Asgari ücretin 1600 liraya çıkarılmasını istediklerini belirten Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, kamuoyunun asgari ücret konusunda arkalannda olması halinde netice alabileceklerini söyledi.
Türkiye Petrol Kimya Lastik İşçileri Sendikası (Petrol-İş), İstanbul Altunizade’de bulunan sendika genel merkezinde "Türkiye’de vergi adaletsizliği ve ücretler" konulu bir konferans düzenledi. Saat 09.15’te başlayan konferansa Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay, Petrol-İş Genel Başkanı Ali Ufuk Yaşar, Kristal-İş Genel Başkanı Bilal Çetintaş, Genel Maden-İş Genel Başkanı Ahmet Demirci, Deriteks Genel Başkanı Musa Servi, Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Gökhan Durmuş, Genel Sekreter İlkay Akkaya ile Türk-İş’e bağlı bazı sendikaların şube başkanları ve yöneticileri katıldı. Burada bir konuşma yapan Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay kıdem tazminatına ilişkin açıklamalarda bulundu.
VERİLEN SÖZLERİ HATIRLATTI
Asla mevcut haklarından vazgeçmeyeceklerini vurgulayan Atalay, "2 bin lira ücret alan bir işçimizin hesabına kıdem tazminatı ile ilgili her ay 164 lira ücret yatıyor. Biz 100 sene de çalışsak ortalama ücretimiz 2 bin 500 lira. Ayda 25 lira para biriktirenleyiz. Bu para bizim kızlarımızın çeyiz parası, çocuklarımızın düğün parası. Bundan başka dayanacağımız yer yok" dedi. Atalay, kıdem tazminatıyla ilgili birçok platformda cumhurbaşkanı ile eski ve yeni başbakanların söz verdiğini, taraflar anlaşmadan olumsuz bir şey yapmayacaklarını söylediklerini hatırlattı.
‘MÜSAADE ETMEYİZ’
"Bununla ilgili bu ülkeyi yönetenler bir şey yapamazlar, yaptırmayız" diyen Atalay konuşmasını şöyle sürdürdü: ‘"Mevcut sistemin içerisinde olanlara dokunmayalım’ diyorlar. Almayanlarla ilgili yapılacak bir düzenlemeye katkı sağlayabiliriz. Bizim 30 günümüzü korusunlar, bir gün çalışanın da bir ay çalışanın da kıdem tazminatını versinler. Bununla ilgili bir sistem kurup hazine garantisi versinler. Bu sistemin içerisinde taraflar olarak biz ve işveren olsun. Hazine garantisi olsun, ne çıkarsa çıksın mahsuru yok. Bunun dışında bir şeye müsaade etmeyiz. İşçi kardeşlerimiz kıdem tazminatlarıyla ilgili rahat olsun, kimse de emekli olmasın. Kıdem tazminatıyla ilgili olumsuz bir şey olduğu zaman başta ben olmak üzere burada oturan hiçbir sendikacı koltuğunda oturamaz, herkes ceketini alır gider."
Atalay, kürsüdeki konuşmasının ardından Aydınlık ve Ulusal Kanal’a asgari ücret ve Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı’nm (TPAO) küçültülmek istenmesine ilişkin özel açıklamalarda bulundu. 20 gün önce yaptıkları bir toplantıda asgari ücretle ilgili soruya "Türkiye İstatistik Kurumu’nun geçen yıl Asgari Ücret Tespit Komisyonu’na sunduğu rakam olan 1600 lirayı versinler, evet deriz" dediklerini anımsatan Atalay, "Bu sözlerimin üzerinden kısa bir zaman geçti. Vay sen misin bunu söyleyen! Ben sanki asgari ücret ‘5 bin 600 lira, 10 bin 600 lira olsun’ demişim. Başta Ekonomi Bakanı olmak üzere ‘Zeytin dalını kırmayın. Bu para çok yüksek, batıyoruz’ açıklamalarında bulundu. Merhametli, insaflı olmak lazım. İnsanlara günde 3 öğün şişe su içirin, ekmek ve simit yedirin 1600 lira ancak yeter. Bu konu üzerinde pazarlık yapmamak gerekiyor. Makul ve mantıklı, kamuoyunun da kabul ettiği bir rakam. Başta hükümet olmak üzere tarafların ‘Türk-İş’in 1600 lira talebi uygun’ deyip imzalaması gerekiyor" ifadelerini kullandı.
‘TALEBİMİZE KULAK VERİN’
Türk-İş’in ‘İşyerleri batsın’ gibi bir talebi olmadığını belirten Atalay, şunları söyledi: "Daha fazla üretelim, ihracat yapalım, para kazanalım. Ama para kazanırken diyoruz ki; bu asgari ücretle 6.5 milyon insan geçiniyor. 1600 liranın çok yüksek olduğunu söylemek günah ve ayıp merhameti elden bırakmamak lazım. Yani merhametle adalet duygusunu beraber hareket ettirmemiz gerekiyor. Onun için bu rakam kamuoyu için de bizim içinde makul ve mantıklı bir rakam. Çok büyük rakam değil, bununla geçinmek de zor. Ona rağmen ülkenin şartlarını biliyoruz, işyerlerinin şartlarını biliyoruz ama en iyi işçinin şartlarını biliyoruz. Bizim ifade ettiğimiz bu rakam düzgün ve doğru bir rakam. Onun için Türk-İş’in bu haklı talebine kamuoyu kulak veriyor. Ülkeyi yönetenler de patronlar da kulak versinler." "Cinsel istismar" ile ilgili olumsuz düzenlemenin kamuoyu tepkileri üzerine Meclis’ten geri çekildiğini hatırlatan Atalay, kamuoyunun asgari ücret konusunda da arkalarında olması halinde netice alabileceklerini söyledi.