Değişen alt işverenler yanında aralıklı çalışma durumu sıklıkla karşılaşılan bir uygulama.

Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK), ücretler üzerindeki vergilerin kademeli olarak düşürülmesinin çalışan ve işverenler üzerindeki baskıyı azaltacak yegâne formül olduğunu belirtti.

Alt işverenlik ilişkisi de geçici iş ilişkisi de mevzuatla belirlenen şartlara uyulmadan kurulmuşsa işçi baştan itibaren asıl işverenin veya geçici işçi çalıştıran işverenin işçisi sayılır.

İşvereniniz olan özel güvenlik firmasının görev yaptığınız site ile arasındaki sözleşme sona erdiğinde birkaç farklı durum ortaya çıkabilir.

Yargıtay´ın çeşitli kararlarında önceki alt işverenin işyerinden ayrıldığı ancak işçilerin o işyerinde işi alan yeni alt işverenin işçisi olarak çalışmayı sürdürdükleri durum 4857 sayılı İş Kanununun 6. maddesinde düzenlenen işyeri devri olarak kabul edilmektedir.

Alt-üst işveren ilişkisi durumunda üst işveren personeli sadece beyaz yaka olup sahada aktif çalışma yapmamaktadır.

Çalışacak kişinin bir işverenle anlaşarak, işverenin işyerinde çalışmaya başlaması halen ağırlığını korusa da sürece işçinin anlaştığı işverenden farklı aktörler dahil olmakta ve işçinin kimin için çalıştığı belirsizleşmektedir.

AKP siyaset literatüründe çok garip bir oluşum sergiliyor. Varlığını demokratik düzene borçlu olarak kuruyor ama demokratik düzenin tüm kurum ve kurallarını yok etmeyi amaçlayarak demokrasiyi sadece kağıt üzerinde bir kurum olarak algılıyor.

Bu Yönetmeliğin amacı, 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında asıl işveren-alt işveren ilişkisinin kurulma şartlarını, alt işverene ait işyerinin bildirimini, tescilini, alt işverenlik sözleşmesinde bulunması gereken hususları düzenlemektir.

MC DONALDS TEDARİKÇİSİ EAST BALT İŞVERENİNE ÇAĞRI: ÜYELERİMİZİ İŞİNE İADE EDİN!

Çalışanların Anayasal hakları olan sendikalaşmanın önünü kesmek ve güvencesiz istihdam yaratmak için geçmişte yaygınlaşmaya başlayan taşeronlaşma ile ilgili olarak 4857 sayılı yasa ile çalışanlar yararına önemli düzenlemeler yapılmıştır.

Türkiye ekonomisinde yaşanan 1991 krizinden sonra işten çıkarmalar artınca, işçilerin ve işçi sendikalarının kanunla iş güvencesinin sağlanması talepleri arttı.