Alım gücündeki düşüş emekçiye yapılan 2 bin 902 TL’lik asgari ücret zammını şimdiden eritti. Emekçiler zammı gıda ve kiraya harcıyor.

DİSK’ten Seyit Aslan, “Bu ücretle asgari koşullar dahi sağlanmıyor” diyor.

Asgari ücretin 11 bin 402 lira olarak belirlenmesi emekçilere verilen zararı telafi etmiyor. Gıda fiyatlarındaki durmak bilmeyen artış, açlık ve yoksulluk sınırındaki devam eden yükseliş, kira artışı ile üst üste gelen zamlar, şimdiden emekçiye yapılan 2 bin 900 liralık zammı eritmiş durumda. 2 bin 900 liralık zamla ayrı ayrı yalnızca 53 kilo kuru fasulye; 8 kilo et; 14 kilo peynir alınabiliyor.

DİSK’in verilerine göre üstelik ülkedeki çalışanların yaklaşık yüzde 70’inin asgari ücret ya da çevresindeki bir gelire sahip olduğu düşünüldüğünde, yüzde 34 oranındaki asgari ücret zammı devede kulak kalıyor. İktidar ve Türk-İş, emekçilere yapılan zammı ‘yeterli ve iyi bir oran’ olarak lanse etse de kayıp sürüyor. Emekçiler bu asgari ücretle asgari geçinme koşullarını dahi karşılayamıyor. Asgari Ücreti Tespit Komisyonu’nda yer alan Türk-İş verilerine göre dahi mayısta açlık sınırı 10 bin 360 TL, yoksulluk sınırı ise 33 bin 750 TL oldu. İstanbul’da ortalama kira fiyatı 15 bin liraya dayanırken bir kilo kuru fasulyenin dahi 54,11 TL’lik fiyata ulaşırken milyonlar açlığa karşı mücadele etmek zorunda bırakılıyor.

ZAM GELMEDEN BİTECEK

“Asgari ücretin işçilerin yaşama koşullarını asgari olarak bile karşılamayacak düzeyde” diyen DİSK Yönetim Kurulu Üyesi Seyit Aslan, belirlenen asgari ücretin yoksulluk sınırının 3’te biri oranında bile olmadığına değindi. Yakın zamanda yeni ücretin de açlık sınırının birkaç aya altında kalacağına dikkat çeken Aslan, Ekmek dahil olmak üzere temel tüketim maddelerine yüzde 50 oranında gelen zamlar var. Asgari ücreti ağustos ayında zamlı olarak alacak ama zamlar bugünden yağmur gibi yağıyor. Yüzde 34’lük zam önceden emekçilerin cebinden çıkıyor. Gıdada bile insanların tasarrufa gideceğini görüyoruz. Türkiye’de temel ücretin yoksulluk sınırı bandının üzerinde olması gerekir ki nefes alabilsinler” dedi. Türkiye’de yüzde 60 civarında asgari ücretli olduğunu söyleyen Aslan, şunları ifade etti: “Sendikal hakkını kullanan işçilerin sayısı da yüzde 7 civarında. Sendikal hak ve özgürlüklerin önündeki engellerin kaldırılması gerekir. İşçilerin iktidara bakmadan kendi ücretlerini belirleme hakkına sahip olması gerekir. Türkiye’deki çalışan işçilerin içerisinde asgari ücret düzeyinde ücret alanların sayısı yüzde 50 ile 60 arasında. Çalışanların yarısından fazlası asgari ücret düzeyinde alıyor. Bunun dışında kalanların da asgari ücretin biraz üzerinde kazanıyor. Asgari ücretli olanlar ile biraz üzerinde ücret alanların oranı yüzde 70 düzeyinde. Bu açlık sınırında bir yaşam demektir. En ücra semtlerde, insan onuruna yakışmayan konutlar var, insanlar oraya 7 bin lira kira ödemek zorunda kalıyor. Şehir merkezlerinde bir asgari ücretlinin aldığı ücret kiraya yetmiyor. Tüm bunları yeni bir mücadeleyi gerektiren bir dönem olarak da ele almamız gerekiyor.”

4 KEZ BELİRLENMELİ

DİSK’in asgari ücretle ilgili talepleri şöyle:

-Yüksek enflasyon döneminde asgari ücret yılda 4 kez belirlenmeli.

-Ücretler toplu sözleşmelerle belirlenmeli.

-İşçi sınıfının asgari ücret cenderesinden kurtulması için sendikalaşma ve grev hakkı önündeki tüm engeller kaldırılmalıdır. Teşmil yoluyla toplu iş sözleşmelerinin kapsamı genişletilmeli.

-Asgari ücret tespit süreci demokratikleştirilmeli, diğer işçi konfederasyonlarının katılımı da sağlanmalı, işveren ve hükümetin ortak kararıyla asgari ücret ilan edilmesinin önüne geçilmeli.

-Asgari ücretin tespitinde TÜİK’in inandırıcılıktan uzak enflasyon verileri değil, gerçek enflasyon ve geçim şartları göz önüne alınmalı.

-Asgari ücret belirlenirken bir evde iki kişinin çalışması halinde o eve yoksulluk sınırının üstünde gelir girmesi güvence altına alınmalı.

-Kamu işçileri ve özel sektör işçileri arasındaki ücret farkları ortadan kaldırılmalı.

-En düşük emekli aylığı da asgari ücret düzeyinde belirlenmeli.

EN DÜŞÜK MAAŞ 22 BİN TL

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, açıklamalarda bulundu.  Işıkhan, “Memur-emekli maaş zammı temmuz ayında TBMM’den geçecek” dedi. Bakan Vedat Işıkhan, memur ve emekli zammı ile ilgili düzenlemenin temmuz ayında Meclis’ten geçeceğini bildirdi. Işıkhan, en düşük memur maaşının ise 22 bin TL olacağını belirtti.

KİRAYA MAAŞ DA YETİŞMİYOR

Asgari ücrete yalnızca 2 bin 902 liralık artış yapılırken kira fiyatları ise katlandıkça katlanıyor.