçiyi kendi üyesi yaptığı anda Çalışma Bakanlığı’na müracaat edip TlS yetkisi talep eder.
Üye sayılarını kontrol eden bakanlık da sendikaya TÎS yetkisi verir. Sendika bu yetki belgesiyle de işvereni TÎS’e davet eder. işverenler de genelde iki konuda mahkemeye gidip itiraz ederler. Birincisi işkoluna, ikincisi de TİS yetkisine ve bu davalar da genelde 1-2 yıl sürer. Şimdi düşünün, ülkemizde aynı işkolunda hem Hak-İş’e, hem Türk-îş’e, hem de DÎSK’e bağlı fabrika çalışanları var. Bu fabrikanın sendikalı 51 işçisi, bu üç konfederasyona ait üç sendikaya da üye olabilecek.
Yani, aynı fabrikada hem TürkIş’in, hem Hak-Iş’in, hem de DlSK’in 51 üye işçisi var ve hepsi de aynı kişiler, o halde hepsi de Çalışma Bakanlığı’na başvurup TÎS yetkisi alabilecekler. Peki, aynı işyerinde 3 farklı sendika da TÎS yetkisi almışsa, işveren hangi sendika ile TÎS yapacak? Gelin cevap verin bakalım.
DAVALAR YILLARCA SÜRÜNCEMEDE KALIR
Aynı işkolu ve aynı işyerinde birden fazla TÎS yetkisi alan sendika varsa, hepsi de işverene TÎS için başvurmuşsa, artık bunu mahkeme çözer ama nasıl? îşte bunun cevabı yok. Velhasıl işçilerin aynı işkolunda birden çok sendikaya üye olabilmesi işçilere değil, TÎS’i sürüncemede bırakmak isteyen işverenlere fayda sağlar.
Bu hükmü getirenler, "İşçilerin, aynı zamanda birden çok işyerinde parttime çalışıyorlarsa birden çok sendikaya üye olması yasağını kaldırıyoruz" diyorlar ama Anayasa değişiklik paketi kabul edilse bile aynı hüküm 2821 Sayılı Sendikalar Kanununun 22/1. maddesinin birinci cümlesinde de aynen tekrar edilmiş, hatta Yargıtay kararları ile genişletilmiştir.
Mevcut Anayasa’ya göre yasak, "aynı işkolunda" kurulu bulunan bir başka sendikanın üyesi olmamaktır. Fevzi Demir Hocama göre, Yargıtay; Anayasa ve kanunda bulunan "aynı işkolunda" deyimini göz ardı ederek, işçinin "farklı işkolunda" bile olsa ikinci bir sendika üyeliğini "geçersiz" saymıştır. Böyle olunca, farklı işkollarında özellikle kısmi (part-time) çalışanların birden çok sendika üyeliği engellenmiş olmaktadır, örneğin, "gıda" işkolunda yarım gün çalışan bir işçinin yarım gün de "büro işkolunda" veya iki gün başka bir işkolunda, üç gün de diğer . işkolunda çalıştığı düşünülecek olursa, bu işçi bu işkollarında örgütlü bulunan sendikalardan sadece birine üye olabilmektedir.
Halbuki, işverenleri ayrı işkollarında faaliyet gösteren iki ayrı işyerinde örgütlü farklı sendikalardan birinin koruması altında olduğu için diğer işyerinde örgütlü bulunan sendikanın korumasından işçiyi mahrum etmenin hiçbir mantığı olmadığı açıktır. Bu sebeple, Anayasa paketindeki değişiklik işçilerin lehine değildir. Amaç part-time çalışanların her işyerinde sendikalı olabilmesini temin ise, sadece Sendikalar Kanununun 22/1. maddesi hükmü kaldırıldığı takdirde, iş hukukunun "işçiyi koruyucu amacına" uygun olarak birden çok sendikaya üyelik olabilecek. Ancak,
Sendikalar Kanununa mutlaka "Aynı işyerinde birden çok sendikaya üye olunması halinde sonraki üyelikler geçersizdir" hükmü getirilmesi şarttır. Aksi halde, özellikle toplu iş sözleşmesini yapmaya "yetkili sendikanın" tespitiyle ilgili uyuşmazlıklar sırasında, bir işyerinde faaliyette bulunan farklı iki veya üç sendikaya da üye olan ve özellikle sendikaların baskısı ile birinden diğerine sık sık geçişler yapan işçilerin, sendikaları bitmez tükenmez davalarla meşgul ettikleri, işyerlerini belirsizlikler içine sürükledikleri ve bu suretle çözümü fevkalade zor sorunlar yarattıkları iyi bilinmektedir.
Kaynak: Habertürk Gazetesi / Ali TEZEL