Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
01 Eylül 2022
YÜZYILIN EN KÖTÜ BÖLÜŞÜM TABLOSU: EMEK UCUZ EKMEK PAHALI

Yılın ikinci çeyreğine dair büyüme rakamları ülke ekonomisinde yüzyılın en kötü bölüşüm tablosunu ortaya koydu.

YÜZYILIN EN KÖTÜ BÖLÜŞÜM TABLOSU: EMEK UCUZ EKMEK PAHALI

Emek kesiminin payı yüzde 24,5’e gerilerken sermayenin aldığı pay yüzde 54’e yükseldi.

Ülke ekonomisi yılın ikinci çeyreğinde yüzde 7,6 büyüdü. Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) tahmini, 2022 yılının ikinci çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 114,6 artarak 3 trilyon 418 milyar 967 milyon TL oldu. GSYH’nin ikinci çeyrek değeri dolar bazında 219 milyar 335 milyon olarak gerçekleşti.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) yayımladığı nisan-haziran dönemine ilişkin GSYH verileri iktidar ve sözcüleri tarafından ülke ekonomisinin beklentilerin üzerinde büyüdüğü yönünde haberlerle servis edildi ancak bu büyümenin arkasında gelir dağılımındaki bozulma ve emek kesimlerinin, ücretlilerin daha da yoksullaşması var.

Uygulanan ekonomi politikaları sonucunda ülke ekonomisi, yoksullaştıran büyüme ağında sıkıştırıldı. Adil olmayan büyümeden emek kesiminin aldığı pay yılın ikinci çeyreğinde yüzde 25,4’e gerilerken sermaye kesimlerinin kârı yüzde 54’e yükseldi.

“Faiz neden enflasyon sonuç” teziyle ortaya atılan yeni ekonomi modelinde bizzat Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati tarafından yurttaşın göz ardı edildiği açıklanmıştı:

“Enflasyonla birlikte büyümeyi tercih ettik. Yoksa enflasyonu düşürmek için çok sert tedbirler alabilirdik. Üretimi ve büyümeyi tercih ettik. Bu sistemden dar gelirliler hariç üretici firmalar, ihracatçılar kâr ediyorlar. Çarklar dönüyor.”

Bakan Nebati’nin haziran ayındaki bu sözleri hafızalardaki yerini korurken enflasyonun yüzde 80’e dayandığı nisan-mayıs-haziran aylarında işgücü ödemeleri bir önceki yılın aynı çeyreğine göre sadece yüzde 66,4 arttı. Buna karşın sermaye kesimlerinin kârı yüzde 134,7 oranında arttı. Sermayenin kârı işgücü ödemelerinin iki katı oranında artmış durumda. Çalışanlarsa reel olarak kaybetmiş durumda.

Türkiye’de emeğin payı 2 yılda yüzde 36,8’den yüzde 25,4’e indi. Sermayenin payı ise yüzde 42,9’dan 54’e çıktı.

Büyüme rakamlarını kısaca değerlendiren Prof. Dr. Erinç Yeldan, şu ifadeleri kullandı: “Türkiye yoksullaştıran büyüme patikasında sıkışıp kalmış durumda. AKP’nin rasgele ve öncelikle rant ve spekülatif finans gelirlerini gözeten emek düşmanı politikalarının beklenen sonucu. ‘Türkiye modeli’ diye sürdürülen politikaların aslında ‘Yoksullaştıran’ büyüme anlamına geldiğinin net özeti.”

TÜKETİM BÜYÜTTÜ

Hane halkı tüketimi yüzde 22,5, kamu harcamaları yüzde 2,3 ve yatırımlar yüzde 4,7 arttı. Büyümenin en büyük kaynağı ise üretim değil, tüketim oldu. Hane halkı harcamaları ikinci çeyrek büyüme oranına 13,6 puan katkı verirken, kamu harcamalarından 0,3 puan ve yatırım harcamalarından 1,2 puan katkı geldi. Bayram tatili ve yaz tatiline denk gelen ikinci çeyrek çeyrekte hizmet sektörü harcamaları arttı.

AZİZ ÇELİK: TESADÜFEN BİR TABLO DEĞİL, TERCİH!

Emek gelirleri enflasyonun altında artarken sermaye gelirleri daha fazla artınca bölüşüm ilişkileri bozuluyor. Emek gelirlerinde yaşanan düşüş öbür tarafta işletme gelirlerinde artışa yol açıyor. Bunun iki tane çok ciddi sebebi var: Birincisi pandemi. Pandemi ücretli çalışanların gelirini düşürdü, ikincisi ise yüksek enflasyon. Emek gelirleri enflasyonun altında artıyor sermaye gelirleri enflasyonun üstünde artıyor. Bunun sonucunda bölüşüm ilişkileri kötüleşiyor. Altını çizmemiz gereken nokta şu: Yüzde 24,5 TÜİK’in 1998’den itibaren yayınlamış olduğu en düşük paydır. Diğer bir ifadeyle şunu söylemek mümkün: 2022’nin 2’nci çeyreğinde biz 21’inci yüzyılın en kötü bölüşüm ilişkileri tablosuyla karşı karşıyayız. Türkiye modeli aslında bir timsah modeline dönüştü. Nebati’nin dediği gibi bankacı, sermaye, işletmeci memnun. Zaten Bakanlık bunu tercih ettiğini söylüyor. Enflasyonu düşürmeyi tercih etmiyorlar bunun faturası sabit gelirli emek kesimine yükleniyor. Çalışanları enflasyona karşı korumuyoruz demektir. 98 sonrasının en kötü bölüşüm ilişkileri olduğu ortada. Enflasyonla mücadele ederseniz, kuru düşürürseniz bir farklı bir tablo oluşur elbette. Bu tesadüfen ortaya çıkan bir şey değil bir tercihin sonucu.

Seçime giderken kimi gelirlerde bir dizi artış yapıp, ferahlama sağlayıp seçime gitmeyi planlıyorlar. Ancak, ekonominin gelmiş olduğu durum nedeniyle attıkları her adım enflasyon yükseltecek sonuçlar doğuracaktır. Seçim atmosferlerinde iktidarlar çalışanları memnun edecek uygulamalar yapmak isterler fakat ben bu ekonomi politikaları altında bunun çok alanının kalmadığı kanaatindeyim. Çalışanları ferahlatacak adımlar zor olacaktır.

KAYNAK Birgün
DİĞER HABERLER
ENFLASYON TAHMİNİ DEĞİŞİR Mİ, DEĞİŞMELİ Mİ?
ENFLASYON TAHMİNİ DEĞİŞİR Mİ, DEĞİŞMELİ Mİ?

Merkez Bankası yılın ikinci enflasyon raporunu 9 Mayıs Perşembe günü açıklayacak. Tabii ki en çok merak edilen 2024 yılının enflasyon tahmininin değişip değişmeyeceği…    

FİNANSALLAŞMANIN YENİ DÖNEMİ
FİNANSALLAŞMANIN YENİ DÖNEMİ

Finans farkında olalım veya olmayalım toplumsal yaşamın tüm dokularına nüfuz etmiş durumda. Bankamatikten para çekerken, bakiyemiz yetersizse kredi kartından nakit çekme olanağını değerlendirirken, her ay kart borcumuzun ne kadarını ödeyeceğimize karar verirken aslında finansal kararlar veriyoruz.

SOSYAL GÜVENLİK REFORMU TARTIŞMALARI VE TİSK
SOSYAL GÜVENLİK REFORMU TARTIŞMALARI VE TİSK

Türkiye’de çalışma hayatında 1993-1999 döneminin en önemli konularından biri, Sosyal Sigortalar Kurumu’nun mali sorunlarının çözümü amacıyla gündeme getirilen çözüm önerileriydi.

ENFLASYON HALKIN SOYULMASIDIR!
ENFLASYON HALKIN SOYULMASIDIR!

Pahalılık en önemli toplumsal sorun. Enflasyon, emme-basma tulumba gibi halktan alıyor zenginlere aktarıyor.