Av. Aygün, zorunlu arabuluculuğun işçiyle işvereni eşit değerlendirdiğini ve işçinin, alacağının azına razı bırakılcağını belirtti. İşçinin hak ispatı için delil edinmesi de işverenin insafına kalacak.
Arabuluculuk sistemini zorunlu hale getirmek için kolları sıvayan AKP hükümeti, 16 Nisan referandumu sonrasında düzenlemeyi hayata geçirmeyi hedefliyor. Geçen yıl özel istihdam bürolarına işçi kiralama yetkisi veren tasarıyı yasalaştıran hükümet bu yıl da emekçinin kazanılmış haklarını ortadan kaldıracak "Kamu Çalışma Reformu" ile zorunlu arabuluculuk sistemini yasalaştırmak için referandum sonrasını tarih olarak verdi. Adalet Bakanlığı’nın hazırladığı ve taraflara gönderildiği belirtilen Tş Mahkemeleri Kanunu Tasarısı Taslağı yasalaşırsa, çalışan , kesimin mevcut hakları ortadan kalkacak, işçilerin dava açma hakkı da "zorunlu arabuluculuk"la ortadan kaldınla cak. Aydınlık’a konuşan Türkiye Barolar Birliği Emek Komisyonu Başkanı Avukat Ali Çetin Aygün, arabuluculuk sisteminin zorunlu olmasıyla karşılaşılacak tehlikelere ilişkin uyarılarda bulundu.
Zorunlu arabuluculuk sistemi nedir?
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’nda benimsenen arabuluculuk, tarafların isteğine bağlı olarak yürütülen uyuşmazlık çözüm yoludur. Uyuşmazlığın "müzakere ve sulh" yöntemiyle çözümlenebilmesinin, tarafların özgür istemleriyle yapılması arabuluculuğun doğası gereğidir.
ANAYASAYA AYKIRI
İş Mahkemesi Kanunu Tasarısı Taslağı’nda ise kanuna, işçi alacağı ve işe iade talebiyle açılacak davalarda, dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurmak zorunlu hale getiriliyor. Aksi halde, mahkemenin davanın usulden reddine karar verebileceğine olanak tanınıyor. Bu taslağa göre davayı açacak tarafa, öncelikle arabulucuya başvurma ve prosedürü tamamlama gereği dava şartı olarak dayatılıyor. Bu arabuluculuk; hukuk usulü teorisinde kabul gören alternatif çözüm yolu uygulaması olmaktan çıkmıştır. Arabuluculuk, bu düzenleme ile iradiliğe bağlı olmaktan çıkmış ve hukukumuzdaki tanımından uzaklaştırılmıştır. Taraflardan birinin arabuluculuk çözüm yolunu istemediği halde arabulucuya başvurmaya zorlamak tarafların gönüllülüğü esasına dayalı olması ilkesini bozarak kavramın doğasmı köklü bir şekilde değiştirmiştir.
Mevcut sistemde çalışanın ücret için dava açma süresi 5, kıdem tazminatı için 10 yılken zorunlu arabuluculukla bu zaman aşımı süresi 2 yıla kadar düşürülüyor. Mahkemelerdeki iş yükünü azaltmak için bu çalışmanın yapıldığı öne sürülse de bu esas olarak ne gibi sonuçlar doğuracak?
CİDDİ HAK KAYIPLARI
Zorunlu arabuluculuğun getirilmesine yönelik başlıca gerekçe olarak ifade edilen, yargı yükünün hafifletilmesinin çözüm yöntemi; devletin yargı erkini küçültmesi yerine yargıyı yeterli güç ve donanıma ulaştırmasıdır. Bu gereklilik anayasal ilkelerin öngördüğü bir zorunluluktur. Zorunlu arabuluculuk kavramı ile bağımsız ve tarafsız mahkemelere erişim hakkının önüne geçilmesi Anayasa ya aykırılık oluşturmaktadır. Ayrıca, hukukumuzda hiçbir alacak türü bu kadar kısa zamanaşımı sürelerine tabi tutulmamıştır. Bu süreler, işçiler açısından ciddi hak kayıplarının yaşanmasına neden olacaktır.