Hava-iş Genel Bşk. Atilay Ayçin: Elimizi geçtik, bedenimizi taşın altına koymazsak, bu iktidarın önüne geçemeyiz. Bizim için nihai hedef, iktidar olmaktır. Biz, Türkiye işçi sınıfı olarak, bu ülkeyi yönetmeye adayız. AKP iktidarına seçenek, işçi sınıfıdır ve iktidar olmak zorundadır. konuşmalar sırasında işçiler sık, sık ellerini havaya kaldılarak Birleşen işçiler asla yenilmez sloganı attı.

TOPLANTIDAN İZLENİMLER

       Hava-iş Genel Bşk. Atilay Ayçin: Elimizi geçtik, bedenimizi taşın altına koymazsak, bu iktidarın önüne geçemeyiz. Bizim için nihai hedef, iktidar olmaktır. Biz, Türkiye işçi sınıfı olarak, bu ülkeyi yönetmeye adayız. AKP iktidarına seçenek, işçi sınıfıdır ve iktidar olmak zorundadır. konuşmalar sırasında işçiler sık, sık ellerini havaya kaldılarak "Birleşen işçiler asla yenilmez sloganı attı."

       Toplantı, Tepekule Kongre Merkezi’nde düzenlenen ‘Sendikal Güçbirliği" bölge toplantısına Basın- İş Sendikası Genel Başkanı Yakup Akkaya, Deri- İş Sendikası Genel Başkanı Musa Servi, Hava-İş Sendikası Genel Başkanı Atilay Ayçin, Belediye-İş Sendikası Genel Başkanı Nihat Yurdakul, Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Ercan Sadık İpekçi, Petrol- İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Öztaşkın, TezKoop- İş Sendikası Genel Başkanı Osman Gürsü, Tümtis Sendikası Genel Başkanı Kenan Öztürk, Kristal- İş Genel Başkanı Bilal Çetintaş ve Tek Gıda İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel katıldı.

       Toplantının açılışında konuşan Belediye- İş Sendikası Genel Başkanı Nihat Yurdakul, Güçbirliği hareketinin iddia edildiği gibi bir siyasi partiyle yan yana konulacak bir hareket olmadığını, bunu iddia edenlerin emeğe, alınterine ihanet edenler olduğunu ileri sürdü. 8-11 Aralık 2011’de Türk- İş Genel Kurulu’nun yapılacağını, ancak oluşturdukları hareketin bu genel kurula da endeksli olmadığını ifade eden Yurdakul, "Biz emeğe karşı yapılan saldırılar karşısında direnç gösterecek bir Türk-lş yaratmak istiyoruz. İşçiye sırtı dönük dep, işçiye karşı yüzü dönük bir Türk-lş için mücadele ediyoruz. Mevcut Türk-lş üst yönetiminin yapması gerekenleri biz yapmaya çalışıyoruz" dedi.

‘İşçi siyasetin dışında tutulmak isteniyor’

       Çeşitli dönemlerde Türk-İş üst yönetiminde yer aldıklarını, ancak anlayış farkı nedeniyle ayrılmak zorunda kaldıklarını anlatan Yurdakul, "Türk-lş üst yönetimi emeğe saldıranlara biat etmektedir. Türkiye’yi yönetenlerden icazet alınarak Türk-lş yönetilmez. Yönetilirse bu hale gelir. İşçi sınıfının yüzyıllardır yaptığı mücadeleler sonucunda elde ettiğimiz haklar hızla elimizden almıyor. Türk-lş üst yönetimi işçileri siyasetin dışında tutmak istiyor. Siyaseti işçi sınıfının lehine çevirmek ancak işçilerin siyasetin içinde olmasıyla mümkün olur" dedi.

‘Politikalarla cemaatleştirildi’

       Türk-lş’in, Türkiye’nin en büyük konfederasyonu olduğunu ve yeniden ayağa kaldırmaya ça lıştıklarını belirten Yurdakul, bazı çevreleri kendilerini başka bir konfederasyon kuracı ya da Türk-lş üst yönetiminde koltuk kap: bası içerisinde göstermeye çalıştıklarını bel Bunların yalan ve iftira olduğunu söyleyen dakul, "Birilerine bireysel çıkarları için yala yapanlar bizi suçluyor. ‘Birileri bunların kafasına sokmuş ayrılacaklar başka konfederasyon kuracaklar’ diyor. Bunlar yalan ve iftira. Ne zannedi yorsunuz? Eğer Türk- İş bugün ayakta duruyorsa işte bu genel başkanların temsil ettiği sendikaların sayesinde ayakta duruyor. Bunlar Türk- Iş’ten gidecek. Size bırakacağız öyle mi? Yok öyle, siz gideceksiniz Türk-lş’ten. Biz güçlü sendikalar, güçlü bir konfederasyon yaratmak istiyoruz. Yıllardır yürütülen politikalarla bu ülke cemaatleştirilmiştir" diye konuştu. Yurdakul kapanış konuşmasınıda "Bu hakereti sonuna kadar yaşatmamız lazım. ‘Kahrolsun ABD emperyalizmi, yaşasın bağımsız Türkiye’ demeden bu iş olmaz’ sözleriyle gerçekleştirdi. Yurdakul’un bu sözlerini işçiler alkışlarla destek verdi.

 İşçi hareketi ısınıyor

       Toplantı salonu geniş olmasına karşın işçilerin birçoğu konuşmaları ayakta dinledi. Kadın işçilerin çokluğu dikkat çekti. Çok sayıda işçi eş ve çocuklarıyla katıldı.

       İşçiler özellikle birliktelik mesajı içeren sloganlarla salona girdi. Toplantı başlayana denk kongre merkezinin dışında ve salon içerisinde sloganlar devam etti.

       Her zaman olduğu gibi sorunlarla bire bir karşı karşıya kalan veya direnişte olan (Deri-Iş, Belediye-lş, Tümtis gibi) işçilerin coşkusu hakim oldu.

       İşçiler nasıl bir sendikal hareket geliyor sorusuna cevap aradı ve anlamaya çalıştığı için de salonu uzun süre terk etmedi.

       İzmir İşçisinin sendikal Güçbirliği ile yeni tanışması sorularla birlikte eleştirilere de yol açtı. İşçiler karşılarında oturan 10 Sendika Başkanına "Bugüne kadar neden bir araya gelmediniz. Sizi engelleyen neydi?" gibi sorular yöneltti.

       Çok sayıda sol dergi grubu yayın organlarını satmak için işbaşındaydı. Ancak basın mensuplarının azlığı dikkat çekti. Aydınlık, AA, DHA dışında izmir’in birkaç yerel gazetesi daha toplantıyı takip etti. Toplantının tamamını izleyen ve görüntülü çalışan TV’ler ise Ulusal Kanal ve Hayat Tv oldu.

‘Ülkenin ayağa kalkmaya ihtiyacı var’

       Toplantıda konuşan Tek Gıda-Iş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel ise işçi sınıfının bugünkü durumuna gelmesinde son 20 yıldaki, başta sendika yöneticileri olmak üzere tüm işçi sınıfının sorumluluğu olduğunu öne sürdü. AKP’nin yüzde 50’lerle iktidara gelmesinde ise toplumun her kesimiyle birlikte sendikasız işçi sınıfının, sendikasının sözünü dinlemeyen pek çok işçinin sorumlu olduğunu savundu. Türkel, "Bu ülkenin yeniden gerçek anlamda demokrasiye, emeğe saygı duyulan bir demokrasi için ayağa kalkmaya ihtiyacı var" dedi.