29 Kasım 2014
BEN HÜKÜMETİN YERİNDE OLSAM
Şimdi empati diyorlar. Ben hâlâ ben onun yerinde olsaydım diyenlerdenim. Gelişmeleri anlayabilmek için böyle yaklaşmakta yarar var.
_9891.jpg)
Şimdi "empati" diyorlar. Ben hâlâ "ben onun yerinde olsaydım" diyenlerdenim. Gelişmeleri anlayabilmek için böyle yaklaşmakta yarar var.
Ben hükümetin yerinde olsaydım, Karayollan taşeron işçilerinin Yol-İş’in önderliğinde 24 Kasım 2014 günü Ankara’da Karayollan Gn.Md. önünde düzenlediği eyleme nasıl bakardım?
Önce sorunu formüle ederdim. Karayollan Gn.Md. işyerlerinde çalışan 8000 dolayında taşeron işçisi, Yargıtay tarafından da onaylanan 2 hakka kavuştu:
1) Çalışmaya başladıkları tarihten itibaren Karayollan Gn.Md. işçisi sayılacaklar.
2) Son 5 yıllık dönem için her birine 70-80 bin lira fark ödenecek. Kanuna ve yargı kararlanna göre, taşeron işçilerinin bu 2 hakkı da var. Hükümet olarak bu beladan kurtulmak istiyorum.
BÜTÇEYE YENİ YÜK İSTEMİYORLAR
Ekonomik sıkıntılar giderek daha da artıyor; çok ciddi bir ekonomik krizin çarpması olasılığı giderek hızla yükseliyor. Bu koşullarda bütçe harcamalarımı kısmaya çalışıyorum.
Halbuki Karayollan Gn.Md. taşeron işçilerine 7-8 milyon lira (eski parayla, trilyon lira) verirsem, iş bununla da sınırlı kalmayacak. Kamu kuaım ve kunıluşlannda çalışan yüzbinlerce işçiye de bu parayı vermek zorunda kalacağım. Bu da canımı iyice yakacak.
Ben hükümet olsam, bu işçilerin örgütlü olduğu sendikayla görüşürüm. Onlardan, işçilerin zaten kazanılmış olan bu 2 hakkının birinden vazgeçmelerini isterim. Kadroya almak sorun değil; onu bir biçimde hallederim. Asıl önemli olan, ekonomik sorunların giderek arttığı koşullarda tüm kamu kesiminde bütçe dengesini alt üst edecek ek yükten kurtulmak. Sendikayı bir biçimde ikna ederim. Bunun nasıl olabileceğini artık siz düşünün. Ancak sendikanın kendi üyelerine karşı da durumu kurtarması gerekiyor. Sendika da böyle bir eylem düzenler.
AKP YERİNE KARAYOLLARI GN. MD.
Karayollan Gn.Md. taşeron işçilerinin yargı kararlanyla kazanılmış olan bu 2 hakkını vermeyen kim? Karayollan Gn.Md. mü? Hayır. AKP ve hükümet, Sendika işçileri toplar; Eskişehir yolu üzerindeki Karayolları Gn.Md. önünde iki saat bağınp çağmrlar. Sonra da geldikleri gibi giderler. Kimin canı yanar? Kimsenin. Ankara’nın kıyısında bağırsalar ne olur, bağırmasalar ne olur? Ben hükümetsem, bu kadarcık bağırma karşılığında yüzmilyonlarca lira verir miyim hiç? Niçin ve neden korkayım ki?
Sendika, AKP’nin önünde protesto eylemi yapamaz, yaptırmam: AKP’nin genel merkez ve il örgütlerini işgal edemez, ettirmem; AKP’ye oy verilmemesi için bir kampanya başlatamaz; başlattırmam.
Sendika, Başbakanlık veya MALİye Bakanlığı önüne yürümeye de çalışamaz; haddini bilir. Sendika yetkililerinin bu eylemcikte yaptıklan konuşmalarda hükümeti eleştirmelerine de ses çıkarmam. Arük o kadar olacak. Bu kadar hoşgörüyü de gösteririm.
Zaten diğer sendikalar da bu eyleme destek vermez. Taşeron işçileri yalnız bırakılır. Böyle zayıf ve göstermelik bir eylem bana geri adım artırabilir mi hiç! Beni yüzmilyonlarca lira ödemeye zorlayabilir mi?
Yol-Iş’in eylemine bir de bu gözle, hükümetin gözüyle bakın! Eylem yapılmış oldu. Bir işe yarar mı? Hayır. Sendika ne diyor? Paralardan vazgeçin; sizi kadroya aldıralım. Hükümet ne diyor? Paralardan vazgeçin; kadro işini düşünürüz. Belki 4/C’li, yani "geçici personel" yaparız, belki de topİu iş sözleşmesinde yeni işçilerin tabi oldukları düşük ücret cetvelinden işe alırız. Hem kadroya alsak ne olur ki; bir bahanesini bulur sizden yine de kurtuluruz. İşin içyüzünü bilmeden ve araştırmadan her eylemi kutsayanlara saygıyla duyurulur.