Bu yılın ilk 9 ayında emeklilik çağında çalışan en az 228 işçi yaşamını yitirdi. Ölenlerin 22’sinin 65 ve üstü yaşında olması dikkat çekti.
Emekli olduğu halde veya emeklilik yaşını beklediği için çalışmak zorunda kalan, emekli olma hakkını sigortasız çalıştığı ya da sigortası düzenli yatırılmadığı için kazanamayan işçilerin çalışırken yaşamını yitirmesi raporlaştırıldı. İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin yazılı, görsel ve dijital basından edinilen bilgiye dayanarak hazırladığı rapora göre, bu yılın ilk dokuz ayında ’emeklilik çağında çalışan’ 4’ü kadın olmak üzere en az 228 işçi yaşamını yitirdi.
Ölenlerin 206’sı 51-64 yaş aralığında, 22’si ise 65 yaş ve üzerinde yer aldı. Ölenlerin 4’ü (yüzde 1.75) sendikalı, 224’ünün ise (yüzde 98.25) sendikasız olması dikkat çekti. Ölümler en çok inşaat, taşımacılık, tarım, genel işler, ticaret/büro ve madencilik işkollarında yoğunlaştı. İş kazalarının yüzde 33’ü (75) inşaat-yol işkolunda; yüzde 17’si (39) taşımacılık işkolunda; yüzde ll’i (25) tarım-orman işkolunda; yüzde 6’sı (14) genel işler işkolunda; yüzde 4’ü (10) ticaret-büro işkolunda yaşandı.
HER 5 KİŞİDEN 1’İ KALP KRİZİ GEÇİRİYOR
Raporda, ölümlü iş kazalarının nedenleri de yer aldı. Ölümler en çok yüksekten düşme, ezilme/göçük, kalp krizi ve trafik kazası nedeniyle oldu. Ölümlerin yüzde 23’ü yüksekten düşme nedeniyle; yüzde 22’si ezilme/göçük nedeniyle; yüzde 21’i kalp krizi nedeniyle yaşandı.
Buna göre her beş ’emeklilik çağında çalışan’ işçiden biri çalışırken kalp krizi geçirerek yaşamını yitirdi. Ölümlü iş kazalarının en çok yaşandığı iller arasında İstanbul, Kocaeli, Adana, Antalya, İzmir ve Denizli ilk sıralarda yer aldı. İstanbul’da 33 ölüm; Kocaeli’de 12 ölüm; Adana’da 11 ölüm; Antalya ve İzmir’de 9’ar ölüm; Denizli’de 8 ölüm yaşandı.
‘EMEKLİLİK YAŞI DÜŞÜRÜLMELİ’
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin üç maddelik talebi şöyle:
* İşçilerin belli bir çalışma yılından sonra emekli olma hakları vardır. Emeklilik; işçilerin çalıştıkları işkoluna, mesleğe, cinsiyetlerine, kişisel sağlık durumlarına vb. göre belirlenmelidir. Emeklilik yaşı düşürülmeli.
* Emeklilikte yaşa takılma bir maliyet unsuru olarak ele alınamaz. Kaldı ki söylendiği gibi maliyet 750 milyar TL değildir. Tahsil edilmeyen SGK primlerinin tahsil edilmesi, kayıtdışı çalışanların sigortalı çalıştırılması, sermaye çevrelerine tanınan vergi ve prim teşviklerinin bir kısmının ayrılması (Örneğin işveren SGK teşvik primi) bu sorunu çözmeye yetecektir. Emeklilikte yaşa takılanların emekli olma hakları tanınmalı.
* Bireysel emeklilik sistemi uygulaması iptal edilmeli.