Emperyalizm çağında şu dört temel gerçeklik, hep döne döne mazlum ülkelerin önüne gelmiştir. Emperyalizme direnebilmenin, bağımsız bir ülke olarak kalabilmenin temel ihtiyaçları…
1-Ülkesine, milletine dayanan, ülkesinin bağımsızlığını esas alan, ona göre politikalar üreten iktidar.
2-Paralı askerlik gibi, orduyu çürüten emperyalist etkilerden sakınılmış, Mehmetçik ruhuyla örgütlenen, millete dayanan güçlü bir ordu.
3-Kamucu ve halkçı esaslar üzerine kurulmuş bağımsız bir ekonomi.
4-Güçlü bir işçi sınıfı. EĞİTİM, kültür gibi başka unsurlar da önemlidir. Ama bu dördü, diğerleri üzerindeki etkisi bakımından da belirleyicidir.
Bu dört dinamiğin motoru ise iktidardır. Emperyalizme karşı uyanık, vatansever bir iktidar, diğer unsurların potansiyelini çok daha güçlendirir. Tersi ise büyük bozulmalara yol açar, açıyor.
Bakın emperyalizme karşı büyük sorunlar yaşayan ülkelere, bir ya da birkaçında önemli aşınmalar göreceksiniz.
1945 sonrası yakın tarihimiz, emperyalizmin bu alanlarda egemenlik kurma çabası ve buna karşı direncin tarihidir. Politikacı devşirmek, partileri kontrol altına almak için fonları, vakıfları, bursları, özel eğitimleri seferber edişin tarihidir. Etkilerini gördük, yaşadık.
Suriye gibi küçük bir ülkenin Amerikan emperyalizmine Vietnam batağını yaşatabilmesi ise, halkına dayanan, ülkesinin bağımsızlığına ve bütünlüğüne sarılan önderliğe sahip olmasındandır.
TÜRK ORDUSUNUN YAKIN TARİHİ EMPERYALİZMLE SAVAŞIN TARİHİDİR
TSK’nın yakın tarihi de emperyalizme karşı savaşın tarihidir. Hem de kendi içindeki savaşın. 30 Ağustos tayin ve emeklilik sonuçlarına merak nedendir dersiniz? Sadece biz değil, ABD başta olmak üzere şer odakları da merak ediyor. Hepsi aynı disiplinden geçmiş, aynı eğitimi almıştır oysa. Öyle sanırız. O halde gazetelerin haftalar öncesinden ilgisi, başta ABD olmak üzere şer merkezlerin atama sonuçlarını etkilemek için tertipleri nedendir? Dahası var.
Kurtuluş Savaşı’nın ordusunu NATO’ya sokmuş, emperyalistlerin içinde cirit atmasını sağlamışlardı. Yaratılan Amerikancı subayların TSK’dan temizlenmesi, 1960 devrimi ile mümkün olabilmişti.
Emperyalistler ise karşı atakla 12 Mart ve 12 Eylül darbelerinde de çok sayıda Kemalist subayı ordudan attılar.
1990’larda toparlandı TSK. 28 Şubat’ta çok sayıda Amerikancıyı ordudan temizledi.
Sonra Ergenekon Balyoz tertipleri, Kemalist subayların zindana atıldı, ordudan atıldı…
Sonra bu tertiplerin ezilmesi, Amerikancı karşı devrimin boşa çıkarılması.
Ve 15 Temmuz Amerikan darbesinin ezilmesi, TSK’nın Amerikancı ajanlardan temizlenmesi…
İşte bu sayededir ki TSK, Amerikan emperyalizmine tarihinin en büyük dersini vermek üzeredir.
Bu dinamiğin önemini Suriye’de de gördük. Amerikan emperyalizmi, ordudan büyük tuğlalar koparamadığı için Suriye ordusu kahramanca savaşabilmektedir.
SAVAŞ SADECE ASKERLE OLMAZ
Savaş, ekonomiye kim sahip olacak tartışmasının masa dışında yapılmasıdır. Emperyalizme karşı savaş ise, sadece askerle yapılmaz. Elektrik şebekesi, petrol rafinerisi, Telekom, gübre fabrikaları, yem fabrikaları, fındık ile, sağlık ile, eğitim ile de savaşılır.
Türkiye’de “özelleştirin, kapatın, yabancı sermayeye engelleri sıfırlayın” diye bütün şer kuvvetleri üzerimize sürmeleri bu yüzdendi.
Suriye’de ise, fabrikaları hükümete sattırıp kapattıramayınca terör örgütlerini sürmüşler, fabrikaların işletmelerin üzerine. Yakmış, kırmış, yağmamışlar terör örgütleri. İlle de Petro kimya, enerji, sağlık ve gıdada.
VE İŞÇİ SINIFI
Etnik, din ve mezhep bakımından zengin olan Suriye’de emperyalistlerin toplumu parçalayamamış olmasının sırrı, işçi sınıfının diri, örgütlerinin güçlü olmasıdır. Kölece çalışma biçimlerinin neredeyse olmaması, sınıfsal özelliğin bozulmamasıdır.
30 yıldan fazladır emperyalizmin ve piyonu PKK’nın Türk milletini parçalayamamış, milleti birbirine düşürememiş olmasının sırrı, cumhuriyet nimetlerini yaşayan güçlü ve vatansever bir işçi sınıfı olmasındandır.
İşçi sınıfının yapısıyla oynamayın beyler. Esnek çalışma, taşeron işçilik gibi cinliklerle köleleştirmeye, sınıfsal özelliğini bozmaya çalışmayın beyler. İşçi sınıfı toplumun çimentosudur. Çimentodan, demirden çalarsanız bina çöker.