Hala 22 bin 104 TL olan asgari ücrete zamma ilişkin vatandaşın beklentisi olası bir artış yapılması. Vatandaşlar asgari ücretin en az 40 bin lira olmasını savunurken paranın hiç kıymetinin kalmadığını vurguluyorlar.

Halen 22 bin 104 lira olarak uygulanan asgari ücret için temmuzda ara zam beklentisi artıyor. Mevcut rakamla temel ihtiyaçların dahi karşılanamadığını dile getiren yurttaşlar, asgari ücretin en az 40 bin lira olmasını istiyor.

Net asgari ücret, yüzde 30 artışla 1 Ocak 2025’ten itibaren 17 bin 2 liradan 22 bin 104 liraya yükseltildi. Yılın ikinci yarısına yaklaşılırken, yüksek enflasyon nedeniyle milyonlarca asgari ücretli, temmuzda ücretlerine ara zam yapılıp yapılmayacağına odaklandı.

Önceki yıllarda enflasyon karşısında alım gücünün korunması amacıyla asgari ücrete yıl içerisinde de artış yapılmıştı. Temmuz zammının bu yıl da tekrarlanıp tekrarlanmayacağı merak konusu oluyor. Yurttaşlar ise hayat pahalılığına dikkati çekerek ara zammın zorunlu hale geldiğini ifade ediyor.

Bazı yurttaşlar, mevcut ekonomik koşullarda temel ihtiyaçları karşılamanın giderek zorlaştığını belirterek, asgari ücretin en az 40 bin lira olması gerektiğini savunuyor.

Bu kişilerden biri de asgari ücretli Yusuf Toka. Ücretinin yeterli olmadığını belirten Toka, “Halk artık ödemelere, kiralara yetişemiyor. O yüzden asgari ücretin en az 30 bini bulması lazım diye düşünüyorum. Şu anda tek başıma çalışsam zaten büyük zorluk çekeceğim. Mecbur eşimle birlikte çalışıyorum. Zaten bu zamanda eşle birlikte çalışırsanız ancak evi idame ettirebiliyorsunuz” diye konuştu.

“KARNIMIZI DOYURDUĞUMUZA ŞÜKREDİYORUZ”

Sultan Mert ise işveren olduğunu belirterek, “Çalışanlar da haklı. Türkiye ekonomisi şu an çok kötüye gidiyor. Ortalama bir şey bulup öyle yapmaları lazım” dedi. İşveren olarak bir birikimi bulunmadığını bildiren Mert, “Sadece elemanlara çalışıyoruz desem yeridir. İnanın elemandı, dükkan kirasıydı, mutfak masrafıydı, site aidatıydı, bilmem ne… Karnımızı doyurduğumuza şükrediyoruz bu Türkiye ekonomisinde. Başımızdakiler sağ olsun” ifadelerini kullandı.

“EMEKLİ OLMAMA RAĞMEN ÇALIŞMAK ZORUNDAYIM”

Arzu isimli yurttaş ise emekli olmasına rağmen çalışmak zorunda kaldığını ifade ederek, şunları söyledi:

“Bence asgari ücret, insanların yaşayabileceği, barınabileceği, rahat hareket edebileceği kadar olmalı. Mutsuz insanları gördükçe durumlarına çok üzülüyoruz. Özellikle emeklilerin. Allah hepimizin yardımcısı olsun. Gidişatı iç açıcı görmüyoruz. Mümkünse ara zam istiyoruz. Geçinmek katiyen mümkün değil. Asgari ücretle iki kişi çalışsa bile geçinemez. Açlık sınırı 63 bin lira olarak açıklanmış. Nasıl geçinsin? Bayram geliyor, sokaklara bakın; kimse yok. Yani bence bu bir kul hakkı. Asgari ücrete, emekliye biraz zam versinler. Hepimiz çalışıyoruz, emekliyiz ama hala çalışıyoruz. Akşam evimize perişan gidiyoruz. Bir de karnımız doymazsa, barınamazsak ne yapacağız?”

‘ASGARİ ÜCRET 40 BİN LİRA OLMALI’ TALEBİ

Avukat Mehmet Emin Keleş ise asgari ücretin en az, şimdiki miktarının iki katı olması gerektiğini savunarak, şöyle konuştu:

“Yakın komşumuz Yunanistan iflasın eşiğindeydi. Asgari ücret 900 euro, ki bu neredeyse 40 küsur bin liraya tekabül etmekte. Bizdeki miktar 20 bin lira sınırında. Enflasyon oranı çok ciddi boyutta arttı. Dolayısıyla, asgari ücretin en az 40 bin lira olması gerektiği kanısındayım ben. Yani, asgari ücretle ben geçinemiyorum. Ülkeyi yönetenlerin geçineceğini hiç sanmıyorum” diye konuştu.

Paranın hiç kıymetinin kalmadığını ifade eden Elif Büyüksoy da asgari ücretin en az 40 bin lira olmasını istediğini belirterek, şunları söyledi:

“Çünkü yetişemiyoruz. Ben emekliyim, şu an örneğin işsizim. Çok büyük sıkıntıdayım ama hani iş de arıyoruz. 22 bin lira hiçbir şeye yetmiyor yani. Yolu var, yemeği var bu işin; bütün gününü geçiriyorsun. Kiran var, aidatın var, faturaların var. Keşke şöyle günlük ceplerine 300-500 koyunca ne kadar çabuk gittiğini bir görseler yani. Paranın hiç kıymeti kalmadı. Biz bir de çocuk yetiştiriyoruz. İnsanlar artık doğum yapmaya korkuyor. Ülkeye evlat vermeye korkuyor. Akıllı beyinlerin hepsi yurt dışında. Bilmiyorum… Allah sonumuzu hayır etsin diyorum.”

“EN UCUZ EVİN KİRASI 25 BİN LİRA”

Bu şartlarda geçinmenin zor olduğunu vurgulayan Orhan Oğuz da asgari ücretin 30 bin lira olması gerektiğini belirtti. Sıkıntılı bir dönemde bulunulduğunu ifade eden Oğuz, “İnsanlar gerçekten zor durumda. Artık bunun değişmesi gerekiyor. Hem hükümetin değişmesi gerekiyor hem asgari ücretin değişmesi gerekiyor. Tek asgari ücretle geçinmek biraz zor. İki asgari ücret bile olsa bugün en ucuz bir ev kirası 25 bin lira. Bu şartlarda geçinmek biraz zor. Bugün bir milletvekili 200 bin lira gibi bir maaş alıyor, bir de üstüne emekli oluyor. Üstüne 350-400 bin lira para alıyor. Biz, onları seçenler ise 22 bin lira alıyoruz” diye konuştu.