Gözümün bebeği, ne demektir? “Çok önem veriyorum, benim için çok kıymetli, asla zarar vermem, verilmesine de izin vermem” demektir. Öyleyse gözümün bebeği dediğiniz Şeker Fabrikalarını niye satacaksınız? Niyetiniz Türkiye’yi bir daha ayağa kalkamayacak şekilde çökertmek mi?
MALİye Bakanı Naci Ağbal merdi kıpti misali, taşeron işçileriyle ilgili konuşurken şeker fabrikalarının gözünün bebeği olduğunu ama özelleştirileceklerini söyledi. Türkiye gözbebeklerini sata sata kör olma aşamasına geldi. Artık yapılacak tüm özelleştirmeler bilerek ve isteyerek ülkeye zarar vermektir ve hainliktir. Şeker de, tütün kadar, petrol kadar, kömür kadar, maden kadar, su kadar, yol kadar hayatidir. Satılan tüm kurumlar bir ülkenin ihtiyacından yola çıkarak, dışa bağımlılıktan kurtulmak, gelişmek, kalkınmak için kuruldular. Satılmalarının hiçbir haklı gerekçesi olamaz. Eğer işlevsiz ise ya teknolojisi yenilenir ya da ihtiyaç dışı olmuşsa kapatılır. Şekere ihtiyacımız mı kalmadı? Mümkün değil. Öyleyse teknolojik olarak geri. O zaman da yatırım niye yapılmıyor? Hani göz bebebi idi?
Tekel özelleştirildi, tütün üretimi neredeyse bitirildi. Üretime devam edenlere de kota konuldu. Tekel’in sigara fabrikalarını alan British Amerikan Tobacco (BAT) fabrikaların çoğunu kapattı, üretim yaptığı bir fabrikaya da ağırlıklı olarak Amerikan Virginia tütünü alıyor. Neden tütün üretimine kota getirildi? Biz de sigara tüketimi, tütün kullanımı düştüğü için mi? Değilse Amerikan tütününe pazar yaratmak için değil de nedir. Özelleştirme adı altında hiçbir yaptırım uygulamadan, bizim tütünümüzü kullanacaksın bile demeden yapılan ülkeye ihanetten başka nedir?
Bu sadece bir tanesi. Tüpraş’ın Petkim’in, Türk Telekom’un, Sümerbank’ın özelleştirilmesi hangi gerekçelerle açıklanabilir. Sanki özelleştirildikçe büyüyen, güçlenen bir ülke varmış gibi şimdi sıra şeker fabrikalarına maden ocaklarına geldi.
Şeker-İş Sendikası tamamen katılmasam da yıllardır şeker fabrikalarının özelleştirilme şekline karşı çıkıyor. Bence tamamen devlette kalmalı. Üreticinin, sanayicinin, devletin ortak girişimi ile özelleştirilsin demek, tamamen özel sektöre devredilsin demek. Ama bu itirazımın dışında Şeker-İş Sendikası’nın dikkat çektiği tüm noktaların çok önemli olduğunu düşünüyorum. Sendikanın web sayfasından da ulaşabilirsiniz, özelleştirmenin sakıncalarının anlatıldığı çok geniş açıklamaları var. Pancardan şeker üretiminin yerini nişasta bazlı şeker üretiminin alacağını, bunun da ülke ekonomisine, istihdama, üreticiye hem de insan sağlığına nasıl zarar vereceğini en ince ayrıntısına kadar anlatıyor. İşte küçük bir kesit: “Mısır şurubu pancar şekerinden daha hızlı yükselişte Ülkemizde, • Şeker, dünya ortalama büyüme hızının ancak yarısı düzeyinde büyürken, • Mısır şurupları, dünya ortalamasının 4 katı, Yüksek yoğunluklu tatlandırıcılar, Dünya ortalamasının 10 katının üzerinde büyümektedir. NBŞ kotalarının artırılması millî ekonomimize zarar veriyor Çünkü; Her kota artırımı 10 binlerce pancar üreticisini işsiz bırakacak. Avrupa ülkeleri NBŞ kotaları ortalaması yüzde 1-2 iken ülkemizde yüzde 10 olarak belirlenen NBŞ kotasının her yıl yüzde 50 oranında artırılması pancar şekeri üretimi üzerinde yılda 120 bin tonluk daralmaya neden olmaktadır.”
Tekel’de yaşananlar aynı şekilde şekerde yaşanıyor. TTK’yı özelleştirirlerse her yer Soma olacaktır. Sağlıkta dönüşüm diye sistemi değiştirdiler hepimiz özel sağlık kurluşlarının müşterisi olduk. Devlet okullarını imam hatipleştirip, özel okula giden öğrenciye burs verdiler, okullar ticarethane oldu. Biz vatandaş için üreten, hizmet veren, kalkındıran sosoyal devletimizi geri istiyoruz; müflis tüccar değil.