Salça ve domates ürünleri başta olmak üzere tüm konserve ürünlerinin pazarda birçok satış noktasında yer aldığını kaydeden Mehmet Refik Öner, yurtdışında ürünlerini Japonya ve Avrupa ülkelerine gönderdikleri bilgisini verdi. Yıllık cirolarının 10’da birini ihracattan elde ettiklerini dile getiren Önder, "2016 yılında SEK, Tat ve Pastavilla markalarımızla 981 milyon TL ciroya ulaştık. Bu yılın ilk yarısında ise 516 milyon TL ciro elde ettik. Bir önceki yılın aynı dönemine göre satışlarımızda kayda değer oranda bir artış yaşandı" açıklamasında bulundu. 

 

Bu yıl firmalarının 50’nci kuruluş yılını kutladıklarını aktaran Mehmet Refik Öner, sektörde her zaman kaliteli, lezzetli ve doğal ürünleri üreterek, tüketicilere sunma hedeflediklerini söyledi. Öner, firmalarının 1967 yılından bu yana domates tarımını geliştirerek, Türkiye konserve sanayiini küresel pazarda rekabet eder hale getirme vizyonuyla hareket ettiklerini belirtti. Kurulduğu günden bu yana hem domates ürünlerinde hem de sebze ve hazır yemek kategorilerinde tüketicilerine pek çok yeniliği sunduklarını bildiren Öner, şöyle devam etti: "Türkiye’de ilk kez doğranmış domates ve soyulmuş domates üretiminin yanı sıra ilk kez cam şişede mayonez ve ketçabı ve domates-biber karışım salçasını ürettik. Buna ilave Türkiye’de ilk kez domates ürünlerini cam ambalaj içinde üretimini gerçekleştirdik ve 2016 yılında Türkiye’nin ilk ‘yüksek likopenli’ salçasını ürettik." 

 

 

Öte yandan 50’nci yılına özel olarak dört yeni ürünü pazara sunduklarını kaydeden Mehmet Refik Öner, "Bu ürünlerimiz Azatlı yöresi biberlerinden üretilen özel biber salçası, Karacabey yöresi domateslerinden üretilen özel domates salçası, yüksek likopenli domates salçamız ve minik doğranmış domatesimizi ilk çeyrekte tüketicilerimizin beğenisine sunduk" diye konuştu. Yine bu yıl sos kategorisindeki ürün portföylerini genişletmek ve tüketicilerin sofralarına ulaştırmak amacıyla beş yeni sos çeşidinin tanıtımını kısa süre önce yaptıklarını dile getiren Öner; barbekü sos, ranch sos, kebap sos, peri peri sos ve mango-curry sosundan oluşan serilerinin raflarda yer aldıkça satış gelirini artırdığını dile getirdi. Ayrıca hazır yemekler kategorisinde de yeni ürünler sundukları bilgisini veren Öner, "Bu yıl hazır yemekler için humus, babagannuş ve favadan oluşan yeni ürün serimizi tanıttık. Doğal malzemelerle, hiçbir katkı içermeden harmanlanması ile üretilen bu serimiz, sağlıklı, doğal ve lezzetli sofra kurmak isteyenler için pratik bir alternatif sunuyor. Yeni dönemde de yenilikçi ürün tanıtımlarımıza hız vereceğiz" dedi. 

 

 

Tarımsal destek ve teşviklerin, iyi tarım uygulamalarının etkinliğini artıracak ve yaygınlaşmasını sağlayacak şekilde sanayinin de görüşüne başvurularak yeniden tasarlanması gerektiğini ifade eden Mehmet Refik Öner, iklimsel koşullarının olumsuz etkisine yönelik risk yönetimi uygulamalarının kapsamının ve etkinliğinin artırması, ekolojik dengenin korunması için doğal yapının korunması ve erozyonun önlenmesi ile sektörde büyüme ivmesinin artabileceğini söyledi. Ayrıca tarımda mekanizasyonun desteklenmesinin yanı sıra arazilerin sulama ve drenaj altyapısının iyileştirilmesinin de kritik konuların başında geldiğini dile getiren Önder, şunları kaydetti: "Öncelikle coğrafi olarak üretimi elverişli olan odak ürün grupları belirlenmeli. Bu ürün gruplarına yönelik tarımsal ve endüstriyel üretim yapıları desteklenerek, Türkiye’nin küresel pazarda daha rekabetçi olmasını sağlayacak bir tarım modeli oluşturulmalı. Ayrıca sözleşmeli tarımın desteklenmesi, tarımda mekanizasyonun artırılması ve devlet-sanayi-çiftçi olarak her üç taraf için de kazan-kazan modeline dayanan bir platformun oluşturulması gerekiyor."