Öyle 10-15 sene öncesine gitmeyeceğim. Yakına, son senelere bakacağız sadece. İki genel seçim, bir yerel seçim…
Bu üç seçimin ortak ve ağırlıklı konuları neydi? Hatta anayasa referandumun bile?
* Taşeron işçilerine kadro…
* Emeklilerin durumunu iyileştirmek… İntibak, promosyon, ikramiye vs…
Neden bu iki kesim?
Nasıl olmasın?! Sadece bu iki kesimin oyunu aldın mı, iktidarsın.
Sözünü yutman da önemli değil. Geçen seçimde sözünü tutmadığını, yalan söylediğini bildikleri halde, aynı yalanla yeniden oylarını alabilirsin. Öylesine perişan, öylesine dağınıklar ki, kadro lafının, iyileştirme lafını bile cezbedebiliyor.
Zaten görmüşsün bu açlığı ve en vahşi şekilde sömürüyorsun seçimlere doğru. Oysa iktidardasın, belediyedesin. Yapacak makamdasın. Seçime ihtiyacın da yok ki. Yapmak istesen elini tutan yok ki…
Ama oy zamanı. Hele de bu kesimlerin oyunu almadan seçilemezsin.
2017 Ocak ayında emekli dul ve yetimlerin sayısı 11.789.141. Üstelik hepsi seçmen… Daha da önemlisi, hepsinin ailesinde, sözlerinin geçtiği en az bir seçmen daha var.
Ne demektir bu? 22 milyon seçmen… Dile kolay. Seçim günlerindeki sayışları da yaklaşık 10.5 milyondu. Yani, seçmen olarak 21 milyon.
Nedir bunun anlamı?
Bunları tavlamak isteyen için, koca koca yalan demek. Beş sözün en az ikisini bunlara ayırmak demek. Salla, sallayabildiğin kadar demek. İnandırdın mı, peşine taktın mı, uçurur, İktidara çıkarır bunlar. Böyle bir olaydır bu. Son seçimlerde bu partilerin işi gücü bırakıp sadece “taşeron işçisi, emekli ve işsiz” demelerinin sırrı buydu işte.
GELELİM TAŞERON İŞÇİSİNE
2013’ten beri her seçimde, “Kadro vereceğiz” dediler değil mi? Bu vaadi yerine getirmeyen, seçimden hemen sonra unutan iktidar partisine, “Yalan söyledin hemşerim” denmez mi?
Ya muhalefet partileri? Onlara için de geçerli. Belediyeleri var. Onlar da orada iktidarlar. Oysa unutmakla da kalmadılar. “Nerde kalmıştık” misali zulme devam ettiler, kadro sözü verdikleri taşeron işçisine.
KAMU, TAŞERON CEHENNEMİNE ÇEVRİLMİŞ
Biraz da taşeron işçisi hakkındaki rakamlara bakalım.
Rakamların ruhu yoktur, doğru. Ama yalan söylemezler, okumasını bilene de çok şey söylerler.
Sene 2013… Kamudaki taşeron işçisi sayısı 586 bin. Sene 2016… Kamudaki taşeron işçisi sayısı 823 bin. Üç senede tam 237 bin artmış…
Anlaşılan o ki, geçen 3 yılda ihaleye verilecek yeni işler keşfetmişler. Kamu kurumlarını daha da iğdiş etmişler.
Taşeron işçisine kadro vererek sayılarını azaltacakları yerde, üç senede yüzde 50 artırmışlar. “Güler misin, ağlar mısın” durumudur bu. Bu iktidar partisinin “kadro” yalanı…
BELEDİYELER DE TAŞERON CEHENNEMİ OLMUŞ
Ocak 2017 verilerine göre belediyelerde çalışan toplam işçi sayısı 916 bin 957. MALİye Bakanlığı raporuna göre bunların tam yüzde 80.2’si taşeron işçisi. Bakanlığın raporundan aktaran Genel-İş’e göre belediye işçilerin sadece yüzde 19.2’si kadrolu.
Anlaşılan o ki, sadece kamuyu değil, belediyeleri de tıka basa taşeron işçiliği ile doldurmuşlar.
Ve anlaşılan o ki, aklınıza gelen ya da gelmeyen bütün işleri ihaleye vermişler.
AKP, CHP, MHP ve HDP belediyelerinin hepsi. Evet hepsi.
***
Resmi rakamlara göre kamu ve belediyelerdeki toplam taşeron işçisi sayısı 1.5 milyon(oysa gerçek bunun daha üzerinde). Seçmen olarak en az beş milyon…
“Seçimlerde kadro deyip seçim bitince hemen unutmalarının sebebini anladınız mı?
Kadroyu verdiniz mi, elinizdeki barutu bir seferde bitirdiniz demektir. Oysa, her seçimde kullanabileceğiniz bir baruttur “kadro”. Bu yalana her defasında sarılabilirsiniz.