TEKGIDA-İŞ Sendikası Genel Başkanı Sn. Mustafa TÜRKEL, TBMM Başkanı Sn. Mehmet Ali ŞAHİN’in, Adıyaman’da TEKEL işçilerinin yaptığı protestoyu eleştiren sözlerini temsil ettiği konumla bağdaştıramadığını ifade ederek, basına ve kamuoyuna aşağıdaki açıklamayı yapmıştır:

TEKGIDA-İŞ Sendikası Genel Başkanı Sn. Mustafa TÜRKEL, TBMM Başkanı Sn. Mehmet Ali ŞAHİN’in, Adıyaman’da TEKEL işçilerinin yaptığı protestoyu eleştiren sözlerini temsil ettiği konumla bağdaştıramadığını ifade ederek, basına ve kamuoyuna aşağıdaki açıklamayı yapmıştır:

SN. ŞAHİN AÇIKLAMALARI İLE TARAFSIZLIK KONUMUNU ZEDELEMİŞTİR

TBMM Başkanı Sn. Mehmet Ali ŞAHİN, Adıyaman’da özlük hakları için gösteri yapan TEKEL işçilerini haksız ve mesnetsiz bir şekilde eleştirmiştir.

            Her şeyden önce ifade etmek gerekir ki; Anayasa gereği Sn. ŞAHİN, TBMM Başkanı sıfatıyla icranın yani Hükümetin dışında, tarafsız bir konumda bulunmaktadır. Bu nedenle, Hükümetin sözcüsü gibi davranmaya ve Hükümet adına açıklama yapmaya hakkı bulunmamaktadır. Sn. ŞAHİN’in anayasal konumunu zedeleyen ve sorumluluğu ile bağdaşmayan bu açıklaması camiamızda esefle karşılanmıştır.

            Sn. ŞAHİN’in Hükümet sözcüsü gibi dile getirdiği görüşlere gelince;

            -TEKEL işçilerinin hizmetleri karşılığı ve yasa gereği aldıkları kıdem tazminatı Hükümetin bir ulufesi değildir. Bunu fazladan verilmiş bir hak gibi göstermek bilgi kirliliği yaratmaktır.

            -TEKEL işçileri işlerini kendi iradeleri ile değil, Hükümetin tasarrufu sonunda kaybetmişlerdir. Sosyal devlet ilkesinin gereği olan insanca çalışma ve yaşama koşullarını talep etmek, anayasa ve uluslararası sözleşmelerden doğan en tabii haklarıdır.

            – TEKEL işçilerine kölelik düzenini dayatmak için emsal gösterilen işsizler, sadece ve sadece Hükümetin ayıbıdır. Bu ayıbı kaldırmak yerine, bu ayıba sığınmak kabul edilemez. Gerçek adalet, kölelik düzenine isyan edenlere aba altından sopa göstermek değil, bu ülkenin çalışmaya hazır her yurttaşına insanca yaşamaları için iş ve istihdam sağlamaktır. Önemli olan insanları sefalette değil, refahta eşitlemektir.

            TEKEL işçileri hak arayışlarını her ortamda ve her vesile ile sürdüreceklerdir. Bu hak mücadelesini olgunlukla karşılamak, demokrasiye saygı gereğidir.

            Basına ve kamuoyuna saygı ile duyurulur.