2012’DE BÜYÜMEDE SERT İNİŞ
Türkiye ekonomisinin büyümesi 2012’de yüzde 2.2 ile beklentilerin oldukça altında kaldı. Ekonomi geçen yılın dördüncü çeyreğinde ise yüzde 1.4 büyüme kaydetti. İç talep katkısının oldukça düşük kaldığı 2012’de dış talebin büyümeye katkısı yüzde 4.1 olurken, iç talebin katkısı yüzde 1.9 olarak gerçekleşti.
Türkiye ekonomisinin büyümesi 2012’de yüzde 2.2 ile beklentilerin oldukça altında kaldı. Ekonomi geçen yılın dördüncü çeyreğinde ise yüzde 1.4 büyüme kaydetti. İç talep katkısının oldukça düşük kaldığı 2012’de dış talebin büyümeye katkısı yüzde 4.1 olurken, iç talebin katkısı yüzde 1.9 olarak gerçekleşti.
2010’da yüzde 9.2 ve 2011’de yüzde 8.8’lik büyüme oranlarından sonra 2012’deki yüzde 2.2’lik büyüme oranı, oldukça sert bir iniş yaşandığını ortaya koyuyor. Türkiye’nin dördüncü çeyrek büyümesi yüzde 1.4 oldu. Mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış GSYH büyümesi 2012 son çeyrekte sıfır oldu. İhracat da martta hız kesti.
Türkiye ekonomisinin büyümesi 2012’de yüzde 2.2 ile beklentilerin oldukça altında kaldı. Ekonomi geçen yılın dördüncü çeyreğinde ise yüzde 1.4 büyüme kaydetti. İç talep katkısının oldukça düşük kaldığı 2012’de dış talebin büyümeye katkısı yüzde 4.1 olurken, iç talebin katkısı yüzde 1.9 olarak gerçekleşti.
Büyüme 2012’nin tamamında bir önceki yıla göre sert gerileyerek beklentilerin ve Orta Vadeli Program (OVP) hedefi olan yüzde 3.2’nin de altında kaldı. 2011’de kaydedilen yüzde 8.5 büyüme rakamıyla Çin’in ardından en hızlı büyüyen ikinci ekonomi olan Türkiye’de 2012 için hedeflenen yumuşak iniş senaryosu yerini sert inişe bıraktı.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) sonuçlarını açıkladı. 2012’de ekonomi birinci çeyrekte yüzde 3.3, ikinci çeyrekte yüzde 2.9, üçüncü çeyrekte yüzde 1.6 ve dördüncü çeyrekte yüzde 1.4 büyüme kaydetti. Geçen yıl sektörel bazda sabit fiyatlarla en yüksek büyüme hızı yüzde 6.6 ile ‘gayrimenkul kiralama’ sektöründe kaydedildi. En az büyüme yüzde 0.1 ile ‘ticaret’ faaliyetlerinde gözlendi.
Türkiye’nin 2012 birinci çeyrek büyümesi yüzde 3.4’ten yüzde 3.3’e, ikinci çeyrek büyümesi yüzde 3’ten yüzde 2.9’a revize edildi.
Vur derken öldürdüler!
* İstanbul Sanayi Odası (İSO) Yönetim Kurulu Başkanı Tanıl Küçük: Cumhuriyet döneminde yıllık büyüme ortalamamız yüzde 4.7. Bu kriterlerle baktığımızda 2012’de elde ettiğimiz sonuç çok başarılı görünmüyor.
*İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yalçıntaş: Merkez Bankası’nın uyguladığı sıkı para politikalarıyla yumuşak bir iniş gerçekleşti. Ama artık daha dikkat etmeliyiz. İç tüketim çok fazla yavaşladı. Parasal genişleme ve devamında özel sektör yatırımlarının ve iç tüketimin canlanmasının önü açılmalı. Öncü göstergelerin henüz ekonomide açık bir canlanmaya işaret etmediği için, 2013’ün ilkyarısında da yavaşlama beklentisi hâkimdir.
*Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Nurettin Özdebir: İç talebi ‘vur derken öldürmenin’ bedelini yüzde 2.2’lik büyümeyle ödedik. Bundan ders çıkarmaz ve iç talebin canlanmasını frenlersek 2013’te de 2012’de olduğu gibi kötü bir sürprizle karşılaşabiliriz. Türkiye 2012’de dış taleple büyümüştür.
Türkiye çakıldı!
Merkez Bankası’nın gevşek para politikasına geçtiği son çeyrekte büyüme rakamında meydana gelen ciddi düşüş, Merkez Bankası politikasının son çeyrekte etkisinin görülmediğinin göstergesi oldu.
Ekonomide yumuşak inişi amaçlayan Türkiye, 2012’nin son çeyreğinde adeta çakıldı. Büyüme kompozisyonuna bakıldığında; yurtiçi tüketim büyümeyi 0.6 puan aşağı çekerken, devletin nihai tüketim harcamaları 0.9 puan, devletin yatırım harcamaları 1 puan yukarı taşıdı. Özel yatırımlar büyümeyi 1.9 puan, stok değişimleri ise 0.9 puan aşağı çekerken, net ihracatın katkısı 2.9 puan oldu.
Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, büyüme konusunda yaptığı açıklamada, “Daha fazlası da olabilirdi, biraz ‘acı fren’ oldu… Türkiye’nin gerçek büyüme performansı bunun çok daha üze-rinde. Bu rakam frene fazla basıldığını gösteriyor. İç talepteki daralma büyüme hızımızı aşağı çeken bir gelişme oldu. Ne yazık ki büyümenin bir tarafı eksik kaldı” diye konuştu.
MALİye Bakanı Mehmet Şimşek de bölgemizde artan jeopolitik gerginliklere ve yüksek seyreden petrol fiyatlarına rağmen Türkiye’nin yüzde 2.2 büyümüş olmasının bir başarı olduğunu söyledi.
ING Bank Ekonomisti Ömer Zeybek, 2012 verilerinin ekonomideki yavaşlamanın beklenenden nispeten daha sert gerçekleştiğini ortaya koyduğunu vurguladı.
Ekonomist Özlem Bayraktar Gökşen, 2013’te ne olacağının önem arz ettiğini kaydederek, birinci çeyrek itibarıyla iç talep göstergelerinin güçlü olduğunu fakat üretim göstergelerinin onu takip etmediğini ifade etti.
İhracat yerinde saydı
TİM verilerine göre mart ayında ihracat yüzde 0.3 artışla 12.55 milyar dolar oldu. Türkiye’nin ihracatı hız kesti. İhracat ilk 3 ayda yüzde 3.3 artışla 36.48 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, ihracat ilk çeyrekte geçen yıla göre yüzde 3.3 artışla 36.48 milyar dolar olurken, toplam ihracattan yüzde 14.6 pay alan otomotiv endüstrisi, ihracatını yüzde 0.4 artırarak 5.15 milyar dolar ile ilk sırada yer aldı.
Martta en yüksek ihracatı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 2 düşüş kaydederek 1.87 milyar dolarlık ihracat yapan otomotiv sektörü gerçekleştirdi. Hazırgiyim ve konfeksiyon maddeler sektörü ihracatını yüzde 3.2 artırarak 1.45 milyar dolara yükselterek ikinci, çelik sektörü ise ihracatını yüzde 10.4 artışla 1.47 milyar dolara çıkararak üçüncü sırada yer aldı.
Büyükekşi 2013’ün tamamı için ekonomide yüzde 4 büyüme beklentisi bulunduğuna dikkat çekerek, şu bilgileri verdi:
“Bu yıl net ihracatın büyümeye katkısının sınırlı olacağı tahmin ediliyor. Çünkü ithalat cephesinde kıpırdanmalar gözleniyor. İlk 2 ayda ithalat yüzde 8.3 arttı. Ekonomimizde dengelenmenin sürdürülmesi için net ihracatın katkısının en az 2 puan olması gerektiğini düşünüyoruz.”
AB’ye satışlar yüzde 4 azaldı
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, “Avrupa Birliği’ne ihracatımız martta yüzde 4 azalırken, Ortadoğu’ya ihracatımız yüzde 4, Afrika’ya yüzde 4, Bağımsız Devletler Topluluğu’na ihracatımız yüzde 1 artış gösterdi” dedi. Büyükekşi martta ihracat artışında yüzde 62 ile Libya, yüzde 27 ile Çin, yüzde 30 ile Bulgaristan ve Brezilya’nın öne çıkan ülkeler olduğunu açıkladı.