Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
17 Ekim 2014
YENİ TÜRKİYENİN ORTA VADESİ

Hükümet 2015-2017 dönemini kapsayan Orta Vadeli Programı (OVP) açıkladı. OVP, yeni ve yaygın bir özelleştirme dalgası öngörüyor.

YENİ TÜRKİYENİN ORTA VADESİ

Hükümet 2015-2017 dönemini kapsayan Orta Vadeli Programı (OVP) açıkladı. OVP, yeni ve yaygın bir özelleştirme dalgası öngörüyor.
OVP’deki hedefler yanında MALİye Bakanı Şimşek’in açıklamaları da gösteriyor ki, Türkiye’nin biriktirmiş olduğu tüm kamu malları son zerresine kadar satılacak. Türkiye’nin orta vadeli geleceğine ilişkin program olan OVP’de çalışma hayatı için de sürpriz yok. İşgücü piyasanın esnekleştirilmesi, kiralık işçilik, alt işveren-taşeron uygulamaları ve kıdem tazminatı fonu çalışma hayatında yapılması planlanan düzenlemeler arasında yer alıyor.
OVP’nin ana hedeflerinden biri "rekabetçi bir işgücü piyasası" oluşturmak. "Rekabetçi işgücü piyasası" ne demek? İşgücü piyasasında kim kimle rekabet edecek? Rekabetçi bir işgücü piyasasından çalışanlar nasıl korunacak? Bunun yanıtını programın 239. paragrafından buluyoruz:
"Özel istihdam büroları yaygınlaştırılacak ve faaliyet alanlan geçici iş ilişkisini [kiralık işçilik] de kapsayacak şekilde genişletilecektir." Hoş geldin kiralık işçilik! Rekabetçi işgücü piyasasının sırı burada yatıyor. Kısaca orta vadede hepimiz kiralanacağız! Kiralık işçilik düzeni mevcut taşeron uygulamasını mumla aratacak. Programın 240. paragrafına göre "alt işverenlik uygulaması işçi haklarını ve ekonominin rekabet gücünü dikkate alacak şekilde gözden geçirilecektir." Nasıl müthiş bir denge! Alt işveren (taşeron) uygulaması ile bir yandan işçi hakları bir yandan da ekonominin rekabet gücü dikkate alınacakmış. "İşçi haklarını dikkate alma" ifadesinin makyaj olduğu o kadar belli ki…
Yapılmak istenen alt işveren (taşeron) düzenini kalıcı hale getirmek. Programın bir diğer hedefi ise bireysel hesaba dayalı bir kıdem tazminatı sisteminin (fonunun) oluşturulması. Bu fon düzenlemesi ile kıdem tazminatı hakkı ciddi bir biçimde tırpanlanmış olacak. Sermaye örgütlerinin yıllardır talep ettiği konular bir kez daha OVP’nin hedefleri haline gelmiş. Türkiye’nin orta vadesinde çalışanları kiralık işçilik, taşeron uygulamasının yaygınlaşması ve kıdem tazminatı fonu bekliyor.
Böyle bir çalışma hayatı tablosu ile sosyal eşitsizliğin daha da artacağını söylemek kehanet olmasa gerek. Bir yandan yaygın özelleştirmeler bir yandan işgücü piyasasının esnekleştirilmesi öngören programın ilginç bir iddiası var. OVP’nin 97. paragrafına göre, insani kalkınma perspektifinde gelir dağılımını iyileştirmeye yönelik olarak izlenen politikalara devam edilecekmiş.
Bu ifadeden anlıyoruz ki, Türkiye’nin orta vadeli geçmişinde gelir dağılımını iyileştirmeye yönelik politikalar izlenmiş ve orta vadeli gelecekte bu politikalara devam edilecekmiş. Oysa servet dağılımına ilişkin son veriler bu iddiayı doğrulamıyor. OVP’nin açıklanmasından birkaç gün sonra CreditSuisse Araştırma Enstitüsü’nün Küresel Zenginlik/Refah Raporu açıklandı. Rapora göre küresel gelir ve servet adaletsizliği giderek artarken, dünyanın en zengin yüzde ı’i dünyanın toplam servetinin yüzde 48’ine sahip durumda. Rapora göre, Türkiye servet eşitsizliğinin en yüksek olduğu ülkeler arasında yer alıyor. Servet eşitsizliği bazı ülkelerde sabit kalırken, Finlandiya, İtalya, İsveç, Norveç, Danimarka, Fransa ve Polonya gibi ülkelerde 2010-2014 arasında kısmen düşmüş. Pek çok ülkede ise artış eğilimi gösteriyor.
Küresel sosyal eşitsizlik derinleşiyor. Ancak bu artış eğilimi ülkeden ülkeye büyük farklar gösteriyor. Rapor, Türkiye’nin orta vadeli geçmişinde servet dağılımın hızla bozulduğunu göstermesi açısından ilginç bulgular ortaya koyuyor. Türkiye’nin en zengin yüzde 10’u toplam servetin yüzde 78’ine sahip. Geriye kalan yüzde 90 ise servetin yüzde 22’sini bölüşüyor. Türkiye’de 2000 yılında en zengin yüzde 10 servetin 67’sine sahipken, 2007’de bu oran yüzde 70’e, 2014’te ise yüzde 78’e çıkmış. Son 14 yılda en zengin yüzde 10’un serveti yüzde 16.5 oranında artış göstermiş. Araştırmaya göre Türkiye Rusya’dan sonra servet dağılımında en eşitsiz 2. ülke, servet dağılımı bozulma hızında ise 4. sırada. Başka toplumsal göstergeler yanı sıra servet dağılımındaki bozulma Türkiye’de 2000’li yıllarda izlenen iktisadi ve sosyal politikaların eşitsizliği artırdığını gösteriyor.
Diğer bir ifade ile gelir ve servet dağılımı eşitsizliği Türkiye’nin en önemli sorunlarından biri ve bu sorun giderek büyüyor. OVP’nin özelleştirme, istihdam ve çalışma hayatı ile ilgili hedeflerine bakılacak olursa, Türkiye’nin orta vadeli geleceğinde toplumsal eşitsizliğin daha da artacağı sır değil. Toplumsal eşitsizliği derinleştiren neoliberal-piyasacı politikaların yerini kamucu-toplumcu politikalar almadığı sürece, Türkiye’nin ne kısa ne de orta vadeli geleceği için ümit var. Ama uzun vadeden ümidi kesmemek lazım. 

DİĞER HABERLER
GÖSTERMELİK BİR TOPLANTI
GÖSTERMELİK BİR TOPLANTI

Yıllar sonra toplanan Çalışma Meclisi’nin taslak gündemi belli oldu.

İHRACATTAN DÖNEN GIDALARI BİZE Mİ YEDİRİYORLAR?
İHRACATTAN DÖNEN GIDALARI BİZE Mİ YEDİRİYORLAR?

İhracattan dönen gıdaları bize mi yediriyorlar?

BUGÜN 23 NİSAN
BUGÜN 23 NİSAN

“Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir” diyen M. Kemal Atatürk’ün yolunda, biz 23 Nisanlarla büyüyenler; koşullar ne kadar çetin, imkanlar ne kadar yetersiz olursa olsun, cumhuriyeti bütün değerleri ile koruma kararlılığından asla vazgeçmeyeceğiz. Bu kararlılığımız her 23 Nisan’da daha da güçlenecektir. Ulusal Egemenlik ve Çocuk bayramımız kutlu olsun.

İŞÇİ SAĞLIĞI İKLİM TEHDİDİ ALTINDA
İŞÇİ SAĞLIĞI İKLİM TEHDİDİ ALTINDA

ILO’ya göre aşırı sıcaklığa bağlı yaralanmadan kaynaklı 1 yılda 18 bin 970 işçi yaşamını yitirdi.