Aylardır grevde olan Bel Karper ve Adkoturk işçileri Tekirdağ Valiliği önüne gitti. Görüşme talepleri kabul edilmedi, polise ‘süpür’ talimatı verildi. 56 işçi gözaltına alındı.

Yaralanan Tekgıda-İş Sendikası örgütlenme uzmanı Yunus Durdu, ‘Vali’ye mektup verecektik, o çocukları bile coplattı.’ dedi.

Sendikal hakları için aylardır Tekgıda-İş Sendikası önderliğinde mücadele eden Bel Karper ve Adkoturk işçileri sabahın erken saatlerinde Tekirdağ Valiliği önüne gitti. Valilik binasının önünde barışçıl eylem haklarını kullanmak isteyen işçiler Vali ile görüşerek sorunlarının çözülmesini talep edecekti. Valiyle görüşemeyen işçinin muhatabı çevik kuvvet oldu.

İşçiler, “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek”, “Türkiye sermaye için ucuz emek cenneti olamaz”, “Kendi ülkemizde mülteci olmak istemiyoruz”, “Yabancı sermayenin kölesi olmayacağız”, “Vali-Polis-Jandarma Anayasa’yı uygula” yazılı dövizlerle Valilik binasının önündeki merdivenlerine oturdu. Dövizlerin yanı sıra fabrika önündeki “Bu iş yerinde grev var” pankartı ile Türk bayrağı da taşındı.

‘SÜPÜR’

Polis ekipleri Tek-Gıda İş Örgütlenme Uzmanı Yunus Durdu’dan iki işçiyle birlikte Vali Yıldırım ile görüşebileceklerini, işçilerin ise valilik merdivenlerinden kalkıp geldikleri otobüslere binmesini istedi. İşçiler, “Valimiz gelmeden buradan kalkmayız” sloganı attı. Vali gelmeden gitmeyeceğini ifade eden işçilerin, Vali Yıldırım ile görüşülürken oturmaya devam edeceğini söylemesi üzerine polis ekipleri, merdivenlerde oturan işçilere müdahale etti. Polis amirlerinden birinin çevik kuvvet polislerine “Süpür” talimatı verdiği görüntüler sosyal medyaya yansıdı. Çevik kuvvetin “süpür” talimatının ardından aralarında kadın ve çocukların da bulunduğu alanda yoğun arbede yaşandı. Arbede içinde yaralanan ve ağlayan çocukların olduğu görüldü.

HASTANELİK OLDULAR

Kolluk kuvvetleri tarafından uygulanan ağır müdahalede, sendikanın örgütlenme uzmanı Yunus Durdu’nun beraberinde bazı işçiler hastanelik oldu. Bazı işçilerde kemik çatlağı olabileceği, pek çok kadın ve çocuğun yaralandığı bilgisine ulaşıldı. Durdu “Biz Vali’ye mektup verecektik, o çocukları bile coplattı.” dedi.

Yaşananlar sosyal medyada büyük tepki topladı. Tekgıda-İş Sendikası Örgütlenme Uzmanlarından Suat Karlıkaya sosyal medyadan “İşçisini dinlemek yerine süpürten vali tabi ki istifa etmek zorunda. Pislik süpürülür pis tertemiz insanlarız süpüreceğiniz insanlar başka yerde koltuklarında oturuyor gidin onları süpürün. Haklı davamızdan vazgeçmiyoruz.” paylaşımı yaptı.

‘DOĞRU DEĞİL BENCE’

Aydınlık, Tekirdağ Valiliği İl Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Yusuf Yıldırım, uzun süre ikna için uğraşıldığını, buna nazaran dağılmayan gruba emniyetin ‘tedbir’ amaçlı dağılma sağladığını ifade etti. Yusuf Yıldırım, Vali Aziz Yıldırım’ın, Valilik binası önüne kadar gelen işçilerle neden görüşmek istemediğine ilişkin sorumuza ise daha önceden herhangi bir randevu talebi bulunmadığını söyledi. Herhangi bir talepte bulunulmadan oturma eylemi yapıldığını belirten Yusuf Yıldırım, “Talepleri olmuş olsa, bu olumsuz karşılansa bunu anlayayım ama herhangi bir talepleri olmadan direkt Valiliğin önüne gelip oturma eylemi yapmak da doğru değil bence yani.” dedi.

İl Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğüne Vali Aziz Yıldırım ile de görüşme talebimizi ilettik ancak gazetemizin baskıya gireceği saate dek bir dönüş olmadı.

MEKTUPTAKİ TALEPLER

Aydınlık, Vali’ye verilmek üzere hazırlanan mektuba ulaştı. Mektupta işçilerin talepleri şöyle dile getiriliyordu:

“İlgili yerel idarecilerin ve kolluk güçlerinin, Türk işçilerin başlattığı yasal greve karşı yabancı işverenin yanında baskıcı tavır almak yerine, kanuna aykırı olan ve yasaklanan grev kırıcılığına müdahale etmesi ve engellemesi gerekmektedir. Sizden ricamız, Türk işçilerin Anayasal güvence altındaki örgütlenme ve grev hakkının güvence altına alınırken, yasa tanımayan, kanun ve yönetmelikleri ihlal etmekten çekinmeyen yabancı işverenlere, Türkiye yasalarına uymaları konusunda gerekli uyarıları yapma ve önlemleri alma konusunda yerel idareciler ve kolluk güçlerini uyarmanızdır.”

Sendikal hakları için greve çıkan işçilerin mücadelesi yıllar öncesine dayanıyor. Bel Karper işçileri, Fransız sermayeli şirkette 6 yıl boyunca verdiği hukuki mücadelenin ardından başlattıkları grevde 130 günü geride bırakırken, Adkoturk işçileri de Suriye ve Endonezya sermayeli Indomie şirketinde 4 yıllık hukuki mücadelenin ardından 23 Ağustos’ta grev pankartı asmıştı.