TEKGIDA-İŞ Sendikası Başkanlar Kurulu, 28.05.2010 tarihinde İstanbul- Genel Merkez binasında toplanmış ve sendikal faaliyetlerimiz ile çalışma yaşamındaki son gelişmeleri değerlendirmiştir. Toplantı sonucunda aşağıdaki hususların kamuoyuna açıklanmasına karar verilmiştir:

TEKGIDA-İŞ SENDİKASI BAŞKANLAR KURULU BİLDİRGESİ 
(28.05.2010- İSTANBUL)

TEKGIDA-İŞ Sendikası Başkanlar Kurulu, 28.05.2010 tarihinde İstanbul- Genel Merkez binasında toplanmış ve sendikal faaliyetlerimiz ile çalışma yaşamındaki son gelişmeleri değerlendirmiştir. Toplantı sonucunda aşağıdaki hususların kamuoyuna açıklanmasına karar verilmiştir:

1- TEKGIDA-İŞ Sendikası Başkanlar Kurulu, “26 Mayıs Genel Eylem” ini emek hareketi açısından tam bir başarısızlık olarak değerlendirmektedir.

2- 78 günlük TEKEL direnişi esnasında, (22 Şubat tarihinde) alınan kararlara dayanak olan 12 temel sorun hakkında bu güne kadar en küçük bir düzelme bile olmamıştır. Tam tersi, çok yakın bir zamanda -adeta 26 Mayıs eyleminin gerekirliliğini ispatlarcasına- 30 maden işçisi hayatını kaybetmiş, halen ikisi toprak altından bile çıkarılamamıştır. 27 Mayıs’ta da tersane ölümlerine bir yenisi daha eklenmiştir. Başkanlar Kurulumuz, bu manzara altında “koşulların değiştiği” gibi bir mazerete sığınarak alınan eylemi hafifletme kararını, tarihsel bir hata olarak değerlendirmektedir.

3- 26 Mayıs eylemini hafifletme kararının alınmasında TÜRK-İŞ yönetiminin başat rol oynadığı açıktır. TÜRK-İŞ’e bağlı bazı sendikaların yüzbini aşkın üyesinin 4/C köleliğine geçirilmeye hazırlandığı bir dönemde bu yaklaşımı anlamak ve kabul etmek mümkün değildir.  Bu durumu Türkiye emek tarihinin ibret verici bir sayfası olarak kayıtlara geçiyoruz.

4- Bu gün çalışanların en önde gelen sorunları, kuralsız, ilkesiz, güvencesiz, güvenliksiz ve örgütsüz çalışmadır. TEKEL işçilerine ve daha onbinlercesine layık görülen 4/C köleliği, emekçilerin nasıl bir cendere içine sokulmak istendiğini gösteren en tipik uygulamadır. 4/C’yle mücadele edilmelidir. TEKGIDA-İŞ olarak bu güne kadar verilen mücadelenin sürdürülmesi hususunda tam bir kararlılık vardır.

5- Başkanlar Kurulumuz, TEKEL işçilerinin güvenceli ve örgütlü çalışma haklarını korumak amacıyla ortaya konulan eylemlilik sürecinin yanında, hukuksal süreci de büyük bir titizlikle takip etmektedir. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun, meseleyi Anayasa Mahkemesi’ne taşıması başından beri ortaya koyduğumuz hukuka aykırılık tezimizin haklılığını ortaya çıkarmıştır. Konunun yüksek yargının tepe noktasına taşınmış olması nedeniyle, Genel Yönetim Kurulumuz ve Başkanlar Kurulumuz, süreçte ortaya çıkabilecek gelişmelere göre anında demokratik tepkisini ortaya koyma kararındadır. O nedenle sendikamız teyakkuz halini sürdürmektedir.

6- TEKGIDA-İŞ Sendikası, kurulu bulunduğu işkolunda sendikasızlığı ve kayıtdışılığı yok etmek amacıyla bu güne kadar sürdürdüğü örgütlenme çalışmalarının aynı etkinlikte devam ettirilmesinde kararlıdır. Son olarak, Susurluk yolu üzerinde kurulu bulunan Assan Gıda işletmesindeki örgütlenme faaliyetimiz esnasında 23 üyemizin işten çıkarılmış olması, mücadelemizi durduramayacaktır. Başkanlar Kurulumuz, Assan Gıda işverenini çalışanlarının anayasal haklarına saygılı olmaya, sendikalaşma özgürlüğünü tanımaya davet etmektedir.

7- Sendikamız 2010 yılı özel sektör toplu iş sözleşmelerini, karşılıklı iyiniyet ve anlayış içerisinde, üyelerimizin haklarını dönemin koşulları içinde azami ölçüde kollayarak bağıtlamış bulunmaktadır. Çalışma barışını zedelemeden ve güvene dayalı bir anlayışla toplu iş sözleşmelerinin sonuçlanmış olması memnuniyet vericidir.

8- Buna mukabil, kamu toplu iş sözleşmelerinde aynı olumlu sonucu yakalamak mümkün olmamıştır.  ÇAYKUR’da, hukuksuzluğa ve hileciliğe karşı  hukuki mücadele sürdürülmektedir. Sendikamızın yetki için gerekli olan çoğunluğu haiz olduğu maddi ve somut belgelerle ispatlı olmasına rağmen, karşı taraf itirazlarla süreci uzatmaktadır. Ancak, sendikamız bundan önce olduğu gibi, ÇAYKUR işçileri ve çay sektörünün sorunları ile “doğal ve geleneksel yetkili” olarak ilgilenmeye,  çayın ÇAYKUR’UN geleceğine sahip çıkmaya devam edecektir.

9- Diğer kamu toplu iş sözleşmesi TEKEL’de ise ibretlik durumlar yaşanmaktadır. Öyle ki; sendikamızı devre dışı bırakmak için önce kuruluş ile ilgisi olmayan bir sendikaya işkolu itirazı yaptırılmış, hukuki süreç lehimize sonuçlanınca da bu kez farklı bir oyun tezgahlanmıştır. Bakanlık, TEKEL bürokrasisi ve KAMU-İŞ ortak girişimi, TEKEL işçilerinin toplu iş sözleşmesi haklarını vermemek için direnmektedirler. Geçmişte orman işkolunda yine Hükümetin talimatıyla 5 yıl geriye gidip işçilerin toplu sözleşme farkları ödendiği halde, Sendikamıza ve TEKEL işçilerin çifte standart uygulanarak, birikmiş hakları ellerinden alınmaya çalışılmaktadır. Başkanlar Kurulumuz, kamu otoritesinin anayasal eşitlik ilkesine aykırı ve yanlı bu tutumunu esefle kınamaktadır. Anlaşılmaktadır ki plan, hem TEKEL işçilerinin TİS hakkını elinden almak hem de 4/C’ye göndermek şeklinde yapılmıştır. Sendikamız her türlü meşru ve yasal mücadeleyi sürdürmekte kararlıdır.

10- Başkanlar Kurulumuz, 12 Eylül 2010 tarihinde referanduma sunulacak olan “Anayasa Değişiklik Paketi”ne “HAYIR” demek, desteklememek kararı almıştır. Hükümetin, geniş toplumsal kesimlerin mutabakatını aramadan yaptığı; demokrasinin en temel ilkelerinden kuvvetler ayrılığı ilkesini zedeleyecek biçimde ve yargı bağımsızlığını yok eden, yargıyı siyasi otoritenin denetimine sokmayı hedeflediği aşikar olan anayasa değişikliklerinin, ülkede siyasi ve toplumsal barış, huzur ve bütünlüğü bozacağına, iç çatışmaları ve ayrışmayı arttıracağına inanılmaktadır.

Basına ve kamuoyuna saygı ile duyurulur.