449 gündür mücadele eden Cargill işçileri, işe iade davalarını kazandı. Mahkeme, işe iade olup olmamasına bakmaksızın işvereni kötü niyet tazminatına mahkum etti. İşçiler, ´İade olmazsa mücadelemizi Cargill Genel Müdürlüğüne taşıyacağız´ dedi.
Bursa’da faaliyet gösteren nişasta bazlı şeker (NBŞ) üreticisi ABD merkezli çokuluslu şirket Cargill’de çalışırken Tekgıda-İş Sendikası’na üye oldukları için 17 Nisan 2018’de işten atılan 14 işçi işe iade davalarını kazandı. Orhangazi 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, işvereni, işe iade olsa da olmasa da sendikal tazminata mahkum etti.
Cargill işçileri, çalışma koşulları nedeniyle Tekgıda-İş Sendikası’na üye oldu ancak Cargill işvereni, NBŞ kotasının yüzde 10’dan 5’e düşürülmesini gerekçe göstererek sendikalı olan 14 çalışanı işten çıkardı. Bunun üzerine 14 işçiler fabrikanın önünde direnişe başladı, firmanın İstanbul Ataşehir’deki genel müdürlüğüne yürüyüşler düzenleyerek işe iadeleri için mücadele etti. Mücadelelerini hukuki alanda da yürüten işçiler, zafer sevincine direnişlerinin 449. gününde kavuştu. Tekgıda-İş Sendikası Örgütlenme Uzmanı Suat Karlıkaya, uzun soluklu mücadelelerinin hukuki alanda başarıyla sonuçlandığını ancak işverenin tavrının belirleyici olacağına işaret ederek, “Biz bir an önce işe iadelerin yapılmasını istiyoruz. En başından beri mücadelemizin amacı bu. Tazminatlarımızın ödenerek işe alınmadığımız takdirde mücadelemizi sürdüreceğiz” dedi.
GEÇ GELEN KARAR
Aydınlık’a konuşan Karlıkaya, mahkeme kararına ilişkin şu bilgileri verdi: “Mahkeme, 5 yıla kadar kıdemi olanlara 4 net ve 12 brüt, 5-10 yıl arasına 4 net 13 brüt, 10 yılın üzerine de 4 net 14 brüt maaş şeklinde kötü niyet (sendikal) tazminatına karar verdi. Yani mahkeme işverene şunu dedi: Siz bu insanları sendikal nedenle işten çıkarmışsınız, kotadan dolayı çıkarmamışsınız. Bu açık ve net. Bilirkişi raporları da aynı tespiti yaptı zaten; 2018 yılında yüzde 20 büyümüş Cargill.”
Karlıkaya, dava sürecinin uzunluğuna dikkat çekti: “Dava 449. günde sonuçlandı. İşe iade ve sendikal tazminata hükmetti mahkeme. Ama tabii burada bunun neden 449 gün sürdüğünün de sorgulanması gerekiyor. Bu ülkeyi yönetenlerin cevabını vermesi gereken bir konu bu. Biz 2014 yılında en fazla 5-6 ayda aldığımız yerel mahkeme kararları şimdi niye 15 aya kadar uzadı?”
‘İADE OLMAZSA CARGİLL’DEYİZ!’
Cargill işçilerinin sabırla bu noktaya geldiklerini ve henüz bu mücadelelerinin bitmediğine vurgu yapan Karlıkaya, şunları söyledi: “Cargill yönetiminin şimdi 20 gün süresi var. Karara itiraz edip etmeyecekleri, nasıl bir yol haritası izleyeceklerini göreceğiz. Cargill yönetiminin bir an önce işbaşı yaptrımasını bekliyoruz. Aksi bir durumda biz artık direnişimizi İstanbul Ataşehir’deki Cargill Genel Müdürlüğünün önüne taşıyacağız. Biz en başından beri biz işimizi geri istiyoruz dedik. Hâlâ da bunun için mücadelemiz, biz bulunduğumuz bu noktadan geri adım atmadık. Cargill yönetiminin bu işi uzatmaması, kendi şirket değerlerinin düşmemesi adına işçilerin taleplerini yerine getirmelerini istiyoruz. Biz başından beri de barışçıl eylemler yapıyoruz; en ufak bir taşkınlığa mahal vermedik, sebep olmadık. Ama bu şu demek değil; biz paramızı aldık bu iş bitti diye düşünmesin kimse.”
‘HEPİMİZİN KAZANIMI’
Verdikleri mücadelenin sadece 14 Cargill işçisi için olmadığının altını çizen Karlıkaya, şu çağrıyı yaptı: “Dostlarımıza şunu söylemek istiyoruz: Cargill mücadelesi sadece 14 işçinin mücadelesi değil, Cargill mücadelesi bu ülkede kriz yaşayan bütün işçilerin mücadelesi. Biz işçilere yol gösterebilmek adına bir mücadele veriyoruz. Mücadele etmediğimiz noktada, çalışan kesimin köleleştirilmeye, haklarının gasp edilmeye devam edeceğini biliyoruz. Bu sebepten dolayı işçi sınıfının ayağa kalkması ve herkesin Cargill mücadelesini kendi mücadelesi gibi sahiplenmesini istiyoruz.”