1 MAYIS: YENİ BİR SENDİKAL ODAĞIN DOĞUMU
Bu yılki 1 Mayıs kutlamalarında konfederasyonlar farklı tavır geliştirdi.
Bu yılki 1 Mayıs kutlamalarında konfederasyonlar farklı tavır geliştirdi. Başlangıçta Türk-İş, DİSK, Hak-İş, KESK, Kamu-Sen ve Memur-Sen, birlikte kutlama yönünde bir girişimde bulunduysa da sonradan bir ayrışma yaşandı.
Türk-İş, hükümete yönelik siyasi bir mesaj verilmemesini isterken Türkiye Kamu-Sen de Kürt sorunuyla ilgili görüş belirtilmesinden yana olmadığını ifade etti. Hak-İş ve MemurSen’in de zaten hükümete karşı bir organizasyon içinde olmayacakları başından belliydi. Bu durumda DİSK, KESK, Türk Tabipleri Birliği (TTB), Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) İstanbul Taksimde miting düzenleme kararı aldı. Türk-İş içinde muhalif 10 sendikanın oluşturduğu Sendikal Güç Birliği Platformu (SGBP) da DİSK ve KESK ile birlikte Taksimdeki mitinge katılacağını açıklayınca Türk-İş üst yönetimi zor durumda kaldı. Önce Kamu-Sen ile birlikte İzmir’de miting kararı aldı.
Ancak İzmir’de Türk-İş’e bağlı 27 sendika şubesi daha önce DİSK ve KESK ile birlikte ortak miting kararı aldığını açıklayıp Türk-İş’in mitingine katılmayacağını bildirince durum iyice karıştı. Türk-İş yönetimi bu kez 1 Mayıs’ı Kamu-Sen ile birlikte Bursa’da kutlayacağını açıkladı.
Hak-İş ve Memur-Sen de Ankara Tandoğan Meydanında bir miting düzenleyecek. 1 Mayısın bir şekilde AKP karşıtı bir mitinge dönüşmesini doğal karşılamak gerekir. Çünkü 10 yıllık AKP iktidarı döneminde emek kesimi çok ciddi hak kayıplanna uğradı, kıdem tazminatı, asgari ücret, esnek ve güvencesiz çalışma, özel istihdam büroları gibi birçok konudaki hak kayıpları da gündemde bulunuyor. Öte yandan emek örgütlerinin Kürt sorununda emperyalizmin oyunlarını dışlayan, demokratik ve barışçıl bir çözümü talep etmesi de son derece doğal. İşte bu koşullarda ilk kez kurumsal ve örgütlü bir düzeyde DİSK, KESK ve Sendikal Güç Birliği, bir araya geldi. KESK Genel SEKRETERİ İsmail Hakkı Tombulun deyişiyle "yeni bir sendikal odağın oluşması" söz konusu. Kuşkusuz buradan hemen yeni bir konfederasyonun kurulması anlaşılmamalı. İlk etapta, mücadeleci sendikacılığı benimseyen emek örgütlerinin bir ortaklığı, bir eylem birliğine gitmesi söz konusudur.
Bu birliktelik işyerlerinde, yerel platformlarda "Emek Meclisleri "nin de oluşturulmasıyla bir taban hareketi şeklinde gelişebilir. DİSK Genel SEKRETERİ ve Birleşik Metal-İş Başkanı Adnan Serdaroğlu da böyle bir girişimi olumlu karşılıyor ve "Önümüzdeki dönem sorunlar daha da ağırlaşacak, sendikalar saflarını net bir biçimde belirlemeli, ya teslimiyet ya mücadele" diyor. SGBP Dönem Sözcüsü ve Tek Gıda-İş Genel Başkanı Mustafa Türkel de, "Böyle bir birlikteliğin ayak sesleri geliyor. Bir adım sonrası ne olur, şimdiden kestirilemez. Ancak hükümetin eteğine tutunanlar ile mücadeleyi seçen sendikalar bir ayrışma süreci yaşıyor" demekle yetiniyor. 1 Mayıs İşçi Bayramını kutlarken yeni girişimlerin de emek kesimi açısından olumlu sonuçlara ulaşmasını diliyoruz…
ATİLLA ÖZSEVER – YURT GAZETESİ